Da Vinci’nin büyüsü

Rönesansın en ünlü ve yönlü sanatçısı Leonarda da Vinci’nin gelecek yıl 500. ölüm yıldönümü. Hollanda’nın Amsterdam Schiphol Havalimanı’ndan çıktıktan hemen sonra reklam panolarında Da Vinci sergisinin afişleri dikkatimi çekiyor, istikamet ise Teylers Müzesi.

Elif Günsel/Hollanda

Müze, Amsterdam’a trenle 20 dakikalık mesafedeki Haarlem’de. Burası, kavisli su kanalları, ortaçağdan kalma binaları ve kaldırım taşlı yolları ile karakteristik bir Hollanda şehri. Pek de turistik değil, haliyle sakin... Da Vinci eskizlerininin, Teylers Müzesi’nde sergilenmesi bu keyifli bölgeyi bir kere daha ziyaret etmek için iyi bır fırsat diye düşünüyorum. Müze bugüne kadar Hollanda’da gerçekleştirilen en büyük Da Vinci sergisine 5 Ocak 2019’a kadar evsahipliği yapıyor.

Sanatın ve bilimin buluştuğu bir yer Teylers Müzesi. Kuruluşu, banker ve kumaş tüccarı Pieter Teyler’ın, varisi olmadan yaşamını yitirmesine uzanıyor. Teyler öldüğünde bilim, sanat ve doğa tarihinden oluşan birçok değerli kolleksiyon parçasını geride bırakıyor. Milyonlarca yıllık fosillerden eski paralara uzanan kolleksiyonun sergilendiği müze binası halıhazırda Hollanda’da korunması gereken 100 tarihi yapı listesinde.

Bir mekân düşünün ki; müzeye dönüştürülmeden önce üst katında yer alan laboratuarında, Nobel Fizik ödülü sahibi Hendrik Antoon Lorentz yıllarca çalışmalarını gerçekleştirmiş, hatta Albert Einstein müzede yer alan bilimsel eserleri hayranlıkla izlemiş.

Sanat ile bilimin buluşması

Da Vinci bir Rönesans dönemi dahisiydi... Sadece ressam, heykeltraş diye onu tanımlamak haliyle son derece yetersiz kalır. Da Vinci yaşadığı dönemin çok daha ötesinde fikirleri olan bir bilim insanı, mimar, mühendis, filozof, matematikçi, mucitti. Sergiyi gezerken, onun sanat ile bilimi birbirinden bağımsız düşünmediğine bir kez daha tanık oluyorsunuz. Bitmek tükenmek bilmez bir bilgi açlığına da... Yazarken, gözlemlerken, çizerken veya düşünürken devamlı aklını meşgul eden muhtelif sorulara cevap bulma arayışı. Gökyüzü neden mavi? Kuşlar nasıl uçar? Dağların zirvelerinde keşfedilen okyanus canlılarının kalıntılarını nasıl açıklarız? Peki Dünya, Ay’dan bakıldığında nasıl görünüyor? Da Vinci, çizimlerine konu ettiği karakterlerin duygularını, yüz ifadelerini müthiş bir ustalıkla eskizlerine yansıtan bir ressam. Tıpkı enigmatik (esrarengiz) Mona Lisa tablosunda olduğu gibi. Da Vinci’ye göre, “Yüzümüz, ruhumuzun aynası”. Kalemi, fırçası sayısız kere yaşlı kadınları, gözüpek askeri, güzel kızları, genç erkekleri, çirkin erkekleri, zalim kabadayıları, grotesk ve ucube figürleri çizmiş.

Leornardo’nun yüz anatomisi üzerinde yaptığı sayısız bilimsel çalışma, hâlâ gizemi tam çözülemeyen Mona Lisa tablosunda ve Son Yemek adlı dramatik duvar resminde hayat buluyor. Sanatçının günümüze kadar ulaşan elyazmalarından bazıları, müzenin bilimsel buluşların sergilendiği özel bölümünde ziyaretçilerle buluşuyor. Leonardo’nun sanatını geliştirmek dış dünyayı devamlı gözlemlemesi, doğadan ilham alması ve insanın uçabilecegine inanması, kuşların kanat düzeneğini inceleyip çizimlediği ilk uçak eskizleri de bu bölümde görülmesi gerekenlerden.

Belki de sergiyi izlemeye gelen herkesin ortak düşüncesini büyük dehanın biyografisini yazan Walter Isaacson dile getiriyor. ‘’Eğer Leonardo Teylers Müzesi’ne gelseydi, sanatın ve bilimin buluştuğu bu tapınakta kendisini cennette hissederdi."