Ekmekçi Yine Anılarda Geziniyor...

cumhuriyet.com.tr

Torbalı Güz Etkinlikleri’nin üçüncüsü biter bitmez, 1991 Eylül’ünün sonunda yine Torbalı yollarındaydın. Hatırladın mı o günü, Mustafa Ağabey?.. Hani “Bakraç’ın en nemsiz yerini bularak konuşlanalım, Ertan” diye öneride bulunmuştun bana ve önerini de Bakraç’ın duvarlarına sallandırmıştın. İşte o Bakraç vardı ya, o Bakraç, işte onun yerine şimdi Kültür Merkezi yapılmakta. Yani artık Torbalı kültürünü Bakraç’tan içecek… Bir anlamda fena sayılmaz, hani… Neyse ne; şimdi şöyle bir yerleşelim karşılıklı olarak; sonrasında zaten tartışmamız kendiliğinden doğar, bizim… O arada şunu da belirteyim, “Senin ufaklık Ekmekçi, 13 yaşına geldi ya, her şeylere karışır oldu, Mustafa Ağabey”… Senin de hoşuna gitmiyor değil hani… Ben de kimi kime şikâyet ediyorum. Sonra onun da hakkıdır artık; hem beş yıl sonra “rüştünü ispat edecek”, oy bile kullanacak.

Geçenlerde bana takıldı yine; “Şöyle bir geçmişte dolaşıverin, şu 2010’un şerefine” diyerek. Ben de “Sen bizim anılarımıza el atıyorsun, onları sergileyelim istiyorsun; biz onları yazmama kararı aldık, Mustafa Ağabeyle” dedim… Şöyle bir inceden ve yandan gülümsedi ki, sanırsın Mustafa Ekmekçi 1940 yıllarında ve Konya Hadim’de ve de hani o “kömür çuvalı” durumlarında… O arada aklımdan, 2010 Mayısı’nın CHP gelişmeleri geçince, onlara değinmektense, geçmişte dolaşmanın çok iyi bir görüş olduğunu düşündüm… Gerçekten de, ben sana şu 2010 Mayısı’nın CHP gelişmelerinden söz ederek ve de onları tazeleyerek canını sıkma durumları yaratmamak için “ne yapayımlardayken” zıplayıverdi belleğim, o 1984 yılının Temmuz 7’sindeki SODEP birinci kurultayına; o hem buruk hem onurlu günlere… (Mustafa Ağabey, insanoğlu onursuzluk sarmallarını çok yakınlarında duyumsadığı zaman, böyle gelişimlerin bulaşmadığı zamanlara bir yolculuk mu yapmak istiyor ne?..)

Kurutaydaki övgüler

Hani o 1984’ün 7 Temmuz’u, Ahmet Ünver’in 21. ölüm yıldönümüydü de ben ilk ve tek defa gömütüne varamadım yakınması yapmıştım…

Hani kurultayda konuşmuş, çokça da övgü almıştım ya; eski İzmir milletvekili ve senatörü Kaya Bengisu ile aynı görevlerde bulunmuş, ayrıca İsmet Paşa’nın son CHP genel sekreterlerinden olma onuru da elde etmiş olan Şeref Bakşık’ı kuliste ve de ayaküstü dinlerken yanımıza bir ikili gelmişti de, tatsız iğnelemelere tanıklık eden dakikalar yaşamıştık ya… Valla bir âlemsin yaaa Mustafa Ağabey... Nasıl da söyletiyorsun o yanımıza gelen iki kişinin rahmetli Mahmut Türkmenoğlu ve Deniz Baykal olduğunu… Âlemsin âlem; gerçekten Mustafa Ağabey, gerçekten de âlem…

Yok artık, bir de iğnelemelerin ayrıntılarına girecektim... O kadar da uyutamazsın artık, beni... Haa bak ağabey, bir de ondan 6-7 yıl sonrasının ÇGD Genel Başkanlığı ikinci adaylığının tartışıldığı zaman var ya; hani seni adaylığa razı edene kadar dillerim damaklarım kuruduydu ya...

Ben sana adaylıktan çekilmeni getiren saçmalıkların ayrıntılarından bahset der miyim hiç Mustafa Ağabey? Demem... Bilirim çünkü sen gereken yerde ve zamanda onların tümünü seriverirsin ortalıklara…

Aslında bunun bir örneğini de Cumhuriyet’i ele geçirme operasyonunu savuşturup yeniden yerlerinize geçince pek güzel de vermiş bir eski tüfek olarak, bilirsin bu işleri, diyebilirim… Diyemez miyim, Ekmekçi; sen de ara sıra karışıver lafa da, biraz delikanlılık eklensin şu geçmişten dökülen dolaşmalarımıza… İyi olmaz mı öylesi de olsa?.. Elbet olur; hem de pek güzel olur..

Ufaklık Ekmekçi

Mustafa Ekmekçi’nin ve dahi Mustafa Ağabey’in, yeni boyutundaki düşünce ve duyumsal enerjisinden oluşan 13 yaşındaki Ekmekçi, bazen senin bilmediğin yerlerde de işler var. Tamam o zaman bizler yetmişlikler, seksenlikler konuşuruz; “Sen de dinler öğrenirsin, yeni gidiş yollarını belirlemende, öylece elinden tutuversinler diye”… Örneğin 1993’ün Eylülü’nde, “arabada Müjdat da (Gezen) varken 6-7 ay sonra yapılacak olan seçimlerde gelecek yeni belediyenin bize doğru bakmadığını söylediğim zaman”, hem Mustafa Ağabeyimin hem de Mustafa Ekmekçi’nin hüngür hüngür ağladığını öğrenmiş olursun, ufaklık Ekmekçi… Anlaştık mı?.. Tamam o zaman. Bundan sonra “bu minval üzre” devam ederiz… Unutma sakın, yeni konuşmalarımız 365 gün sonra. Göz açıp kapayana dek geçiverir, bilesin… Buralar böyle oldu artık… Her yerlerde “akıllar şinanay”… Hatta Türkiye’mizi, cumhuriyetimizi kurmuş, geliştirmiş olan yapılanmalarda bile!.

Ertan Ünver Eski Torbalı Belediye Başkanı