DİSK: Vakit işçi sınıfı için yeniden ayağa kalkma vaktidir

Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) 52. kuruluş yıl dönümü, sınıf mücadelesinin bir dönüm noktası olan, Türkiye işçi sınıfının ayağa kalktığı 1961 Mitingi’ne ev sahipliği yapan İstanbul Saraçhane Parkı’nda kutlandı. Kutlamada konuşan, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “İşçi sınıfının 1961’de ayağa kalktığı yer olan Saraçhane Meydanında, 58 yıl sonra bir kez daha ifade etmek isteriz ki; vakit işçi sınıfı için yeniden ayağa kalkış vaktidir. Çünkü ülkemiz ve dünyamız büyük bir felaketle karşı karşıyayız” dedi.

 

Aralarında CHP İstanbul milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Gürsel Tekin, İzmir milletvekili Kanı Beko, HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, HDP eski miletvekili Levent Tüzel ve Kemal Türkler’in kızı Nilgün Soydan, DİSK eski genel başkanları ile yüzlerce işçinin bulunduğu kitle DİSK’in 52. yıl dönümünü kutlamak için İstanbul Saraçhane Parkı’nda bir araya geldi. Yoğun yağışa rağmen, “İnadına sendika inadına DİSK, Direne direne kazanacağız” sloganları atan işçiler, DİSK’in flamalarını taşıdı.

Etkinlikte konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, 31 Aralık 1961’de sendika, toplu sözleşme ve grev hakkını savunmak için on binlerce işçinin Saraçhane meydanını doldurduğunu ve o gün işçilerin bir sınıf olarak sahneye çıktılarını belirtti. Çerkezoğlu, Saraçhane Meydanının işçi sınıfının mücadelesi için önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayarak,“Yarım asır önce bu topraklarda Saraçhane Mitinginden, Kavel Direnişinden, Paşabahçe Grevinden akıp gelen bir süreç sınıf hareketini bir yol ayrımına getirdi. Saraçhane Meydanı, DİSK’in kuruluşuna giden yolda önemli bir kilometre taşıdır. DİSK, 1 Mayıs kürsüsündeki Kemal Türkler, ‘işçi arkadaş, üstünü aratma’ diyen Rıza Kuas, çıplak ayakla yürüyen Abdullah Baştürk gibi önderleriyle işçi sınıfının onuru, halkın umudu oldu” diye konuştu.

 

 

Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı altında kurulan yeni rejimin, sermayenin çıkarları dışında hiçbir şeyi umursamadığını ifade eden Çerkezoğlu, hukuk devleti ile birlikte sosyal ve sendikal hakların da tahrip edildiğini belirtterek, “Grev yasaklamakla, işçilerin anayasal hakları olan grev ve toplu sözleşme düzenini fiilen yok etmekle övünebilen bir Cumhurbaşkanı ve bir siyasi irade ile yönetiliyor olmamız bunun en somut göstergesidir” ifadelerin kullandı.

Ekonomik krizin sosyal ve sendikal haklardaki tahribatı daha da artırdığını belirten Çerkezoğlu, krizin faturasının krizin sorumlularına değil de çalışanlara kesilmesinin, enflasyon, pahalılık ve işsizlik sorunlarını daha da ağırlaştırdığını vurguladı. Çerkezoğlu, başkanlık rejiminde kararların giderek tek kişide toplanmasının, sorunların çözümünü ve işçilerin hak aramasını daha da zorlaştırdığını söyleyerek, “Sermayenin çıkarları doğrultusunda, hukuksuz ve keyfi bir biçimde yönetilen bir ülke, işçi sınıfı başta olmak üzere halkın yüzde 99’u için yaşanabilir bir ülke olmaktan daha da uzaklaşmaktadır” dedi.

 

 

Kutlama, DİSK korosunun yoğun yağış altında seslendirdiği marşlar eşliğinde bitti.

 

Çerkezoğlu, işçi sınıfının temel taleplerini şöyle sıraladı;   -Sendikal örgütlenmenin önünde engel olan işkolu ve işyeri/işletme barajları kaldırılmalıdır.   -Grev hakkı eksiksiz olarak tanınmalıdır. Grev erteleme adı altında uygulanan grev yasaklarına son verilmelidir.   -İşçilerin krize karşı korunması için ücretlere en az enflasyon oranında zam yapılmalıdır.   -KHK ile yapılan ve başından itibaren bir eşitsizlik ve adaletsizlik yaratan taşeron işçilerin kadroya alınmasında yaşanan ayrımcılığa son verilmelidir.   -İşçi sınıfı üzerindeki çifte vergi yüküne son verilmeli, vergide adaletsizlik ortadan kaldırılmalı, asgari ücret tümüyle vergi dışı bırakılmalı ve net olarak ödenmelidir. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalıdır.   -Toplu işten çıkarmalar yasaklanmalıdır.    -İşsizlik sigortasından yararlanma koşulu 180 güne indirilmeli ve işsizlik ödeneklerinin miktar ve süresi uzatılmalıdır.   -Haftalık çalışma süresi gelir kaybı olmaksızın 37,5 saate düşürülmelidir.