Dilek Gültekin 16 gündür eylemde: ‘Tacize karşı çıkınca beni işten attılar’
Çalıştığı fabrikadan ‘performansı düşük olduğu’ gerekçesiyle çıkartılan Dilek Gültekin 16 gündür işe geri dönebilmek eylem yapıyor.
Hilal Köse‘Yönetim saldırganı korudu’
- İşten çıkarılmanıza neden olan olayı anlatır mısınız?
M.G. isimli bir formen var. Bu kişi, hattında çalışan kadınları sürekli sözlü ve fiziki olarak taciz ediyor. Bir yıl önce fabrika içerisinde bir kadını öpmeye çalışıyor. Kadın evli. Eşiyle beraber geliyorlar fabrikaya şikâyetçi oluyorlar ama kadın işçiyi işten atıyorlar. Yani Yazaki yönetimi bu formeni koruyor. Her olayın üstünü örtüyor. Tacizci de cesaret alarak olayı ileri boyuta taşıdı.
- Ne yaptı?
Gemlik fabrikasından Kuzuluk Yazaki’ye işçi gönderiliyor. Bu formen, Kuzuluk’ta bir kadın işçiye tecavüz girişiminde bulunuyor. Önce bu iğrenç saldırının üstü kapatılmaya çalışılıyor. Kadın işçiye “biz konuştuk, seni rahatsız etmeyecek” deniyor. Kadın işçi arkadaşımız da Gemlik’e gönderiliyor. Burada yaşadığı bir sinir krizi sonucu bu saldırı deşifre oluyor. Metal İşçileri Birliği’nin takibi sonucu formen işten çıkarıldı. Hakkında soruşturma açıldı. Bu noktaya dek birçok kadın işçi tacize uğradı. İşten atılmaktan, çevrelerinden, ailelerinden alabilecekleri olumsuz tepkilerden çekindikleri için de bunu dile getiremiyorlar.
‘Kadınlara söz hakkı verilmiyor’
- İşyerinde kadınların çalışma koşulları nasıl?
Büyük bir üretim baskısı var. Hedef sayıları yüksek. Çok basit sebeplerden, yok yere tutanak tutuluyor ve yevmiye kesiliyor. Mesela çocuğunuz hasta, formeninize (ustabaşı) gelemeyeceğinizi söylüyorsunuz ama yine de tutanak tutulabiliyor. Kadın işçiler daha özverili çalışıyor. Molalarında bile çalışan arkadaşlarımız var ama en ufak bir hatada bas bas bağırıyorlar. İtiraz ettiğinizde de bildiklerini okuyorlar. Dinlemiyorlar bile. Formenden vardiya amirine, insan kaynaklarına kadar bu böyle. Nasıl daha fazla baskı yaparız? Bunun derdindeler. Yani kadınlar susturuluyor.
Rüyamda bile iş görüyordum
- Siz neden işten çıkarıldınız?
Biz kadın işçiler, yaşananlara fabrika içinde tepki gösterdik. Metal İşçileri Birliği üzerinden bir imza kampanyası başlatıldı. Tek başımıza tacize karşı bir şey yapamıyoruz diye sendikalaşmaya çalıştık. Bunların sonucunda işten atıldım.
- Bu süreçte kişisel olarak siz neler yaşadınız?
Formenler, zaman zaman, hattaki işçileri birbirine rakip ediyor ve birbirine düşürüyor. Bir önceki hattımdaki formenim, hedeflerin üstünde sayı istiyordu. Çıkmayınca işçiyi aşağılıyor ve baskı kuruyor. Bağrıyor. Kendinizi suçlu hissetmenize neden oluyor. Su içmeyi, tuvalete gitmeyi bile erteliyorsun. Bu nedenle çok tartıştım. İnanın birçok işçi rüyasında bile yaptığı işi görüyor. Ben de görüyordum. Uykuda bile kaygılı oluyorsun, dinlenemiyorsun. Nasıl bir psikolojik baskıyla karşı karşıyayız düşünün.
- İşe geri dönme eylemine müdahale var mı?
Direniş polis baskısıyla başladı. İlk iki gün gözaltına alındım. İkinci gün önlüğümü bile giyemeden aldılar. Savcılığa çıkarıldım. Gözaltına alınma nedeni olarak OHAL’i gösterdiler. “Ben hakkını arayan bir işçiyim, kimseye zarar vermiyorum, benim OHAL’le ne ilgim var” diye sordum. Cevap alamadım. Sonradan Cumhurbaşkanı bu sorunun yanıtını verdi. “Biz iş dünyasının rahatı için OHAL’den istifade grev tehdidi olan yere müdahale ediyoruz” dedi. Kararlı duruşum nedeniyle artık müdahale etmiyorlar. Gemlik halkından büyük bir destek var. Gemlik’te her aileden biri Yazaki’de çalışmıştır. Yani nasıl bir sömürü kampı olduğunu bilirler. Çevredeki fabrikalardan destek var. Her gün bir çanta dolusu su ile eve dönüyorum. Yoldan geçenler, TIR şoförleri, işçiler sürekli bir şeyler getiriyor.