Diyarbakır'a maça gittiği için 'hain' ilan edilen tribün lideri: Evet bizler vatan hainiyiz...

Zonguldak Kömürspor'un tribün lideri Amedsporlularla diyalog kurduğu için 'vatan haini' ilan edildi. Duruma tepki gösteren Sercan Akar, "Evet bizler vatan hainiyiz. Karşı kaldırımda bekleyip onlara taş atmamız gerekiyordu" ifadelerini kullandı.

cumhuriyet.com.tr

Spor Toto 2. Lig Beyaz Grup'ta mücadele eden Zonguldak Kömürspor'un taraftar grubu 'Ultras Elmas'ın Amedspor maçı için Diyarbakır'a gitmesine tepki gösterilince, tribün liderlerinden Sercan Akar, Facebook'taki hesabı üzerinden 'Evet bizler vatan hainiyiz' başlıklı bir açıklama yayınladı.

Açıklamasında, "Amedspor taraftarı bizi bağrına bastı. Tek tek selamlaşıp ‘hoşgeldiniz’ dediler. Evet bizler vatan hainiyiz. Karşı kaldırımda bekleyip onlara taş atmamız gerekiyordu" diyen Akar, "Siyaset yerin dibine batsın. O benim işim değil. Bu sorunların kaynağı ben olmadığım gibi, çözümü de ben değilim. Diyarbakır’a ne zaman gitsem bana kucak açacak bir grup Amedspor taraftarı tanıdım. Bunun için çok mutluyum" ifadelerini kullandı.

Kendisini 'vatan haini" ilan eden "eski dostlarına" seslenen Akar, "Diyarbakır orada, o insanlar da orada. Klavye üzerinden yazması kolay. Gidin taş atın, kafalarını yarın, dükkanlarını yağmalayın, arabalarını gasp edin. Bizler bunları yapmadık vatan haini olduk, gidin siz yapın vatanı kurtarın. Lakin ufak bir hatırlatma; sizler onlara taş attığınızda bile onlar sizin sırtınızı sıvazlamaya devam edecekler" diye yazdı.

Sercan Akar'ın Facebook hesabından yayımladığı yazının tamamı şöyle:

"EVET BİZLER VATAN HAİNİYİZ.

Dün sabaha karşı sizler sıcak yatağınızda uykunun en derin olduğu saatlerde uyurken, Zonguldak'tan bir grup Zonguldakspor sevdalısı olarak üzerimizde formalarımızla terk ettik bu şehri. Aklımızda tek bir şey vardı; takımımız 1300 km uzakta sahaya çıktığında yalnız olmadıklarını göstermek.
EVET BİZLER VATAN HAİNİYİZ sizin gibi uyumaya devam etmeliydik.

Sabahın ilk ışıklarında Ankara'dan Diyarbakır'a uçağımız hareket etti. Diyarbakır'a indiğimizde bizi bir grup Amedspor taraftarı karşıladı, yüzlerinde solmayan gülümsemeleri ile.

EVET BİZLER VATAN HAİNİYİZ bu insanların bize uzattıkları elleri geri çevirmeyip ellerini sıktık. Allah'ın selamını aldık.

Çantalarımızı ve pankartlarımızı dahi onlar taşıdılar. Bizim için otobüs tahsis etmişler. Bizler otobüse binmeden bir tanesi binmedi. Bizi bindirip boş kalan koltuklara kendileri oturdular.

EVET BİZLER VATAN HAİNİYİZ o otobüse binip şehir merkezine gittik.

Sur'da Dar Kapı diye tabir ettikleri yere getirildik. Büyük bir meydanda indik. Meydanda kocaman bir Atatürk portresi binayı süslüyor. Bir köşesinde Atatürk'ün büstü var çocuklarla gülümsediği. Diğer bir bölümünde ise yine surlar üzerinde Türk bayrağımız ve Atatürk portresi. Burada bir ciğerciye götürdüler bizi. Masalar kuruldu. Sohbetler edildi. En ufak bir siyaset konuşulmadı. Yemeğimizi söylediler, tatlılarımız geldi, çaylarımızı içtik. Hesabı ödemeye yeltenemedik bile.

EVET BİZLER VATAN HAİNİYİZ o yemekleri yemememiz gerekiyor, o sohbetleri etmememiz gerekiyordu.

Buradan tekrar otobüse bindik ve Amedspor'un Taraftar derneğine gittik. Otobüsten iner inmez hoşgeldiniz tezahuratları ile cadde yıkıldı. Yaklaşık 300 Amedspor taraftarı bizi bağrına bastı. Tek tek selamlaşıp "hoşgeldiniz" dediler.

EVET BİZLER VATAN HAİNİYİZ karşı kaldırımda bekleyip onlara taş atmamız gerekiyordu.

Sohbet ettikten sonra stadyuma gittik. Pankartımızı bile onlar taşıdılar. Bizi tribünlerimize yerleştirdiler. Sonra kendi tribünlerine gittiler. Gür bir sesle İstiklal Marşımızı okuduk. Tek bir ıslık yuhlama olmadı. Kendi tribünleri hınca hınç dolduğu için kadın taraftarlarını bizim tribünümüze gönderdiler. Takımızı destekledik, maç bitti. Mağlup olduk. Sorun yok. Mücadeleleri yeter. Maçtan sonra tekrar bizi dernek binalarına götürdüler. Oradan da bir çay bahçesine. Çayımızı içtik. "Sizin karınınız acıkmıştır" dediler zorla ekmek arası bir şeyler söylediler.

EVET BİZLER VATAN HAİNİYİZ artık maç da bitmişti. Onlarla işimiz kalmamıştı, o mekanı yerle bir etmemiz camlarını dökmemiz gerekiyordu.

Geldi ayrılık saati. Otobüsümüze, bu sefer normal bir halk otobüsüne bindik. Onun parasını bari öderiz diye düşünürken, Dernek Başkanı Ramazan abi onu da ödetmedi. Hatta biz ısrar edince o gün ilk kez sinirlendi :) Bizi otobüse bindiren Amedspor'lu kardeşlerimiz tek tek bize sarıldı. Bu sarılma sokakta karşılaşıp yalandan sarılmalar gibi değil, eşini dostunu uzak bir yere gönderirken ki sarılmalar gibiydi. Bağırlarına bastılar bizi.

EVET BİZLER VATAN HAİNİYİZ "ne yapıyorsunuz siz?" deyip onları iteklememiz gerekirdi.
Biz orada bu insanlarla sohbet ettiğimiz, yemeklerini yediğimiz, çaylarını içtiğimiz için bizi vatan haini ilan eden eski ahbaplarıma sesleniyorum; Diyarbakır orada, o insanlar da orada. Klavye üzerinden yazması kolay. Gidin taş atın, kafalarını yarın, dükkanlarını yağmalayın, arabalarını gasp edin. Bizler bunları yapmadık vatan haini olduk, gidin siz yapın vatanı kurtarın. Lakin ufak bir hatırlatma; sizler onlara taş attığınızda bile onlar sizin sırtınızı sıvazlamaya devam edecekler.

Bu yazıyı buraya kadar kim okur bilmiyorum. Ne düşündüğünüz zerre kadar umurumda değil. Hoş düşünebilme yetinizin olduğunu da pek sanmıyorum. Ben burada "adam" sandığım bir grup insanın adam olmadığını öğrenmiş oldum.

Biz diplomat yada devlet adamı değiliz. Oraya siyaset yapmaya gitmedik. Düzce'ye, Çorum'a Tire'ye neden gittiysek, Diyarbakır'a da o yüzden gittik. Bu yazdığım üç şehri özellikle yazdım. Geçen sezonlarda bu şehirler vatanını çok seven insanlardan oluştuğu için bizleri taşladılar değil mi? He kimse unutmasın, bu şehirlerde de Zonguldakspor taraftarı geri vites yapmamış, şehri talan etmiştir. Bundan sonra da etmeye devam edecektir. Bizler bize yapılan iyiliği de kötülüğü de asla unutmayacağız. Çünkü bu kültürle büyütüldük. Bize uzatılan dost elini sıkar, taş atanın kafasını koparırız.

Siyaset yerin dibine batsın. O benim işim değil. Bu sorunların kaynağı ben olmadığım gibi, çözümü de ben değilim. Diyarbakır'a ne zaman gitsem bana kucak açacak bir grup Amedspor taraftarı tanıdım. Bunun için çok mutluyum.

Sevgi ve selamlarımla.

Sercan."