Diplomat siyasetçiler Batı'nın Türkiye pazarlığını değerlendirdi: Yüzleşme vakti

Türkiye’nin Suriye’den gelen mülteciler için AB, BM ve ABD ile pazarlık yapmak, göçmenleri bir koz olarak kullanmak amacıyla geliştirdiği söyleme diplomat kökenli siyasetçiler tepki gösterdi.

Sertaç Eş

 ‘Yakışmıyor’



Öztürk Yılmaz CHP Genel Başkan Yardımcısı: Sınıra yığılan insanların yaşamı stratejik hesapların gölgesinde kaldı. Bu, tüm insanlık açısından sorunlu. Hükümetin yeniden hata yapmaması için Suriye politikasının çöktüğünü kabul etmesi ve buna göre önlem alması gerekiyor. Gelen Suriyeliler “Esad’ın meşruiyeti kalmamıştır, gönderilmesi gerekiyor” teorisinde koz olarak kullanıldı. Bu defa hakikaten o kurgu arazide şekil bulmaya başladı ve mülteci patlaması ile karşılaşıldı. Ve uluslararası toplum niye bize yardım etmiyor noktasına geldik. Mülteciler konusu AB ile olan ilişkilerini ciddi manada etkilemeye başladı. AB’ye katılım değil, mültecilerin durumu konuşuluyor. Türkiye’nin AB perspektifi mültecilerin gölgesine düşmüş oldu. Para pazarlığının da yanlış bir şey olduğu ortada, Türkiye gibi bir ülkeye yakışmıyor.

 

‘Türkiye güvenilmez’

Osman Korutürk Eski CHP milletvekili: Mülteciler üzerinden yürütülen pazarlık dünyada “güvenilmez Türkiye” algısının oluşmasına neden oldu. Batı’nın paylaşmadığını, bunun mümkün olmadığını biliriz. Türkiye’nin bu konuda tecrübesi var. Önce davet ettiler, kapıları açtılar. Bir kısmı geldi, tekrar gitti, savaştı, döndü... Türkiye bir süredir mülteci sorununun altında ezildi. Şimdi bunlar Batı’ya karşı şantaj olarak kullanıyorlar. “Açarız kapılar göndeririz” diyenler oldu. Sahil şeridimizde bu işlerin pazarı oluştu. Bizimkiler göz yumuyorlar. Vizesiz seyahat deniyor. Bunları bilakis geri bırakır. Batı da aslında kendi iddia ettiği gibi etik topluluk değil. Onlar da kendi çıkarlarını korumak için bir parmak bal çalıyorlar ve pazarlık konusu oluyor.