DSP'den Başbakan'a ikaz

DSP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Macit, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Bülent Ecevit'in isminin yan yana gelmesini hazmedemediğini ifade etti. Ecevit'in adının asla yolsuzlukla ve hukuksuzlukla bir araya gelmediğini vurgulayan Macit, Başbakan'ın Deniz Feneri davasıyla olan ilgisine atıfta bulundu.

cumhuriyet.com.tr

DSP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Macit, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Bülent Ecevit'in isminin yan yana gelmesini hazmedemediğini ifade ederek, ''Sayın Başbakan, Ecevit'in adına ağzına alırken çok dikkatli olması gerekir. Sayın Başbakan (Ecevit) 50 yıllık siyasi hayatında asla yolsuzluklarla, hukuksuzlukla gündeme gelmemiş bir insandır'' dedi.

Macit, Parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, AKP'nin iktidara geldiğinden bu yana terör olaylarında tırmanma olduğunu iddia etti. TSK'nın tüm çabalarına rağmen Hükümetin ciddi hiç bir önlemi almadığını ileri süren Macit, Hükümetin terörle mücadeleyi tamamen güvenlik güçlerine bıraktığını savundu. Macit, ''Sayın Başbakan, suni konularla halkı oyalama, gerçek gündeme dön. Eski defterleri karıştıracağına teröre çözüm bul'' diye konuştu.

Basın toplantısında Başbakan Erdoğan'ın İstanbul Şişli ilçe kongresinde yaptığı ''Biz onların cemaziyülevvelini biliriz'' şeklindeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine Macit, şöyle konuştu:

''Sayın Başbakan, Ecevit'in adına ağzına alırken çok dikkatli olması gerekir. SayınBaşbakan (Ecevit) 50 yıllık siyasi hayatında asla yolsuzluklarla gündeme gelmemiş, hukuksuzlukla gündeme gelmemiş bir insandır. Bu konularla (Deniz Feneri Davası), yan yana ismi gelen bir insanın Sayın Ecevit'in adını asla ağzına almamalıdır diye düşünüyorum. Türk milleti ve dünya Sayın Ecevit'in ne olduğunu biliyor. Onların cemaziyülevvellini biz çok iyi biliyoruz, millet biliyor, dünya biliyor. Deniz Fenerinden biliyor, belediyedeki çalışmalarıyla ve bugün TBMM'deki dosyalarla biliyor.

Önce Sayın Başbakan, bu dosyaların hesabını versin, bu dosyalardan aklansın ondan sonra konuşsun. Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın ve Sayın Ecevit'in yan yana gelmesini hazmedemiyorum.''

Hasan Macit, ''Deniz Feneri Derneği Davası'' ile ilgili bir başka soruyu yanıtlarken, insanların inançları sömürülerek bir takım paralar toplandığının ve bu paraların resmi ve gayri resmi yollardan muhasebeleştirildiğinin ortaya çıktığını söyledi.

 

Bağlantıları ortada

Macit, şöyle konuştu:

''Bu paraların resmi ve gayri resmi yollardan Türkiye'ye yollandığı ortaya çıkmıştır. Bu işlerin içindeki insanların adı geçen kişilerin Hükümetle ilişkileri, Başbakanın çocuklarıyla bağlantıları ortadadır. Her ne kadar 'biz bu olayın içinde yokuz' deniliyorsa da ortada fotoğraflar da vardır, görüşmeler de vardır. Bu bir gerçektir. Almanya ayağı yargılama sonunda ortaya çıkacaktır. Bizim için önemli olan Türkiye boyutudur. Sayın Başbakana sormak lazım: Sen bir yıldır Deniz Feneri ile ilgili MASAK'a gönderilen dosyayı neden işleme koymadın? Sayın Başbakan sizin adınızın da anılması sizi rahatsız etmiyor mu? Rahatsız ediyorsa bunun aydınlığa kavuşması için resmi görevlilere ne gibi bir talimat verdiniz? Ne gibi bir araştırma yaptırmaktasınız? Hukuku devreye soktunuz mu, bunu sormak lazım? Söylem yeterli değildir.''

Davanın selameti açısında RTÜK Başkanı Zahit Akman'ın da görevden alınması gerektiğini savunan Macit, sözlerini, ''2006 yılında İstanbul Atatürk Hava Limanında bir yangın oldu. Bu yangında kargo bölümünde kıymetli eşyaların ve paraların yandığı söylendi. Bildiğim kadarıyla kargo ile para taşınması yasaktır. Peki kargo ile gönderilen bu paraların akıbeti nedir? Kimler tarafından gönderilmiş ve kimlere teslim edilecektir? Bu gün Türkiye'de bu kayıtlar yoktur. Bunların araştırılması gerekir'' diyerek tamamladı.