Dolar rekoru 20 milyar ek yük getirdi

Dolardaki tırmanış bugün de devam etti. Tarihi rekor kıran dolar günü 2,24'den kapattı.

cumhuriyet.com.tr

 

Türkiye'nin AKP elindeki 11 yılda kısa vadeli dış borçları 16,4 milyar Dolar'dan 129,4 milyar Dolar'a çıktı. Artış yüzde 688 oldu. Geçen yıl Ocak ayında 1.75 olan Dolar kuru bugün 2.24. Bir yıllık artış yüzde 28.

Merkez Bankası bugün kısa vadeli borç istatistiklerini yayımladı. Rakam 168 milyar dolara çıktı. Dolar kurunun 2.24 liraya gelmesi ile, hazine'ye 20 milyar dolara yakın ek yük çıktı.

Artan siyasi gerginlik ve Merkez Bankası'ndan faiz hamlesi beklenmemesi dolar ve Avro'da rekor seviyelerin görülmesine neden oldu.  Sakarya Üniversitesi (SAÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mahmut Bilen, doların bankalararası piyasada tarihinin en yüksek seviyeye ulaşmasına ilişkin, "Kurun yükselmesi, Türkiye'de biraz daha politik riskle alakalı, risk unsuru arttıkça yukarı doğru gidecek gibi bir endişe söz konusu" dedi.

Bilen, dolar kurunun belirsizlik içinde bulunduğunu kaydederek, Türkiye'de son dönemde kamuda ortaya çıkan politik gelişmelerle ilgili istikrarsızlığın, hükümete dönük endişeler ve risklerin, yabancıların politik istikrara ilişkin belirsizlik düşüncesinin içeride daha istikrarlı paraya dönük eğilimin ortaya çıkmasına yol açtığını söyledi.

"Bu belirsizliği göze almak istemeyenler, TL'den dövize geçme yönünde tutum içinde" diyen Bilen, "Özel sektörün yüksek miktardaki döviz cinsinden borçlarının çok ciddi bir faktör olduğunu göz ardı etmemek gerekir. Kurun ne kadar daha oynaklığını sürdüreceği konusu çok belirsiz, niteliğini koruyor. Kurun yükselmesi, Türkiye'de biraz daha politik riskle alakalı, risk unsuru arttıkça yukarı doğru gidecek gibi bir endişe söz konusu" şeklinde konuştu.

Bilen, Merkez Bankasının faiz koridorunun üst bandını yukarı çekip çekmeme konusundaki tutumuna ilişkin, "Merkez Bankası,faizi yukarı doğru çekse de ki bunun için aslında geç kaldı. Geç kalmış olmasının piyasadaki oyuncuların buna dönük, bundan sonra atacağı adımların ne kadar kurun kontrolü konusunda sinyal oluşturabilir, o çok açık değil. Merkez Bankası, faizi yükseltmeye dönük eğilim içinde olsa bile kuru kontrol etme konusunda yeterli olacağı kanaatim çok pozitif değil. Bir şekilde kur zaten yukarı doğru gidecek. Ayrıca ekonomi için faiz maliyetini kurun dışında ikinci unsur olarak yatırımcıya yüklemek, büyüme konusunda daha ciddi handikabın ortaya çıkmasına yol açabileceği yönünün de göz ardı edilmeyecek kaygı olduğunu düşünüyorum" ifadesini kullandı.