‘Cumhuriyet’e bedel ödetenler tarihin çöp sepetinde’
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Dündar ve Gül’ün tutuklanmasına sert tepki gösterdi ve ‘Cumhuriyet hep bedel ödedi ama hep var oldu’ dedi...
cumhuriyet.com.trCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Meclis’teki grup toplantısında, Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutuklanmaları konusuna da değindi. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun “Soru soran gazeteci rahatlıkla evine gidebiliyorsa basın özgürdür. Basın özgürlüğü benim kırmızı çizgimdir” sözlerini anımsatan Kılıçdaroğlu, “Yazı yazan, haber yapan gazeteci hapishaneye gidiyorsa o ülkede basın özgür müdür, değil midir? Haber yaptı diye eğer gazeteciyi hapse gönderirseniz kırmızı çizgi lafta kalmış olur” dedi. CHP lideri, şu mesajları verdi:
* Gazeteci gerektiğinde hükümetlerle savaşır: Gazeteci kimdir’ diye şöyle bir baktım; bir yazıda, “gerektiğinde hükümetlere ve güç odaklarına karşı savaşı göze alan insan gazetecidir” der. Neden gerektiğinde? Hükümet baskı yapar, “yazma” derse mücadele edecektir. Bazı güç odakları rahatsız olacak diye haber sansürlenirse ona karşı da savaşacaktır.
* Dikta yönetimine benzer: Medya özgür değil, dikta yönetimlerine benzer bir kuşatma içinde. Dikta yönetimleri, havuz medyası oluştururlar, halka doğru bilgi değil, güçlerin istediği bilgiyi istediği dozda veren medya isterler. Objektif yayın yapan bağımsız medyayı baskı altına alırlar, doğru haber yazmasın, beyler rahatsız olmasın, birileri ürkmesin diye. “Ya benim dediğimi yapacaksın ya yaşatmayacağım” der. Ondan sonra çıkıp, “Türkiye’de demokrasi var” diyorsunuz? Hangi demokrasi?
* Silivri zindanı: İki gazeteci arkadaşımız, MİT TIR’ları ile ilgili haber yaptı diye Silivri zindanlarında bekliyorlar, tecritteler. Bu haberler yüzde 100 doğruydu. Doğru haber yazıyorsunuz, kamuoyunu bilgilendiriyorsunuz, iktidarın yalanlarını dünyaya duyuruyorsunuz, “yalanlarımı neden duyurdun” diye ceza veriliyor. Bu mudur demokrasi, bu mudur medya özgürlüğü? Dedim ya darbe anayasası...
* Bedel ödeyen gazete: Cumhuriyet gazetesi her dönemde doğruları yazmakta kararlılıkla devam etmiştir. Her baskıcı dönemde de bedel ödeyen gazete vardır, o da Cumhuriyet’tir. Cumhuriyet hep bedel ödedi ama hep var oldu. O diktatörlerin, baskıcı yönetimlerin hepsi gitti, tarihin çöp sepetinde onlar.
Bakanlık ‘tecrit yok’ diyor! Adalet Bakanlığı, Can Dündar ve Erdem Gül’e Silivri Cezaevi’nde tecrit uygulanmadığını iddia etti. Yazılı açıklamada şöyle denildi: “Tutuklu Can Dündar avukatlarıyla 34, milletvekilleriyle 23, ailesiyle 2 olmak üzere 59 kez ziyaretçileriyle 36 saat 23 dakika açık görüşme gerçekleştirmiştir. Erdem Gül avukatlarıyla 27, milletvekilleriyle 24 kez açık ziyaret, ailesiyle 6 kez kapalı ziyaret olmak üzere toplam 57 kez ziyaretçileriyle 33 saat 23 dakika görüşme gerçekleştirmiştir. Mevzuatımızda tecrit uygulaması yer almamaktadır.” CHP’li Mustafa Balbay da, Can Dündar ve Erdem Gül’e uygulanan tecridin “hapis içinde hapis” olduğunu belirterek, “Aynı koğuşta kalmaları mevcut yasa ve yönetmeliklere göre haklarıdır. Özgürlüğü elinden alınmış iki gazetecinin birbiriyle görüşme hakkının engellenmesi, kişilere özel insanlık dışı bir uygulamadır.” |