Emin Alper: ‘Hikâyeyi çok etkileyici buldum’

Özlem Özdemir’in polisiye dergi 221b için yaptığı söyleşinin bir kısmını paylaşıyoruz.

Özlem Özdemir

- Ödüllü bir yönetmen olarak ilk kez bir dizi çektiniz. Bu projeyi kabul etme nedenleriniz?

Dizi sektörü bütün dünyada bağımsız yönetmenleri de giderek heyecanlandıran bir mecra. Uzunlukları nedeniyle sinema filmlerinin sunmadığı bazı imkânları sunuyor. Öyküyü dallanıp budaklandırma, karakterleri daha iyi işleme ve konuyu yan öykülerle zenginleştirme gibi. Uzun süredir dizi projesinde yer almayı düşünüyordum. Senaryoyu yazan Emre Kayış Alef projesinden bahsettiğinde hikâyeyi çok etkileyici bulduğum ve Emre’ye güvendiğim için yer almak istedim.

- İlk bölümde gece ve akşam sahneleriyle karanlık bir atmosfer ağırlıkta. Bu renk, ışık tercihlerini anlatır mısınız?

Sanat yönetmenlerimizle atmosferi tanımlamak için “Alaturka Noir” ve “İslami Gotik” gibi tanımlar kullandık. Karanlık bir katilin İstanbul’un farklı mekânlarında bıraktığı cesetler vasıtasıyla bilinmeyen bir dünyaya yolculuk yapıyoruz. İlerleyen bölümlerde bu karanlığı dengeleyen yerli bir mizah duygusuyla da karşılaşacağız.

- Maktullerin bulunduğu mekânlar, halleri, adli tıp ve otopsi sahneleri yerli polisiyeler için bir ilk. Sizin tercihiniz mi?

Bunları Emre’ye sormak lazım, o yazdı. Biz bu polisiyede ürkütücü olmaya çalıştık. Katilimizin cinayetlerindeki yaratıcılığı vurgulamak için otopsi sahnelerine ihtiyaç vardı. Yapmaya çalıştıklarımız yerli polisiyede çok denenmemiş işler.

KENAN İMİRZALIOĞLU: ‘PROFESYONEL EKİP, AMATÖR RUH’

- Dijital bir platformda yayımlanacak Alef’te, projeye sizi ikna eden ne oldu?

Öncelikle senaryo çok iyi yazılmış, zekice bir polisiye. Mistik duygularla mistik bir dünya içinde çözümler arayan biri Batılı diğeri Doğulu iki dedektifi barındırıyor. Emin Alper’in yönetecek olması beni temelde ikna eden ikinci başlıktı. Ve tabii ki oyuncu kadrosu. Ahmet Mümtaz’la oynamak ayrıca çok keyifliydi.

- Ön hazırlık ve çekim süreci nasıl geçti?

Çekimler süresinde ne istediğini bilen ve istediği konuda net olan, her sahnede samimiyeti arayan bir yönetmenimiz vardı. Bir süre sonra ortak bir dilde konuşmaya başladık. Genç ve çok profesyonel, çok kaliteli bir ekiple çalıştım. Özel bir sanat grubu vardı. Her birim kendi alanında başarılı insanlardan oluşuyordu. Bu kadar profesyonel bir ekibin bu senaryoyu ve Emin Alper’in kafasındaki amatör bir ruhla ortaya koymalarının işi ayrı bir yere getirdiğini düşünüyorum.