"Demokrasi ve barış zafere ulaşacak"

Ahmet Türk, DTP Genel Merkezi'nden ayrılışı sırasında yaptığı açıklamada, "Anayasa Mahkemesi kararını hepimiz gördük. Tabi ki Türkiye basından beri söyledik, sancılı bir süreç yaşıyor. Elbette ki demokratik siyasetin önünü kapatmak bir olumsuzluğu derinleştirir.

Bu gerçektir. Ama biz bütün bunlara rağmen Türkiye barışını yakalaşacağına inanıyoruz. Bizim inancımız bu sancılı sürecin uzamaması. Herkesin bir daha düşünmesi. Barışın egemen kılınması için gerekeni yapacağız.

Türkiye parti kapatarak sorunları çözemez. Türkiye diyalog sorunlarını çözebilir. Daha önce aldığımız kararların arkasındayız. Kararlarımız aynen işleteceğiz. Ben buna inanıyorum. Mutlaka demokrasi ve barış zafere ulaşacaktır.

Ne kadar engellenirse engellensin barıx ve demokrasi zaferde ulaşacaktır. Elbette böyle bir süreç yaşanması insanlarda kırılganlık yaratır. Bu kırılganlığın yüksek noktaya ulaşmaması için gerekli hassasiyeti göstereceğiz. Benim, Tuğluk'un ve arkadaşlarımızın yasaklanmış olması demokratik siyasetin bitireceği anlamına gelmez. Yarın açıklama yapacağız" dedi.

Anayasa Mahkemesi'nin DTP hakkında verdiği kapatma kararının Resmi Gazete'de gerekçeli kararının yayımlanmasının ardından Ahmet Türk ile Aysel Tuğluk'un milletvekilliği resmen düşecek.

Anayasa'nın 84. maddesinin son fıkrasında, "Partisinin temelli kapatılmasına beyan ve eylemleriyle sebep olduğu Anayasa Mahkemesi`nin temelli kapatmaya ilişkin kararında belirtilen milletvekilinin, milletvekilliği, kararın Resmi Gazete`de gerekçeli olarak yayımlandığı tarihten itibaren sona erer. TBMM Başkanlığı, bu kararın gereğini derhal yerine getirip Genel Kurula bilgi sunar" hükmü yer alıyor.

Bu hüküm çerçevesinde, DTP ile ilgili kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasının ardından Türk ve Tuğluk'un milletvekilliği de resmen düşmüş olacak.

Anayasa Mahkemesi'nin DTP'yi kapatma kararına ilişkin DTP'nin yarın saat 12.00'de parti genel merkezinde bir basın toplantısı düzenleyerek gelişmeleri değerlendireceği öğrenildi.

"Meclis'te yeni bir grup kurma yaklaşımımız yok"

Kapatılan DTP'nin Genel Başkan Yardımcısı Emine Ayna, ''(İstanbul Bağımsız Milletvekili) Ufuk Uras'ın yeni partiye katılarak, Meclis'te yeni bir grup kurma yaklaşımımız, planımız yok'' dedi.

Ayna, DTP Genel Merkezi'nden ayrılırken gazetecilerin soruları üzerine, Ahmet Türk'ün gerekli açıklamaları yaptığını söyledi. Ayna, yarın kapsamlı bir açıklama yapacaklarını belirterek, ''Bütün açıkladığımız kararların hepsi geçerlidir'' ifadesini kullandı.

Bir soru üzerine, ''Ufuk Uras'ın yeni partiye katılarak, Meclis'te yeni bir grup kurma yaklaşımımız, planımız yok'' diyen Ayna, ''sine-i millete dönme'' konusundaki anlayışlarının devam edeceğini ifade etti. Ayna, Diyarbakır'a gitmekten vazgeçtiğini de belirtti.

"Bu süreç DTP ile başlamadı, DTP ile bitmeyecek"

Kapatılan DTP'nin İstanbul İl Başkanı Mustafa Avcı, ''mücadelelerine devam edeceklerini'' ifade ederek, ''Biz bu halka söz verdik. Bu süreç DTP ile başlamadı, DTP ile de bitmeyecek'' dedi.

Avcı, İl Başkanlığı binası önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, ''partilerine yönelik karalama kampanyası başlatıldığını, bunun sonucunda da DTP'nin kapatıldığını'' savundu. Mücadelelerine devam edeceklerini ifade eden Avcı, ''Biz bu halka söz verdik. Bu süreç DTP ile başlamadı, DTP ile de bitmeyecek'' dedi.

Avcı, daha önce de partilerinin kapatıldığını, ancak demokratik haklarını aramaya her zaman devam edeceklerini kaydetti. Mustafa Avcı, ''Bizi kapatacaklarına CHP ile MHP'yi kapatmaları gerekirdi ama kapatmadılar. Onların yanlışları Diyarbakır'dan dönecektir'' dedi. Avcı'nın açıklamalarının ardından, il başkanlığı önünde toplanan grup dağıldı.
 

DTP Genel Merkezi'nde izdiham

Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararın ardından DTP'liler parti genel merkezinde kararı değerlendirmek üzere olağanüstü toplandı. DTP milletvekillerinin yaptığı toplantıya eş Başkan Emine Ayna da Diyarbakır ziyaretini iptal ederek katıldı.

Parti genel merkezi önünde yoğun güvenlik önlemi alındı. Partililerin izdiham oluşturduğu parti genel merkezinin önünde Türk Bayrağı açan iki eylemci olduğu görüldü. Güvenlik güçlerinin devreye girmesi sonucu, Türk Bayrağı açan iki kişi kısa bir açıklama yaparak bu eylemi sona erdirdi.

DTP'lilerin zaman zaman slogan attıkları DTP Genel Merkezi'nden Ahmet Türk'ün ayrılışı sırasında da izdiham yaşandı. Yoğun bir basın ordusunun izlediği DTP Genel Merkezi'nde partililerin değerlendirmeleri sürüyor. 

En ılımlı isim

Anayasa Mahkemesi'nin DTP'nin kapatılmasına karar vermesiyle birlikte siyasi yasak getirdiği Genel Başkan Ahmet Türk, Kürt siyaseti içinde en deneyimli ve ılımlı politikacı olarak tanınıyor. 5 dönem milletvekilliği yapan Türk, Kürt siyaseti içinde izlediği barışçıl politikalarıyla öne çıkan isimler arasında yer alıyordu.

Ahmet Türk, 2 Temmuz 1942'de Mardin doğumlu. Güneydoğu'nun aşiretlerinden Kanco ailesinden. 1954 yılında babası Hacı Sinan'ı kaybeden Ahmet Türk'ün aktif politik hayatı, milletvekili ağabeyi Abdürrahim Türk'ün öldürülmesi ile başladı. İlk defa milletvekilliği'ne 15. TBMM Döneminde (1974) CHP'den Mardin milletvekilli olarak seçildi.

Devam eden yıllarda çeşitli sol partilerde görev aldı. 1988 yılında sayısı 6 bini bulan insanın ölümüne ve daha fazlasının da sakat kalmasına neden olan Halepçe Katliamı nedeniyle 1989 yılında Paris'teki Kürt konferansına katıldığı gerekçesiyle milletvekili bulunduğu SHP'den ihraç edildi. 1990'da HEP'nin kurucu üyesi oldu.

O günlerde Halkın Emeği Partisi'ni kurarak başladığı etnik siyaset çizgisi, bugün DTP'yle yeni bir boyut kazandı. Hareketin partileşmesi ve sonucunda DTP'nin kurulmasından sonra, Aysel Tuğluk ile birlikte partinin genel başkanlığına seçildi. Böylece, Aysel Tuğluk ile birlikte, Türkiye'de eşbaşkanlık sistemini ilk uygulayan parti genel başkanı oldu.

Haziran 2006'da yapılan DTP kongresinde eşbaşkanlık sisteminin kaldırılması üzerine, partinin tek genel başkanı olarak yeniden seçildi. Şubat 2007 tarihinde yapılan kongrede, başka hiçbir aday çıkmaması üzerine, yeniden partinin genel başkanlığına seçildi.22 Temmuz 2007 seçimlerinde bağımsız Mardin Milletvekili olarak Meclise girdi.

HEP kuruculuğu ile DEP milletvekilliği ve genel başkanlığının ardından, HADEP ve DEHAP yönetiminde de aktif roller üstlenen Ahmet Türk, Abdullah Öcalan'la da zaman zaman görüşmeler yaptı. Bu konudaki bir anısını şöyle anlatıyor: "Biz rahmetli Özal'ın mesajını götürmek üzere Öcalan'la görüştük. Özal, bize 'Akan kanın durması için çaba içinde olmanız gerekir.' deyince, kendisine ateşkesin sürmesi için Bekaa'ya gitmeyi düşündüğümüzü söyledik. 'Elbette' dedi."

Türk, eski DEP'li arkadaşlarının ısrarları sonucu yeniden Ankara'ya döndü ve siyasette 3. kez şansını denemeye karar verdi. Oysa birkaç ay öncesine kadar Zana ve arkadaşlarının kuracağı partiden umutsuzdu. Milliyet'ten Hasan Cemal'e verdiği röportajda, etnik partilerden şöyle bahsemişti: "Bugüne kadar kurduğumuz bütün partilerde, inandırıcılık eksiği vardı. Parti içi hukuk, parti içi demokrasi açısından olumlu bir şey söylemek güçtü. Bu yüzden Türk aydınlarına da güven veremedik. Çünkü ipler perde arkasında başkalarının elinde diye düşünülürdü. Bu nedenle muhataplarımız tarafından pek ciddiye alınmazdık. Şimdi yeni bir anlayış geliştirmek zorundayız. Vesayetle, vekâletle siyaset üretemeyiz artık."

Türk, 1.(XV), 2.(XVI), 3.(XVIII.), 4.(XIX.) ve 5.(XXIII.) Dönem Mardin Milletvekilliği ile TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanlığı yaptı. Evli ve 8 çocuk babası.

Aysel Tuğluk

Anayasa Mahkemesi'nce siyasi yasak getirilen ve milletvekilliği düşen Aysel Tuğluk, DTP'nin eş başkanı. Parti içinde "şahin" politikasıyla tanınan Tuğluk, kamuoyunda yaptığı açıklamalarla dikkatleri üzerinde toplamıştı.

Aysel Tuğluk 17 Temmuz 1965 tarihinde Elazığ'da dünyaya geldi. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Serbest avukat olarak çalıştı. Toplumsal Hukuk Araştırmaları Vakfı Yönetim Kurulu Üyeliğinde bulundu. İnsan Hakları Derneği Üyesi ve Yurtsever Kadınlar Derneği Kurucusu oldu.

Demokratik Toplum Partisi Eşbaşkanlığı görevini yürüttü. 23.Dönem Diyarbakır milletvekilidir. Bekârdır. Abdullah Öcalan'ın eski avukatıdır. Abdullah Öcalan'ın arkadaşlarından Alaattin Tuğluk'un kız kardeşi. Abisinin PKK'deki aktif görevleri nedeniyle örgütle ilişkisi eskiye dayandığı iddia edilmektedir.

DTP içindeki ılımlı kanattan olduğu iddia edilen ve Ahmet Türk'le beraber parti içinde "pasif ve uzlaşmacı" olmakla suçlanan Tuğluk, 9 Kasım 2007 tarihindeki DTP Olağanüstü Kongresi'nde eşbaşkanlık görevinden ayrıldı.

İLGİLİ HABERLER

DTP KAPATILDI

ERKEN SEÇİM OLACAK MI?

KAPATILAN 25. PARTİ

KÜRT SORUNU NEDENİYLE 10 PARTİ KAPATILDI

SİYASİLER KARARI DEĞERLENDİRDİ

KAPATMA KARARINA PROTESTO

DIŞ BASINDA KAPATMA KARARI