Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı M. Tayfun Öktem: Eğitimler aksamadan sürüyor
Darüşşafakalı öğrencilerin eğitimi; tabletleri, kitapları, internet erişimleri ve şarj cihazlarına kadar tüm ihtiyaçları sağlanarak uzaktan devam ediyor. Cemiyet Başkanı Tayfun Öktem, tüm kaynakların bağışlardan meydana geldiğini belirterek düzenli yapılan bağışların önemine dikkat çekiyor.
Figen AtalayDarüşşafakalı öğrencileri, ülkedeki tüm diğer öğrencilerden ayıran pek çok özellik var. Bunlardan belki de en önemlisi 10 yaşında ailelerinden uzakta yatılı bir yaşama başlamaları. Salgının başlamasıyla evlerine gönderilen Daçkalı öğrenciler, onlara hem okul hem ev olan kurumdan uzakta, arkadaşlarını ve öğretmenlerini çok özleseler de tüm yaşıtları gibi eğitimlerine uzaktan devam ediyor.
Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı M. Tayfun Öktem’e, Darüşşafakalı öğrencilerin karantina günlerinde neler yaptığını, uzaktan eğitimin nasıl devam ettiğini, okula yeni alınacak öğrencileri sorduk:
AKSAMADAN SÜRÜYOR
- Darüşşafakalı öğrenciler de herkes gibi evlerinde. Eğitim nasıl devam ediyor? Öğrenciler nasıl takip ediliyor?
Benimsediğimiz teknolojik eğitim stratejisi ve aslında bizden önceki yönetimlerimizin bizlere miras bıraktığı teknolojik altyapı sayesinde çocuklarımız içinde bulunduğumuz koşullarda da eğitimlerini aksatmadan sürdürüyor.
Dijital altyapımızı uzaktan eğitim-öğretim için uygun hale getirdik. Bu süreçle ilgili de tüm hazırlık çalışmalarımızı kısa sürede tamamladık; öğrencilerimize tabletleri, şarj cihazlarını, gerekli kitapları, ödevleri ve program bilgilerini tedarik ettik. Aynı zamanda tüm öğretmenlerimize de programla ilgili eğitim verdik. Diğer bir yandan bu süreçte, evlerinde internete erişimi olmayan öğrencilerimizi de belirleyerek, onlar için de gerekli organizasyonu yaptık.
Burada da bağışlarıyla bizlere destek olan; devreye aldığımız “Uzaktan Eğitim Paketi”ne destekte bulunarak çocuklarımızın bu eğitimlere erişmesini sağlayan tüm bağışçılarımıza minnettarız.
Bugün gerek öğrencilerimiz, gerek velilerimiz gerekse öğretmenlerimizle sürekli iletişim halindeyiz. Bu süreçle ilgili onların da geri bildirimlerini alıyor; sadece bu süreç için değil, önümüzdeki dönemi de iyi dizayn edebilmek için biz de yönetim olarak derslerimize bugünden çalışmaya başladık. Ama genel olarak tüm paydaşların Darüşşafaka’nın uzaktan eğitim sisteminden oldukça memnun olduğunu söyleyebilirim.
- Sınav nasıl olacak? Hangi önlemler alınacak?
Darüşşafaka’ya öğrenci alımları her yıl düzenlediğimiz giriş sınavımız doğrultusunda yapılıyor. Bu yılki sınavımızı 28 Haziran 2020 Pazar günü saat 11.00’de 24 ilimizde gerçekleştireceğiz. Sınav merkezlerimiz Adana, Ağrı, Ankara, Antalya, Balıkesir, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Karabük, Kayseri, Konya, Malatya, Mardin, Mersin, Samsun, Sivas, Şanlıurfa, Tekirdağ, Trabzon ve Van’da. Ama sınava Türkiye’nin her ilinden başvuru kabul ediyoruz. Bu 24 il dışından sınava katılacak öğrenciler ve velilerinin talep etmeleri durumunda en yakın sınav merkezine gelmek için yapacakları ulaşım masraflarını Darüşşafaka olarak karşılıyoruz.
Tabii yine bu salgın süreci kapsamında, sınav merkezlerimizde her türlü önlemi alacağız. Sınav merkezlerimizde özellikle sosyal mesafe kurallarını çok net biçimde uygulayacağız. Zaten bu sürecin başından bu yana ilgili kamu otoriteleri ile çok yakın temas halindeyiz. Bu süreçte de onların yönlendirmeleri doğrultusunda, her türlü önlemi alacağımızdan herkesin emin olmasını istiyoruz. Evet, bu sınav çok önemli, ama her şeyden önemlisi çocuklarımızın sağlığı. Tüm kamuoyuna çağrımız, lütfen çevrelerindeki 4. sınıfta okuyan, ebeveyn kaybı yaşayan, maddi olanakları yetersiz çocuklarımızı Darüşşafaka Sınavı’na girmelerine vesile olsunlar. Böylelikle bir çocuğumuzun eğitimle değişecek yaşamöyküsünün başlangıcı olabilirler.
- Yeni başlayacaklar için uyum programı gene olacak mı?
Aslında şu an için yeni öğretim yılıyla ilgili çok net kararlar almadık. Ama oryantasyon süreci bizler için çok kıymetli. Bu süreçte, okula girmeye hak kazanan öğrencilerimiz üç gün boyunca aileleriyle birlikte kampusumuzda kalıyor, okulu geziyor, bir anlamda bu süreci hep birlikte deneyimliyorlar.
Yaşayanlar iyi bilir; yatılı okula alışmak ne olursa olsun, okul onları ne kadar sıcak karşılarsa karşılasın biraz zordur. Özellikle gelen çocuklarımızın 10 yaşında olduğunu düşündüğümüzde bunun önemi daha da anlaşılıyor. Ben eski bir Darüşşafaka öğrencisi olarak bu sürecin çok değerli ve çocuklarımız için de çok faydalı olduğunu düşünüyorum. Ama gerçekten olağanüstü günlerden geçiyoruz ve oryantasyon dönemi gelince de bunu çocuklarımızın ve ailelerinin sağlığını merkeze alıp yeniden değerlendireceğiz tabii ki.
- Salgın devam ederse yeni öğretim yılında nasıl önlemler alınacak?
Bu salgın sürecini gerçekten eğitim alanında en fazla ciddiye alan kurumlardan biriyiz. Bunun da aslında en büyük sebebi bizim okulumuzun yüzde 100 yatılı olması. Sınıf kapasiteleriyle oynayabilir, toplu alanlarda sosyal mesafe kurallarını işletebilir ya da tüm öğrencilere derslerde maske taktırabilirsiniz. Ama iş yatakhaneye geldiğinde zorluk çok artıyor gerçekten. Bu alanlarda önlemleri yüzde 100 verimlilikle uygulamanız çok zor.
Dolayısıyla gelecek yıl için A, B, C, D senaryolarımızı hazırladık. Hepsinin artılarını, eksilerini masaya yatırıyoruz. Bunu yaparken de ilgili kamu otoritelerinin de görüşlerini alıyoruz. Zaten nihai noktada da onların onayıyla bu süreci yöneteceğiz.
BÜYÜK BİR AİLEYİZ
- Bu süreçte öğrencilerin ruh sağlığı ile ilgili neler yapılıyor?
Darüşşafaka olarak bizim o kadar büyük bir sorumluluğumuz var ki. Yani bir yandan hamiyetperver milletimizden aldığımız kaynaklarla, hayata 1-0 geride başlayan çocuklarımıza eşitlikçi, kaliteli, çağdaş bir eğitim sunmaya çalışıyor, bir yandan da onların her türlü sorunuyla ilgileniyoruz. Onlar bizim meşhur yeşil kapımızdan geçip, “şefkat yuvası”na adım attıktan itibaren Darüşşafaka ailesinin bir parçası oluyorlar. Ve büyük bir aile olarak onların her türlü problemiyle yakından ilgileniyoruz. Bu dönem tabii onlar için de çok yeni, alışılmışın dışında bir dönem. Ama tüm yöneticilerimizin eli öğrencilerimizin üzerinde. Sürekli iletişim halindeler. İsteyen öğrencilerimize rehberlik servisi tarafından psikolojik danışmanlık hizmeti veriliyor. Ama açık söylemek gerekirse bu dönemde onları psikolojik olarak zorlayan vakalarla da karşılaşmadık.