Düşük faiz Türkiye için en büyük risk

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Merkez Bankası'nı (TCMB) etkilemeye çalıştığını söyleyen Saxo Bank stratejistleri, yabancı yatırımcının Türkiye'ye gelmesi için enflasyonun politika faizinin altına çekilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Merkez Bankası hafta içinde faiz koridorunun üst bandında indirime giderken, yabancı analistler de Merkez'in politik baskı altında hareket ettiğini, faizlerin düşük tutulmasının ekonomik bir gerekçesi olmadığını düşünüyor.

 

Dengeler iyileşmeli

Dünyanın önde gelen online yatırım bankalarından Saxo Bank'ın üst düzey yöneticileri, Kopenhag'daki genel merkezinde bankanın faaliyet gösterdiği 14 ülkeden 30 gazeteci ile bir araya geldi. Küresel ekonomideki gelişmelerin değerlendirildiği toplantılar sonrası Türkiye hakkında sorularımızı yanıtlayan Saxo Bank stratejistlerine göre Türkiye'de hala enflasyon çok yüksek ve faiz oranları hala çok düşük. Bu da lirayı risk altında bırakıyor.

Saxo Bank Forex Strateji Müdürü John Hardy, Türk lirasının sürekli değer kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğunu yüksek enflasyonun da bununla birlikte geldiğini belirterek "Türkiye'nin istikrar yakalaması için bazı dengelerin iyileşmesi lazım. Pozitif reel faizleri görmesi lazım, enflasyonun politika faizinin altına düşmesi gerekli. Böylece kurunu koruyabilir. Liranın sürdürülebilir bir şekilde değer kazanması gerek. Cari açıkta iyileşme, büyümenin devam etmesi ve enflasyonun düşmesi yatırımcıların Türkiye'ye bakmasını sağlayacak etkenler olur" dedi.

 

Kur krizi çıkabilir

Büyüyen pazarların geri dönüşünün biraz erken zamanlı olduğunu belirten Hardy, dolar yükseldiği anda bu ülkelerin potansiyeli üzerine bir kapak gibi oturacağını söyledi.

Gelişen piyasalarda iyi ve kötü hikayelerin birbirinden ayrılması gerektiğini ifade eden Hardy, "Petrol fiyatları göreceli olarak dengeli durduğu sürece Rus rublesi idare edebiliyor. Brezilya gibi yerlerde büyük kırılganlıklar var, Güney Afrika da öyle. Türkiye bu iki ülkenin arasında bir yerlerde kalıyor. Negatif reel faizler ve yüksek enflasyon yatırımcıyı korkutuyor. Uygulanan politikalar bunu dengeleyecek gibi durmuyor. Jeopolitik risklerin de fazlasıyla farkındayız. İngiltere'nin AB'den çıkışının bir anda gerçekleşme olasılığı yüksek bir risk olarak görülmeye başlandı. Gerçek bir kur krizi yaşama ihtimali çok olağan görülüyor."

 

Erdoğan'ı anlamıyoruz

Saxo Bank Sabit Getirili Yatırım Analisti Michael Boye ise şunları söyledi: "Türkiye'de bağımsız kalmaya çalışan bir merkez bankası var. Siyasi sebeplerden dolayı faiz oranlarının düşürülmesini isteyen bir Cumhurbaşkanı var. Ekonomiyi güçlendirmek veya düşük konut kredisi oranları için Merkez Bankası'nı etkilemeye çalışıyor. TCMB diyor ki enflasyon çok yüksek. Bunun için bağımsız bir merkez bankasına ihtiyaç var, politik olayları, seçimleri dikkate almamak için. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hatta bir söylemini okumuştum. Enflasyonu azaltmak için faiz oranlarını düşürmek gerektiğini söylüyordu. Ekonomide bunun tam tersi yapılır normalde. Medyayı kontrol etmeye ya da çevirmeye çalışıp çalışmadığını bilmiyorum, ya da bir siyasi gündem yaratmaya çalışıp çalışmadığını, ya da halkın merkez bankası hakkında ne hissettiğini değiştirmeye çalışıp çalışmadığını, ama ekonomik bir bakış açısıyla hiçbir anlamı yok, enflasyon hala çok yüksek ve faiz oranları hala çok düşük."

 

Fed, Trump'tan korkuyor

John Hardy, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz artırımlarını yavaşlatmasının bir nedeninin de Başkanlık seçimleriyle ilgili olduğunu söyledi. Hardy, "Veriler Fed'in yakın zamanda faizleri yükseltmesi gerektiğini gösteriyor. Enflasyon yükselişte, veriler ortada. Fed zaten kırılgan olan piyasalara olumsuz sinyal göndermek istemiyor. Diğer yandan tüm Fed görevlileri politik kampanyalara ne kadar destekte bulunduklarını açıklamak zorundalar. Donald Trump’a 0 destekçi var. Sanırım bu bir mesaj anlamına geliyor. Fed Donald Trump’ın başkan olma ihtimalinden çok korkuyor. Bütçe sorumluluğu ve ekonomik olarak bunun ne anlama gelecek olmasının, uygulayacağı politikaların yanı sıra, Trump’ın anti-Fed’ci bir başkan olma ihtimali çok yüksek. 2018 yılında Janet Yellen’in görev süresi dolduğunda, ne olacağını kim bilebilir? Belki aynı anda hem başkan hem de Fed’in başındaki kişi olmayı deneyen ilk insan olabilir, kim bilir? Trump’ın başkan olma ihtimali çok düşük, aday bile olmayabilir. İhtiyacı olan delege sayısını bulamayabilir. Onu durdurmak kolay olmaz ama gerçekten çok isteseler onu durdurabilirler, çünkü bu Cumhuriyetçilerin partisi. Hala bir risk mevcut. Fed faizleri temmuzdan önce yükseltmeyecek" diye konuştu.

İngiltere'nin AB’den çıkma oylamasının da piyasa için bir dengesizlik oluşturduğuna dikkat çeken Hardy, İngiltere, AB'den çıkarsa uzun vadede halihazırda stres altındaki Avrupa üzerinde büyük baskı oluşturacağını söyledi.

 

Mülteci sorunu etkileyecek

SAXO Bank Üst Yöneticisi (CEO) Kim Fournais ise mülteci meselesi daha da büyürse, bunun ülke ekonomilerini ve GSYH'leri etkileyeceğine dikkat çekerek "Türkiye’yle yapılan anlaşma Avrupa’nın sorununu bitirecek ama dünyanın sorununu bitirmeyecek" dedi. Bu yılın 'politik' bir yıl olacağını söyleyen Fournais, yılın en önemli gelişmelerinin ABD seçimleri ve İngiltere'nin AB'den çıkış kararı (Brexit) olduğunu belirtti. Merkez bankalarının sıfır faiz politikalarının artık öldüğünü, kimsenin kredi almak istemediğini dile getiren Fournais, "Çalışanlara en az paranın ödendiği ve şirketlerin en fazla para kazandığı dönemdeyiz. Politikacılar sadece zaman kazanmaya çalışıyor. Neden Trump var neden Brexit var? Neden sağduyu çok zor? Çünkü sosyal konsensüs bozuldu" diye konuştu.