"Dikta özlemi için her türlü imkanı kullanıyorar"

CHP Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Suha Okay, "İktidar sivil dikta özlemini yerine getirmek için her türlü imkanı kullanıyor. Buna devletin otobüsü, uçakları, helikopter de dahil. CHP ise mütevazı koşullarda halkın büyük desteğiyle çalışmalarını sürdürüyor" dedi.

cumhuriyet.com.tr

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, başkanlığında toplandı. Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Suha Okay, toplantının ardından yaptığı açıklamada, bugün 11.00'de başlayan MYK'nın 14.00'te sona erdiğini, ancak Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un veda ziyareti nedeniyle basın toplantısının geciktiğini söyledi.

MYK'de bugüne kadar yapılan yurt içi gezilerle ilgili değerlendirme yapıldığını belirten Okay, Kılıçdaroğlu'nun yarın 18.30'da İzmir Fuarı'nın açılışına katılacağını, daha sonraki günlerde de Kayseri, Osmaniye, Hatay, Mersin, Adana, Bolu, Düzce, Sakarya ve Kocaeli'de mitingler düzenleyeceğini bildirdi.

Okay, mitinglerin 5 eylülde Konya, Ankara, 6 eylülde Manisa, İzmir, 7 eylülde de Antalya ile devam edeceğini kaydetti.
 

"Doğu mitingi"

Van, Batman, Bingöl, Elazığ ve Tunceli'yi kapsayan doğu gezisine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Okay, şöyle konuştu:
''Doğu mitingimiz sürecinde birilerinin Türkiye'yi ayrıştırma adına CHP'nin Doğu ve Güneydoğu'ya gitmediğini söyleyenler, bu gezilerde artık açıkça söyleyebilirim, AKP'li medya kuruluşları yapılan küçük protestoları öne çıkardı. Bingöl'de Genel Başkan konuşurken küçük bir grup 'Bingöl ovası Başbakan'ın yuvası' gibi sloganlar attı. Bingöl örgütümüzün tespitine göre, sloganları atanların AKP'li oldukları tespit edildi. Bunu önlemekle yükümlü olan iktidar partisidir. Eğer bu tür olaylar, iktidar partisi tarafından tetikleniyorsa bazı valiler, bu tür olaylara suskun kalıyorsa bu, iktidarın demokrasi anlayışını ortaya koyar. 'Gidemiyor' diyeceksin, gidince de konuşturmayacaksın. Bunlar CHP'yi yıldırmaz Türkiye'yi adım adım dolaşmaya devam edeceğiz.''

Okay, olaylarla ilgili yasal sürecin başlatılmasını beklediklerini de söyledi. Gazetelerde AKP'nin bir il binası önünde kum torbaları arkasında bir emniyet görevlisinin nöbet tuttuğunu gösteren fotoğrafların yer aldığını anımsatan Okay, ''Türkiye'yi bu hale getirenleri halk iyi görmeli'' dedi.

İktidar partisinin referandum çalışması sırasında devletin tüm imkanlarını kullandığını öne süren Okay, ''En geniş manada acımasız bir harcama içindeler. İktidar, sivil dikta özlemini yerine getirmek için her türlü imkanı kullanıyor. Buna devletin otobüsü, uçakları, helikopterler de dahil. CHP ise mütevazı koşullarda halkın büyük desteğiyle çalışmalarını sürdürüyor, sürdürmeye de devam edecek'' diye konuştu.

Okay, doğu gezisi öncesi bölge milletvekillerinin kendi illerinde çalışma yaptığını anımsatarak, ''Baskılara rağmen meydanlara gelenleri kutladığını'' söyledi.

MYK'de 5 ilde referandum çalışmasıyla ilgili gruplar oluşturulduğunu, görevlendirilen milletvekillerinin isimlerini de açıklayan Okay, MYK'da ayrıca, İzmir Buca ilçesi Belediye Başkanı hakkında komisyon raporunun incelendiğini, başkanın, tüzüğün 68. ve 70. maddesi uyarınca kesin ihraç istemiyle disiplin kuruluna sevk edildiğini bildirdi. Okay, boş olan bazı ilçelere de atamalar yapıldığını söyledi.

Açıklamalarının ardından, seçim güvenliğine yönelik bir soru üzerine Okay, ''Her seçim sürecinde oyların sandığa yansımadığı şeklinde iddialar yaşanır. Seçim sürecinde CHP'nin örgütleri sandığa sahip çıkmak zorundadır. Öncelikle partililere sonra halkımıza görev düşüyor. Hepimiz sandıklara sahip çıkacağız. YSK'ya kimi endişeler taşınıyor. CHP'liler tüm bunlara karşı sandıklara sahip çıkacaktır. Bu seçimin üzerinde şaibe kalmaması için en büyük görevlerden biri de YSK'ya düşüyor'' diye konuştu.
 

"Genel af"

Bir gazetecinin, ''Kılıçdaroğlu'nun genel af yönündeki sözlerini'' hatırlatarak, ''Genel af koşulları oluşmuş mudur?'' şeklindeki sorusuna Okay şu karşılığı verdi:
''Bu yeni bir açıklama değil, 2009 Mayıs ayında Deniz Baykal'ın açıklamalarıyla paralel. Sayın Kılıçdaroğlu grup başkanvekili iken yaptığı açıklamalarla paralel. Ben doğu gezisi sırasında Sayın Kılıçdaroğlu'nun yanındaydım. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun söylediği 'toplumsal mutabakatı şart olarak öne süren bir af' söylemidir. Silahların bırakıldığı, terörün durduğu, barış ve huzura imkan vermek için genel af düşünülebilir. Sadece genel af sözüyle bunu değerlendirmek yanlış. Yeni bir söylem değil, önceki söylemlerin tekrarıdır.''

Okay, 7 Eylülde yapılacak Antalya mitingine eski Genel Başkan Deniz Baykal'ın katılıp katılmayacağı yönündeki soru üzerine Baykal'ın Antalya Milletvekili olduğunu ve mitinge katılacağını söyledi.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ'un ziyaretinin neden uzun sürdüğü yönündeki soru üzerine Okay, görüşmenin iki kişi arasındaki bir veda ziyareti olduğunu ve başbaşa gerçekleştiğini ifade etti.

Okay, ''Hükümetin PKK ile bir pazarlık yaptığı'' yönündeki iddiaların ve CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan'ın basın toplantısı düzenleyerek, görüşmenin tarihiyle ilgili iddialarda bulunmasının hatırlatılması üzerine şöyle konuştu:
''Mesele CHP'nin tatmin olması değil. Mesele Türkiye'nin gözü önünde yapılan çarpıtmadır. Sayın Başbakan devletin çeşitli organları tarafından yapılan işleri sahiplenirken bazılarını sahiplenmiyor. MİT Müsteşarı'nın görüştüğü açık ama 'Biz pazarlık yapmadık' diyor. Siyasetin doğru ellerde doğru bir şekilde yapılması lazım. Nitekim Sayın Cumhurbaşkanı 'Devletin bazı organları görüşme yapar' diyor. Buna karşın Sayın Başbakan'ın hala 'Ben görüşmedim' demesi abesle iştigaldir.''

Okay, Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın kitabındaki iddiaları Meclis gündemine taşıyıp taşımayacakları yönündeki soruya da ''Avcı gibi emniyette görev almış ve daha sonra köşe yazarlığı yapan yazarlar var. Onlar da bu tür iddiaları zaman zaman dile getiriyorlar. Eğer Emniyet ile İçişleri Bakanlığı, Avcı'nın kitabında bahsettiği iddialarla ilgili bir hassasiyet gösteriyorsa diğerleri için de göstermelidirler. Belki 12 Eylülden sonra bu iddiaları Meclisteki denetim yollarıyla gündeme getirebiliriz'' yanıtını verdi.