Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile KKTC Cumhurbaşkanı Tatar'dan ortak açıklama

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ortak basın toplantısı düzenledi. İkili, Yunan Dışişleri Bakanı Dendias'ın açıklamalarından, KKTC'deki Kuran kursları kararlarına kadar gündeme dair konularda açıklamalarda bulundu.

cumhuriyet.com.tr

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile düzenlediği ortak basın toplantısında, "Türk tarafı federal çözüm için gereken çabayı gösterdi" dedi.

Tatar, Kuran kursları hakkında "Konuyla alakalı olarak büyük bir rahatsızlık duyduğumu ifade etmek istiyorum. Fevkalade hassas bir konudur. Kuran kurslarının kapanması gibi bir durum asla olamaz. Bir kere burada bir sıkıntı yaratılmaya çalışılıyor" ifadelerini kullanırken Çavuşoğlu da konuyla ilgili, "Bu karar ideolojik bir karardır. Anayasaya göre ya da hükmüne göre verilmiş bir karar değildir. Kararın zamanlaması da son derece manidardır" dedi.


Bakan Çavuşoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar:

"Sayın Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar'ın da söylediği gibi bu ziyaretin amacı gayri resmi 5+1 BM toplantısı öncesi hazırlıklarımızı gözden geçirmekti. Son derece yararlı toplantılar geçirdik.

Elbette bu görüşe bir gecede varmadık. İki bölgeli, toplumlu federal çözüm için Türkiye elinden gelen çabayı tüm platformlarda gösterdi. Rum-Yunan ikilisi bu çözümü istermiş gibi gözükürken günün sonunda Kıbrıs Türkü'nün eşitliğini reddetti. Ne iktidarı, ne refahı paylaşmak isterler. Son 4 yılda değişen bir şey yok.

Siyasi süreçte, önümüzdeki süreçte, müzakerelerde, elbette süresi geçmiş ve Kıbrıs Türk halkının iradesinin yansıtmayan BMGK kararlarına işaret ederek federasyon modelini tekrar dayatmak istediklerini görüyoruz. Bir faydası olmayan ve olmayacak olan kararları ve artık statükoya dayanmış parametreleri dayatmanın anlamı yok. İmkansızı dayatmanın sebebi ne?

Crans-Montana'da Rum tarafının masayı devirmesiyle yaptığımız tüm açıklamalarda artık federasyonu müzakere etmeyeceğimizi defaatle söyledik. Biz artık federal çözüm için zaman kaybetmeyeceğimizi, yeni fikirlerin görüşülmesi gerektiğine inanıyoruz. Adadaki gerçekler çerçevesinde adil, kalıcı, sürdürülebilir bir vizyon ortaya koyuyoruz. Bu vizyon, adadaki iki devletin egemen eşitliği temelinde işbirliği yapması ve birbirlerini karşılıklı tanımalarıdır.

Bu sağlandıktan sonra iki devlet egemen eşitlikleri temelinde işbirliği yapabilirler, diğer fırsatları değerlendirebilirler. Biz gerçek, anlamlı, eşit ve sonuç getirecek yeni bir müzakere süreci başlatılmasını istiyoruz.

Cenevre'de 5+1 formatındaki toplantı gayri resmi bir toplantıdır. Burada yeni bir müzakere başlamıyor. Kesinlikle Crans-Montana'da kaldığımız yerden devam etmeyeceğiz, bu söz konusu bile olamaz. Bunu da bir kez daha vurgulamak isterim.

Biz Türkiye olarak her zaman KKTC ve Kıbrıs Türk halkının yanında olacağız. Kıbrıs Türk halkının güvenliği ve refahı Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Türk halkının refahıdır."

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın konuşmasından önce çıkanlar:

"Bu, öyle bir günde geliştirilen bir siyaset değildir. Bu siyasetin arkasında yılların mücadelesi vardır. Gelinen noktada ne diyoruz dünyaya? Biz ayrı bir halkız. Egemenlik iki halka devrediliyor. 

Kıbrıs'ta hür-bağımsız, kendi geleceğimizi tayin etme hakkı ve serbest bir düşünceyle anlaşmaya gidilecekse Kıbrıs Türk halkı elbette doğal olarak kendi devletiyle bir anlaşmaya girmek isteyecektir.

Eski anlayışta federal de olsa bir tek egemenlik unsuru vardı. Egemence kelimeler kullanıldı, bana göre onlar bir bakıma safsataydı. Önemli olan bağımsızlıktır. Kıbrıs Türk halkı ana vatan Türkiye'nin de desteğiyle bunu hak etmektedir. Yan yana yaşayan egemen ve bağımsız iki devletin işbirliğiyle bir anlaşma olabilir.

Buranın AB'ne alınmış olması buradan Türkiye'nin fedakarlık yapması anlamında değildir. Kıbrıs Türk halkı her zaman ana vatan Türkiye'nin desteğini önemsemiş, takdir etmiştir. Garantörlüğünüz bizim için fevkalade önemlidir. Bizim egemenliğimiz, bağımsızlığımız ve Türkiyemizin garantörlüğü bizim  için vazgeçilmezdir. Bu anlayışla Cenevre'ye gidiyoruz. Biz, BM'de devletten devlete ilişkiyi ifade edeceğiz. Böylelikle egemen eşitlik temelinde bir anlaşma olabilir."

DENDIAS'IN TEPKİ ÇEKEN SÖZLERİ

Tatar: Tabii ki sayın Çavuşoğlu'na teşekkür etmek istiyorum çünkü cevabı çok yerindeydi. Biz Türk tarafı olarak Türkiye'nin haklarımıza sonuna kadar sahip çıkacağız demeleri bizim bu uğraşımızın en büyük dayanağı. Yunan Bakan  çizmeyi aşmış, cevabını almıştır.  Yunan Bakan'a verilen cevabı izlerken 'bravo Çavuşoğlu' dedi. Oradaki mesaj şudur; KKTC'nin yasa dışı gasp edildiği doğu Akdeniz'de yetki alanlarının paylaşımında asla onların dediği değildir. KKTC halkının hakları vardır.  Mavi vatanda haklarımız onların iddia ettikleri alanların çok üzerindedir. Mücadele budur. Verilen cevap çok yerindeydi.  

Çavuşoğlu: Yunanistan ile son bir buçuk yıldır gerginlik yaşadık. 5 yıl hiç yapılmayan görüşmeleri tekrar başlattık. Sayın Dendias'ın Ankara ziyaretini de önemli yumuşatma fırsatı olarak görmüştük. Buradaki görüşme son derece güzel görüşmeydi. Elbette farklı görüşler dillendirildi. Daha sonra biz dar kapsamlı epeyce bu konuları konuştuk farklılıklarımızı ortaya koyduk. Görüşmelerin başlamasının amacı da bunları görüşmeye devam etmekti. Özellikle iş birliğimizi nasıl güçlendireceğimizi de konuştuk. Basın toplantısı kısmına gelirken sayın Dendias ve ekibinden şöyle bir talep geldi: Biz basın toplantısında tartışma yaratacak konulara değinmeyeceğiz sizden de aynı yaklaşım bekliyoruz. Basın toplantısının belli bir toplantısından sonra gerçek dışı ithamlarla hem ülkemi hem milletimi suçlamaya başladı. Biz gerçekten ev sahibi olarak gereken nezaketi de gösterdik. Sayın Dendias bunun dışına çıktı, haddini de aştı ben de gerekli cevabı devletim ve milletim adına vermek durumundaydım. 

KURAN KURSLARI 

Ersin Tatar: Konuyla alakalı olarak büyük bir rahatsızlık duyduğumu ifade etmek istiyorum. Fevkalade hassas bir konudur. Kuran kurslarının kapanması gibi bir durum asla olamaz. Bir kere burada bir sıkıntı yaratılmaya çalışılıyor.

Çavuşoğlu: Bu konu büyük bir hassasiyet yaratıyor. Hukukun üstünlüğüne inanıyoruz fakat bu demek mahkemenin verdiği kararı eleştirmemek değildir. Bu karar ideolojik bir karardır. Anayasaya göre ya da hükmüne göre verilmiş bir karar değildir. Kararın zamanlaması da son derece manidardır. Yargıya saygımız var ama bu karar ideolojik bir karardır.