Depremde kaybolan kız için 28 mezar açıldı (03.03.2017)

17 Ağustos depreminde kaldırıldığı hastanede kaybolan Hicran Emir ve diğer depremzedeler için Gölcük’te 28 mezar açıldı.

İHA
<video:689828>

Almanya’da ikamet eden Kenan Emir, 17 Ağustos 1999’da Gölcük depreminden sağ olarak kurtulan ancak başından aldığı darbeyle hafızasını kaybeden ve kayıtlara “ isimsiz yaralı” olarak geçen kızı Hicran’ı 19 yıldır aramaktan vazgeçmedi. Baba Emir’in evlat hasreti ve diğer deprem şehitleri için Gölcük'de bulunan kimsesizler mezarlığında 28 mezar açıldı. Kazı çalışmaları sonucunda elde edilen DNA örnekleri Kocaeli Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gönderilecek. Çıkan DNA örneklerinin baba Emir ve diğer aileler ile uyuşup uyuşmadığına bakılacak. Gölcük 17 Ağustos Mezarlığında yapılan çalışmalara Gölcük Belediye Başkanı Mehmet Ellibeş, Adli Tıp Kurumu Kocaeli Şube Müdürlüğü ekipleri ve deprem şehitlerinin akrabaları katıldı.

"Kimsesiz mezarın tescili yapılmış olacak"
Kimsesiz mezarlıklarla ailelerin kaybolan yakınlarını bulma imkanı sağlayacağını belirten Gölcük Belediye Başkanı İsmail Ellibeş, “Mahkeme kararı sonucunda Gölcük 17 Ağustos Mezarlığında mevcut bulunan kimsesiz mezarlığımızdan 24 tanesini açımıyla ilgili mahkeme kararı var, şuan bu karar uygulanmaktadır. 24 tane mezarlığımız bugün itibariyle açılacak. 4 adet mezarlık ise İhsaniye Mezarlığımızda kimsesiz mezarımız var. Buradaki çalışmalarımızın ardından İhsaniye’ye gidilecek. Orada hakime hanımın nezaretinde ve Kocaeli Büyükşehir Belediyemizin çalışmalarıyla mezarlığımız açılacak. Açılan mezarlardan şehitlerimizin örnekleri alınacak. Bu şekilde 28 kişinin mezarının tescili yapılmış olacak, DNA’sı tespit edilmiş olacak. Sadece Hicran Emir için değil diğerleri ile ilgili de tespit yapıldıktan sonra ilan edilecek. Bu şekilde başvurular olursa oradaki eşleşmelerle kimsesiz mezarlıklarımızın sahibi tespit edilmiş olacak” diye konuştu.

"2 çocuğumu depremde kaybettim, sözün bittiği yerdeyiz"
17 Ağustos depreminde 2 kızını kaybeden Cemalettin Bora,” Marmara Depremi’nde 2 kız çocuğumu kaybettim. İsimleri Hande ve Sinem Bora. Yakınlarını kaybeden çok insan var. Ben İstanbul’da oturuyorum. Buraya sık sık gelip gidiyorum. Tesadüfen öğrendim böyle mezarlar açılacağını. Herkes şahsi olarak yapıyordu. Sağ olsun devletimiz olaya el koymuş. Tabi bu DNA testleri pahalı şeyler. Böyle olursa biz de şansımızı bir deneyelim dedim. Burada olacağına çok ümidim yok. İnşallah sağlardır ya da değillerse de buradan çıksınlar ki mezarları belli olsun. Burada 2 tana ağaçları var. Sinem ve Hande isminde. Diyecek çok şey yok aslında. 17 senedir annesi neler çekiyor, biz neler çekiyoruz anlatılamaz. Sözün bittiği yerdeyiz” dedi.