Emek sineması işgal edildi

Beyoğlu'ndaki Emek Sineması'nın kapatılmasını protesto eden bir grup, restorasyon çalışmaları süren binayı işgal etti. Bunun üzerine çevik kuvvet ekipleri de, Emek'in girişini kapattı, içeri girenleri dışarı çıkarma teşebbüsünde bulundu.

cumhuriyet.com.tr

Beyoğlu’ndaki Emek Sineması’nın kapatılmasını protesto eden bir grup, restorasyon çalışmaları süren binayı işgal etti.

Sinemaseverler, Emek Sineması’na bir kez daha sahip çıktı. İstanbul Film Festivali’nin dün gerçekleştirilen ikinci açılışında, saat 17.00 sularında Emek Sineması önünde toplanan yaklaşık 50 kişilik grup, “Festival açılışını olması gereken yerde, inadına Emek Sineması’nda yapıyoruz” şeklinde açıklama yaptı. Ardından, SİYAD Başkanı Tunca Arslan, “Emek’i yıkanlar, destek olanlar tarihsel utançlarıyla başbaşa kalacaklar” dedi. Festivalin Beyoglu’nda salon bulamama riskiyle karşıya olduğunu belirten Arslan, dört yıllık mücadelenin Emek’in yıkımı ertelettigini söyledi. Atilla Dorsay ise Emek’in yıkılmasını akıl ve vicdanla açıklamanın mümkün olmayacağını söyledi. Dorsay, Emek yıkılsa da herkesin ortak belleğinde yaşayacağını sözlerine ekledi.

 



Ardından, grup inşaat alanı haline getirilen binanın kapılarını kırıp, “Emek Bizim İstanbul Bizim” diyerek içeri girdi. Bunun üzerine Demirören AVM’nin önünde bekleyen çevik kuvvet ekipleri de, Emek’in girişini kapattı, içeri girenleri dışarı çıkarma teşebbüsünde bulundu. İçeri giren grup daha sonra binanın üst katlarına çıkarak pankart açtı. Bu sırada bando takımı da içeri girerek müzik yapmaya başladı.

Oyuncu Defne Halman, binanın içinden yaptığı konuşmada, “İstanbul Film Festivali’nin açılışına hoş geldiniz. Bugün çok mutluyuz festivalimizi Emek Sineması’nda açıyoruz” diyerek, sembolik bir konuşma yaptı. İçerideki grup, dışarıdakileri çağırsa da polis buna izin vermedi. Dışarıdaki grup ısrar edince, polis kaskları ile biber gazını hazırladı. Bunun üzerine dışarıdaki grup, sloganlarla içeriye destek verdi. İçerideki grup da, bir süre sonra dışarı çıktı ve birlikte slogan attılar. (Fotoğraflar: Kayhan Ayhan, Sercan Meriç)