DBP Eş Genel Başkanı Tuncel: Kimse kusura bakmasın direniriz
Teröre destek verildiği gerekçesiyle belediyelere kayyum atanacağı tartışmaları üzerine bir araya gelen DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Gültan Kışanak, Fırat Anlı ile Güneydoğu Anadolu Belediyeler Birliği ve Siirt Belediye Eş Başkanı Tuncer Bakırhan, ortak basın toplantısı düzenledi
Mahmut OralDBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, belediyelere kayyum atanması tartışmalarıyla ilgili “ belediye yönetimlerine el konulan dönem, sıkıyönetim dönemleridir. 12 Eylül döneminde olmuştur. Şimdi, Tayyip Erdoğan ve şürekası, sıkıyönetim uygulamalarını hayata geçirerek, belediyelerimize el koymaya çalışıyorlar. Buna asla izin vermeyeceğiz. Kimse kusura bakmasın, bu belediyeler sahipsiz değildir. Kimse öyle hayallere kapılmasın, biz gidip belediyelere el koyup, kimse de sesini çıkarmaz diye rüyalara kapılmasınlar. DBP olarak, belediyelerimize yönelik geliştirilecek en küçük saldırı karşısında direniş noktasında olacağız” dedi.
Teröre destek verildiği gerekçesiyle belediyelere kayyum atanacağı tartışmaları üzerine bir araya gelen DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Gültan Kışanak, Fırat Anlı ile Güneydoğu Anadolu Belediyeler Birliği ve Siirt Belediye Eş Başkanı Tuncer Bakırhan, ortak basın toplantısı düzenledi.DBP Eş Genel Başkan Sebahat Tuncel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım’ın DBP’li belediyelere yönelik yaptıkları konuşmalara tepki göstererek, “ortaya çıkan, bu kazanımlara bastırmaya yönelik AKP hükümeti ve Cumhurbaşkanı tarafından bir baskı politikasıyla karşı karşıyayız. Her fırsatta Kürdistan’a gelen Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanlar her defasında belediyelerimizi hedef alıyorlar. Bu, aslında AKP’nin neyi hedef aldığının da çok net bir göstergesidir. Burada asıl hedef demokrasidir, yerel yönetimlerimize saldırıdır. Her fırsatta, ‘Biz yerel yönetimler şu kadar para gönderiyoruz, ne yapıyorlar’ diye sorular sorup, hesap soruyorlar. Oysa hesap sorulması gereken bizleriz. Belediyelerimiz olanaklarını halka hizmet olarak sunuyoruz” dedi.
Belediyelerimizde yıllardır sürekli müfettişler var
AKP hükümetinin DBP’li belediyelerin hizmetini engellediğini anlatan Tuncel, “ 2 yıldır belediyelerimizde sürekli müfettişler var. Son 1 yıldır belediyelerimizden çıkmadılar. Hangi belediye konusunda böyle bir çalışma yapılmış. Şimdiye kadar bu müfettişler, belediyelerimizin amacı dışında hizmet ettiğine dair, bir kalem dahi bulamamışlar. Aynı müfettişler İstanbul ve Ankara belediyelerine gitsinler. İddia ediyoruz, oradaki rantı, yolsuzluğu 1 yıl değil, bir günde ortaya çıkarır. Bütçe tartışması yapıyorlar. Ayıptır. Yeri geldiğinde 79 milyonun kardeşliğinden bahsediyorlar, bu halkın vergileriyle hizmet eden belediyelerimizi de hedef haline getiriyorlar” dedi.
Hodri meydan diyoruz
AKP’nin algı yarataratarak belediyelere el koymaya çalıştığını vurgulayan Tuncel, “ Biz diyoruz ki, hodri meydan, AKP'nin en iyi bildiği belediye başkanını, çağırsın bizim belediye eş başkanlarımızla canlı yayında konuşsunlar. Kim bu halka hizmet ediyor, olanakları nereye kullanıyor, ortada varsa bir sorun tartışalım. Karalama kampanyası yapıyorlar, her gezdikleri yerde ‘Biz para gönderiyoruz’ diyorlar lütuf gibi. O para sizin paranız değildir. O para bu halkın parasıdır, bu halka hizmet için gönderilmiştir ve belediyelerimiz en iyi şekilde bu halka hizmet ediyor” dedi.
El konulursa direniriz
Belediyelerinin sahipsiz olmadığına vurgulayan Tuncel, şunları söyledi: “belediyelerin hizmeti karşısında çaresiz kalan siyasi iktidar, kayyum atamaları tartışmalarıyla belediyelerimize el koyma yöntemlerini değerlendiriyor. Şimdiye kadar, belediye yönetimlerine el konulan dönem, sıkıyönetim dönemleridir. 12 Eylül döneminde olmuştur. Şimdi, Tayyip Erdoğan ve şürekası, sıkıyönetim uygulamalarını hayata geçirerek, belediyelerimize el koymaya çalışıyorlar. Buna asla izin vermeyeceğiz. DBP olarak, belediyelerimize yönelik geliştirilecek en küçük saldırı karşısında direniş noktasında olacağız. Kimse kusura bakmasın, bu belediyeler sahipsiz değildir. Bu halk da sahipsiz değildir. Şehirlerini yerle bir eden, halkın evini başına yıkan, savaşı şehirlere taşıyan, kıyamete karşı bize savaşı ön görenlere karşı direnmek bizim en temel hakkımızdır. Kimse öyle hayallere kapılmasın, biz gidip belediyelere el koyup, kimse de sesini çıkarmaz diye rüyalara kapılmasınlar. Buradan, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanları, bu ülkeyi karanlığa gömenleri uyarıyoruz, biz buna karşı her yerde demokratik direnişimizi geliştireceğiz” dedi.