Ejder meyveli smoothie içenlerin dikkatine! İzmir'de işsizlik patladı

Türkiye'de bugünün de yarın da en yakıcı sorunu istihdam açığı...

Yani işsizlik...

Her dört kişiden biri işsiz.

Kentsel olarak ele aldığımızda İzmir’in durumu hiç iç açıcı değil.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) İzmir Bölge Müdürlüğü verilerine göre İzmir'de işsizlik oranı yüzde 17,1 seviyesinde gerçekleşti.

Tarım dışı işsizlik oranı ise yüzde 18,1 oldu.

İzmir'de istihdam edilenlerin sayısı 2020 yılında, geçen yıla göre 129 bin kişi azalarak 1 milyon 491 bin kişi, istihdam oranı ise 4,3 puan azalarak yüzde 42,9 oldu.

İşgücü 2020 yılında bir önceki yıla göre 130 bin kişi azalarak 1 milyon 797 bin kişi olurken, işgücüne katılma oranı 4,4 puan azalarak yüzde 51,7 olarak gerçekleşti.

Bunlar TÜİK verileri.

Kayıt dışı istihdamda yaşanan işsizlik verilere dahil değil elbet.

Ekonomide yatırım ve üretimdeki yavaşlamanın olumsuz etkileri giderek sarsıcı şekilde ortaya çıkıyor.

Artık kronikleşen bir işsizlik sorunu olduğu aşikar.

Kayıtlı çalışanların yarısı hem aç hem yoksul.

Ne kadar acı değil mi?

Bir toplumun başına gelebilecek en büyük felaketlerden biridir işsizlik.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası 49. maddesinde “Çalışma herkesin hakkı ve ödevidir” demekte ve “Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları ve işsizleri korumak, çalışmayı desteklemek, işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak ve çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri alır.” şeklinde devam etmektedir.

AKP’ye göre ise işsizlik artışının sebebi devletin istihdam oluşturamaması değilmiş.

Mesele iş gücüne katılım oranının eskisine göre fevkalede yükselmiş olmasıymış.

Saraydan öyle gözüküyor olabilir.

Lakin işsizlik ateşten bir gömlektir, yakar kavurur insanı…

İşsizlik, pahalılık gibi veriler TÜK’in yaptığı gibi kağıt üzerinde oynayarak düzelmiyor.

Vatandaşımız çaresiz.

Vatandaşımız perişan.

İşçi perişan, emekli perişan, işsiz perişan.

Ülke perişan, İzmirli perişan..

Peki ya saray çevresi?

Masalarında ejder meyveli smoothie içenlerin, akşamın karanlığında pazar yerlerinde yerden çürük sebze meyve toplayan işsizlerin halini anlaması elbette beklenemez değil mi?