'Dersim tartışmalarına dahil olamam'

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kırgızistan'a hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısındaki açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Gül, futbolda şike cezalarında indirim yapılmasını öngören yasanın dün meclisten çıktığını ve yasayla ilgili AKP Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar'ın kendisine bir mektup gönderdiğini anımsatan bir gazetecinin, sosyal paylaşım sitelerinden de tepki alıp almadığının ve kararının ne olacağını sorması üzerine ''Açıkçası bu yasa ile ilgili rahatsızlığım var. Çünkü altı ay önce çıkmış olan bir yasanın daha düzgün çıkması gerekirdi'' dedi.

Yasanın ilk uygulanacağı dönemde değişikliğe uğramasının, yasanın dikkatli bir şekilde incelenmesini gerekliliğini gösterdiğini belirten Gül, ''Bunun için inceleniyor'' diye konuştu.
Yasaya meclisteki bütün partilerin destek verdiğini de ifade eden Gül, kararından önce yasayı incelettiğini söyledi.

Suriye'ye yaptırım kararları

Türkiye'nin Suriye'ye yönelik yaptırım kararlarını bölge istikrarını nasıl etkileyeceğine ilişkin soru üzerine Gül, Suriye'de büyük bir istikrarsızlık olduğuna dikkati çekti. İstikrarsızlığın bitmesi için Suriye halkının meşru taleplerinin karşılanması gerektiğinin altını çizen Gül, Türkiye'nin tavrının Suriye halkının meşru taleplerinin gerçekleşmesiyle ilgili olduğunu söyledi.

Gül, Türkiye'nin Arap Birliğinin aldığı kararlara katıldığını belirterek, ''Dikkati çekmek isterim ki Türkiye bu konuda gayet dikkatli hareket ediyor. Su ve elektrik gibi hayati ve insani konular, kesinlikle bu tedbirlerin içine girmemektedir. Bunun bütün dünya ve Suriyeliler tarafından bilinmesini isterim'' dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış'ın Kıbrıs'la ilgili Tayvan Modeli önerisini nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, bunun teknik bir konu olduğunu ifade etti. Kıbrıs'taki mevcut durumun sonsuza kadar sürmeyeceğini dile getiren Gül, ''Bu durumun çözümü için en iyi fırsat, önümüzdeki aylardır'' dedi. Rum Kesimi'nin 2012'nin ikinci yarısında AB Dönem Başkanlığını devraldıktan sonra çözüme ihtiyaç duymayacağını belirten Gül, bu durumda çözüm ihtimalinin de söz konusu olmayacağını söyledi.

Gül, ''Bu konuda yardımcı olmak isteyen varsa, AB içindeki, NATO içindeki Kıbrıs kavgalarının tamamen bitmesini isteyenler varsa bunların bütün güçlerini seferber edeceği dönem bu dönemdir'' diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Gül, ''Dersim'le ilgili Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın özrü var. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu da 'Cumhurbaşkanı özür dilemeli' dedi. Bu çağrıya sizin yanıtınız nedir?'' sorusuna karşılık da bu yöndeki sorulara youtube world view röportajında açıklama getirdiğini ve açıklamaların yarın yayınlanacağını söyledi. Gül, başka bir soru üzerine görev süresine ilişkin tartışma ve değerlendirmelerin kendi alanı dışında olduğunu ifade etti.

''Seyit Rıza'nın torunu CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün sizinle görüşme talepleri vardı. Sizden de istekleri var. Siz bu sürece dahil olacak mısınız?'' sorusu üzerine Gül, ''Bu sürece dahil olacak mısınız derseniz, ben bu süreçlere falan dahil olmam. Polemiklerin bir parçası olmamaya dikkat ediyorum biliyorsunuz. Bu tartışmalar hiç söz konusu değilken benden randevu istemişlerdi. Ben de siz de takip ediyorsunuz işte, olağanüstü sıkışık bir dönem yaşıyoruz. Uygun bir zamanda görüşürüm demiştim ama bu polemiklerin hiçbiri de ortada değildi. Bu tartışmalar yoktu. Nihayet de bir milletvekili veya bir yöremizden önemli insanlar benden randevu isterlerse bunlarla değerlendirme yapıp görüşüyoruz'' diye konuştu.
 

Başbakan Erdoğan'ın ameliyatı

Bir gazetecinin ''Başbakan Erdoğan bir operasyon geçirdi. Sizin de Sayın Başbakanın rahatsızlığını daha önceden bildiğiniz ve tedavi olması yönünde, telkinlerde bulunduğunuz yönünde gazetelerde bir haber yer aldı'' sözü üzerine Gül, şöyle konuştu: ''Hepimiz nihayet bir insanız, hepimiz rahatsız oluyoruz. Ben de biliyorsunuz ameliyat oldum, hastanede yattım. Zaman zaman öyle oluyor ki, bir iki gün evden çıkmadığım oluyor. Sayın Başbakan daha yoğun koşturuyor, tabii ki olabilir hepimiz sağlığımıza dikkat edelim diye birbirimize öğüt veririz doğrusu bütün arkadaşlar, herkes. Bu sadece siyasiler olarak değil, devlet kademesinde çok yoğun çalışanlar bir araya geldiğimizde konuşuruz bunu.''

Başbakan Erdoğan'ın sağlığının gayet iyi olduğunu ifade eden Gül, ''Çok başarılı bir ameliyat geçirdi kendisi. Açıklama zaten yaptılar ama en küçük ameliyat sonrası bile insanın birkaç gün dinlenmesi gerekir. Daha doğrusu ona riayet etmesini söyledim kendisine, 'Aman işler bekliyor diye hemen koşturma birkaç gün geç olsun' dedim'' diye konuştu. Gül, ''Başbakan'ı görme fırsatınız oldu mu?'' sorusunu da ''Evet. Ben gördüm kendisini, görüştük. Gayet iyi. Büyük bir mesele de değildi, ufak bir olaydı'' diyerek yanıtladı.

'Bu hepimizin görmeyi arzu ettiği bir başarı tablosudur'

Kırgızistan'a 2009 yılındaki resmi ziyaretinden sonra, bu kez tarihinde yeni bir sayfa açılırken gitmekten büyük bir memnuniyet duyduğunu dile getiren Gül, Atambayev'in göreve başlamasına şahitlik edeceğini ve Kırgızistan ile sahip olunan özel ilişkilere atfedilen önemi en üst düzeyde vurgulayacağını belirtti. Gül, ''Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin adil ve şeffaf bir şekilde başarıyla tamamlanmış olması, Kırgızistan'ın demokratik gelişiminde tarihi bir eşiğin aşıldığına işaret etmektedir. Dolayısıyla, bundan sadece Kırgızlar değil, bizler de onların kardeşleri olarak gurur duymaktayız'' diye konuştu.

Kırgızistan'da cumhurbaşkanlığının anayasal usuller kapsamında, meşru ve barışçıl bir yolla el değiştirmesinin, Kırgızistan'da geçen yıl başlayan anayasa reformu ve parlamento seçimleriyle devam eden dönüşüm sürecinin son safhasına gelindiğinin müşahhas göstergesi olduğunu vurgulayan Gül, ''Bu, hepimizin görmeyi arzu ettiği bir başarı tablosudur'' dedi.

Gül, ziyareti sırasında Atambayev ile görüşeceğini anlatarak, ikili ilişkileri, Orta Asya ve bölgeyle ilgili diğer konuları da ele alacaklarını kaydetti. Türkiye'nin, kuvvetli tarihi ve kültürel bağlarla sıkı sıkıya bağlı olduğu Kırgızistan ile uzun yıllardır örnek bir işbirliği sergilediğinin altını çizen Gül, Atambayev'in başbakan olarak geçen nisan ayında Türkiye'ye yaptığı resmi ziyaretle ikili ilişkilerin bulunduğu ileri aşamanın bir kez daha teyit edildiğini, Türkiye-Kırgızistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi'nin ilk toplantısının bu ziyaret sırasında gerçekleştirildiğini anımsattı. Gül, böylece stratejik nitelik kazandırdıkları işbirliğinin, kurumsal bir yapı ve geleceğe dönük somut bir vizyonla mücehhez kılındığını belirtti.

'Yardımlarımız sürecek'

Türkiye'nin, Kırgızistan'ın barış, istikrar ve kalkınma yönündeki sebatkar gayretlerini desteklemeyi güçlü bir şekilde sürdüreceğini de vurgulayan Gül, Kırgızistan'ın son yıllarda içinden geçtiği sürece yardımcı olmak amacıyla uygulamaya koydukları eylem planı çerçevesinde, yardımların devam edeceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin Kırgızistan ile ikili ilişkilerde olduğu kadar, bölgesel ve uluslararası alanda da güçlü bir işbirliği içinde olduklarını dile getirdi. Gül, iki ülkenin başta Birleşmiş Milletler ve AGİT'in yanı sıra, Türk Konseyi, İslam İşbirliği Teşkilatı, Türkiye'nin dönem başkanlığını yürüttüğü Asya'da İşbirliği ve Güven Arttırıcı Önlemler Konferansı (CICA) ve Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (ECO) içerisinde yakın işbirliği ve istişare içinde olduğunu belirtti.

Türk halkının, bu sene bağımsızlığının 20. yıl dönümünü kutlayan Kırgızistan'ın demokrasi ve kalkınma mücadelesinin daima yanında olduğunu ifade eden Gül, ''Bu anlayışla, Bişkek'e gerçekleştireceğim ziyaretin, dayanışma mesajlarımızı Kırgız kardeşlerimize bir kez daha iletmemize vesile teşkil ederek, her alandaki müstesna ilişkilerimizi daha da pekiştireceği kanaatindeyim'' diye konuştu.