Doktor yüzü görmeden
Su da yok elektrik de. Ayrımcılık da tuz biber...
Şeyma Paşayiğit
Çukurova Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi’nce yapılan araştırmada, mevsimlik tarım işçilerinin sorunları ortaya döküldü.
Çiftçi ve işçiler, sektördeki risklerle ilgili farkındalık düzeyleri düşük ve haklarından habersiz. Etnik, kültürel ve siyasal farklılıklarından dolayı işçiler, dışlanıyor ve ötekileştiriliyor. İşçiler, yerel ayrımcılık ve şiddete de maruz kalıyor.
Ulaşım sorunlarının yanı sıra, genelde çadırlarda yaşayıp açık ocakta ateş yakarak yemek yapıyorlar. Yaşam alanlarında, sağlıklı içme kullanma suyu ve elektrik altyapısı yok. Banyo ve tuvaleti, bezle çevrili açık alanda ve ortak kullanıyorlar. İşçiler, özellikle Çukurova Bölgesi’nde; saz, kamış ve naylondan yapılmış çadırlarda ortalama 6 kişi kalıyor. Ağır yük taşımakla birlikte toz ve organik maddelere ve bulaşıcı etkenlere maruz kalan işçiler, yüksek sıcak ve sert rüzgârın yanı sıra tarımsal ilaçlama ve gübreleme sonucu kimyasallarla da temas içinde.
ÇÖZÜM: İNSANI YAŞAM
Araştırmada, mevsimlik işçilerin sorunlarına çözümler şöyle sıralandı: l İnsani yaşam için içme - kullanma suyu, atık ve elektrik altyapısının olması.
- Sürekli ve kesintisiz örgün eğitim.
- Devlet destekli tarım sigortasının tamlamlanması.
- Çalışma sürelerinin molalı, haftalık 45 saat ile sınırlandırılması.
- İşçilere, iş sağlığı eğitiminin verilmesi.
- Sağlık koruyucu ve geliştirici hizmetlerin verilmesi.
KIZ ÇOCUKLARI EZİLİYOR
İşçilerin yüzde 32.8’i yani üçte biri okuma ve yazma bilmiyor. Yine 33.9’u yani üçte biri akraba evliliği yapıyor. Çocuk işçiliği, mevsimlik tarım alanında artıyor. 8 ve 17 yaş arası çocuklar, işgücü olarak kullanılıyor. Özellikle kız çocukları, fazla iş yükü altında eziliyor.
<haber-dikey:1508269>