'Dördüncü devrimi gerçekleştireceğiz'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin kurucularının, Cumhuriyeti de kurduklarını, hiçbir baskı olmadan çok partili rejimi, yani demokrasiyi getirdiklerini ifade ederek, ''CHP, üçüncü devrime, rahmetli Bülent Ecevit ile imza attı. Sosyal demokrasiyi getirdik, halkın iktidarını savunduk. 12 Haziran'da da dördüncü devrimi gerçekleştireceğiz. Demokrasi ve özgürlüğü getireceğiz'' dedi.

cumhuriyet.com.tr

Partisinin Edirne'nin Selimiye Meydanı'nda düzenlediği mitingde konuşan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, geçmişte ÖSYM'nin Türkiye'de en güvenilir kurumu olduğunu, ancak yaşanan olaylardan sonra bu güvenin ortadan kalktığını söyledi.

Kemal Kılıçdaroğlu, ÖSYM'nin başındaki kişinin, başta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül olmak üzere herkesi yanılttığını öne sürerek, ''Soyadı Demir, koltuğa demir atan bir adam. Eğer bir insanın ar damarı çatlamadıysa o koltuktan hemen ayrılması lazım. 1 milyon 700 bin çocuğun geleceğini, hayalini çalmak, yıkmak kimin görevidir? Böyle bir anlayış olabilir mi? Bir adam, bütün bunlara rağmen, ben bu koltukta otururum diyorsa arkasında bir siyasi güç var demektir. Böyle insanların onuru her zaman tartışılır. Onları onurlu insan saymayız, adam gibi davransınlar'' diye konuştu.

"Özgürlüğü getireceğiz"

Çiftçilerin de hayatlarından memnun olmadığını ifade eden CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Dün Konya'da, süt üreticileri şikayetçi oldular. 'Çiftçiye (Al ananı git) dedi', diyorlar. Çok basit, siz de 12 Haziran'da onlara diyeceksiniz aynı şeyi, bu memleketten temizleyeceksiniz. Allah'ın suyu, nasıl sütten pahalı oluyor? Buna Recep'in adaleti denir. Çiftçinin durumu Türkiye'nin hiçbir yerinde iyi değil. Biz, (Sabahları, kapınızı biri çalacak. Belediye görevlileri süt bırakacak, anneler, çocuklarını, süt içirdikten sonra okula gönderecekler) dedik. Şimdi polis çalıyor, onu biliyorum. Polisin çaldığı dönemi de kapatacağız. Özgürlüğü getireceğiz.''

Bir tarım kanunu çıkartıldığını, CHP ve diğer partilerin de destek verdiğini anlatan Kılıçdaroğlu, ''21. maddesinde, 'Gayri Safi Milli Hasılanın her yıl en az yüzde 1'i kadar çiftçiye destek verilir' der. Son yıllara bakın, hiçbir zaman yüzde 1'e ulaşmadı. Sizin bu hükümetten alacağınız var. Buna Recep'in adaleti denir'' diye konuştu.

CHP'yi kuranların, Cumhuriyeti de kurduklarını ve hiçbir baskı olmadan çok partili rejimi, yani demokrasiyi getirdiklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''CHP, üçüncü devrime, rahmetli Bülent Ecevit'le imza attı. Sosyal demokrasiyi getirdik, halkın iktidarını savunduk. CHP, 12 Haziran'da da dördüncü devrime imza atacak. Dördüncü devrimi gerçekleştireceğiz, demokrasi ve özgürlüğü getireceğiz. Tam bağımsız Türkiye'yi de sağlayacağız. O bizim zaten ruhumuzda var'' dedi.


"Ecevit'in adını ağzına alıyorsan önce ağzını yıkayacaksın"

Yargıyı bağımsız kılacaklarını, özgür bir ülke kuracaklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
''Rahmetli Ecevit'in bir fotoğrafını aldılar, (eskiden böyleydi); öbür tarafa da Recep beyin fotoğrafını koymuşlar, (şimdi böyle oldu) diyorlar. Bizim dinimiz, 'Ölenleri rahmetle anın' der. Bunlar ne yapıyorlar? Ölen insanın arkasından kötü söz söylemek kime yakışır? Bir de Müslümanız diyorlar. Amerika, 'afyon ekmeyeceksiniz' diye Ecevit hükümetine baskı yaptı. Amerika'ya, 'Çiftçim afyon ekecek ve para kazanacak' diye direnen adam kimdi? Ecevit. Kıbrıs'a yürekle, bilekle, inançla, imanla çıkıp Barış Harekatı'nı başlatan kimdir? Ecevit. Bunlar ne yaptılar? Başbakan olmadan önce, gittiler Amerika'dan icazet aldılar. Senin icazet aldığın bir yerde... Dedim ya, sen Ecevit'in adını ağzına alıyorsan önce ağzını yıkayacaksın. Ağzını temizleyeceksin önce, kirlilikten arınacak ağzın önce.''

 

"Kadrosuz kimse kalmayacak"

Başına kasket takarak konuşmasına devam eden Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında atanamayan öğretmen kalmayacağını, eğitimin kalitesini artıracaklarını bildirdi.

Kılıçdaroğlu, iktidarın seçim meydanlarında atanamayan öğretmen kalmayacağını vadettiğini, öğretmen ihtiyacı bulunmasına rağmen vekil öğretmenlerin görevlendirildiğini dile getirdi.

CHP'nin, akıl ile insan sevgisini birleştirerek projeler ürettiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''İşçiler için de proje ürettik. Kadrosuz kimse kalmayacak. Dert varsa çözüm vardır. Benim cebimde vatandaşlardan gelen yüzlerce talep var, onların cebinde ise dolar. Aramızdaki fark bu; siyah ile beyaz kadar. Siyasette dürüst, temiz adam isteriz'' dedi.

Ergene nehrinin temizlenmesi için Meclise kanun teklifi verdiklerini, ancak hiçbir adım atılmadığını belirten Kılıçdaroğlu, Ergene'nin temizlenmesi için temiz siyasete, temiz adamlara gerek duyulduğunu söyledi.

Kemal Kılıçdaroğlu, doğayı sevdiklerini, bunun için çalışmalar yapacaklarını, doğayı tahrip edenlere fırsat vermeyeceklerini, Ergene nehrini Edirne'nin şanına uygun hale getireceklerini bildirdi.

"Yandaş medya dönemini bitireceğiz"

Kaybolan çocukların yakınlarını ziyaret ettiğini, ailelerin çok büyük acılar yaşadığını belirten Kılıçdaroğlu, bu acıyı en fazla annelerin hissettiğini vurguladı.

Kayıp çocukların ve faili meçhullerin araştırılmasını istediklerini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:
''Demokrasiyi bütün güzellikleriyle yaşamalıyız. Kimse düşüncesinden ötürü suçlanmamalı. Kimse düşüncesinden ötürü aşağılanmamalı. İnsanlar, bizim gibi düşünmeyebilirler. Demokrasinin güzelliği, farklı düşüncelere saygı duymaktır. Demokrasinin güzelliği, özgür medyanın olması demektir. Medyayı da düzelteceğiz. Besleme medya dönemine son vereceğiz. Medya bizi eleştirecek, saygı duyacağız. Kalemleri, yazıları özgür olacak. Yandaş medya dönemini bitireceğiz. Medya patronları sadece kendi görevlerini yapacaklar. Kamudan ihale yok, devletten beslenme yok. Her gazeteci sendikalı olacak. Yazdığı haberin arkasında da olacak. Bunu da istiyoruz.''

Partililer, zaman zaman ''Başbakan Kılıçdaroğlu'' sloganları attı.

 

Kanal İstanbul projesi

CHP lideri Kılıçdaroğlu, Edirne’deki mitingi için Atatürk Havalimanı'nın VIP salonuna geldi.

Burada kendisini karşılayan Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen ile yarım saat kadar sohbet eden Kılıçdaroğlu’nun o sırada saat 11.30’da başlayan Başbakan’ın “çılgın proje" açıklamalarını dinlemediği öğrenildi.

CNNTürk'ün haberine göre; Başbakan projeyi açıklamadan önce saat 11.45’te helikopterle Edirne’ye hareket eden Kılıçdaroğlu’nun TV’yi izlemediğini açıklayan Ateş Ünal Erzen’e bir gazetecinin “Televizyonu siz mi kapattınız?" sorusuna da, "Yok hayır" dedi.

"Kılıçdaroğlu, Başbakan’ın açıklamasını izledi mi?"
sorusu için de Erzen, "İzlemedi, şu anda uçtu“ diye konuştu.

 

'Çılgın değil, düşünen adamlara ihtiyaç var'

Daha sonra Belediye Meclisi'ne geçen Kılıçdaroğlu, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ''Kanal İstanbul'' olarak adlandırdığı ''çılgın proje'' ile ilgili soru üzerine Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Bu yeni bir proje mi? Osmanlıdan bu tarafa düşünülen bir olay. Ama bizim projelerimizle AKP'nin projelerini kıyaslayın. Bizim projelerimizin özünde insan var. İnsanın mutluluğu var. Bir tek bile çocuğun yatağa aç girmeyeceği bir düzeni kurmak istiyoruz. Önerdiğimiz bütün projelerde insan unsuru var. Onlar da 'yandaşlarımızı nasıl zengin ederim' diye projeleri var. Biz siyahla beyazı kadar farklı düşünüyoruz.

Benim gördüğüm, AKP'nin hazırladığı, kamuoyuna sunduğu hiç bir projede insan unsuru yok. Eğer insan unsuru olsaydı 2.5 yaşındaki çocuk açlıktan annesinin kucağında ölmezdi. Siz önce onun derdine bir çare bulun. Kanal açacakmış... Senin iktidarında 2.5 aylık çocuk açlıktan öldü. Önce sen bunu bir düşün bakalım. Bu memleketin çılgın adamlara değil düşünen adamlara ihtiyacı var.''