Çözüm süreciyle ilgili önemli açıklama

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Çözüm sürecinin ikinci aşamasının ilk resmi müzakeresini hükümetle gerçekleştirdik. Hükümet hazırlıkları olduğunu söylüyor. Önümüzdeki hafta kamuoyuna açıklayabilirler” dedi.

cumhuriyet.com.tr

DHA'nın haberine göre; Diyarbakır'da bulunan BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP Gençlik Meclislerinin kurulması ve ilanı ile ilgili toplantıya katıldı. Burada konuşan Demirtaş, özeklikle demokratik çözüm ve çözüm sürecinin devam ettiği ve Abdullah Öcalan ile devletin müzakereler yaptığı bu dönemde, Gençlik meclisinin toplumsal sorunların çözümünde devletten beklenti içinde olmadan kendi çözüm modellerini üreterek bir kampanya başlatmasının çok önemli olduğunu söyledi. Hükümetin bu tür faaliyetleri engelleyeceğini bildiğini söyleyen Demirtaş, "Bütün siyasi soykırım operasyonlarında gençlik hedeflendi. Bundan sonra Hükümetin partimizin bütün çalışmalarına ve organlarına yönelik demokratik bir tutum takınmasını istiyoruz. Arkadaşlarımız meşruiyet temelinde çalışma yürütecektir" dedi.

Çözüm süreci ve Hükümet ile yaptıkları son görüşmeyi de değerlendiren BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, şöyle dedi:

"Hükümet ile yaptığımız son görüşme resmi bir görüşmeydi ve özellikle bu sürecin ikinci aşamasında neler yapılabileceğine yaptığımız ilk müzakere tarzı bir görüşmeydi. Hükümetin şu ana kadar yaptığımız resmi görüşmeler ve arkadaşlarımızın daha önce gerçekleştirdiği görüşmelerden ortaya çıkardığımız sonuç, bizim açımızdan çok büyük umutlar ortaya çıkaracak ciddi görüşmeler değildi. Zaten pratikte hükümetin uygulamaları gözle görülüyor. Ama görüşmelerde henüz somut bir aşama kat edilmiş değil. Son yaptığımız görüşmede de, somut bir aşama kat etme durumuna gelmedik maalesef. Ama, bu sürecin tıkandığı ve ilerlemediği anlamına gelmiyor. Görüşmeler sürüyor, İmralı da devlet, sayın Öcalan görüşmeleri sürüyor. Biz de hükümet ile görüşmelerimizi sürdüreceğiz. Bizim beklentimiz birinci aşamada Kürt tarafının ciddiyetle sorumluluklarına yaklaştığı gibi, ikinci aşamada da, hükümetin kendi sorumluluklarına ve görevlerine aynı ciddiyetle yaklaşmasıdır. Bunun olup olmayacağını kısa süre içerisinde göreceğiz. Hep birlikte buna tanıklık edeceğiz. Hükümet bir takım hazırlıklar içerisinde olduğunu ifade ediyor ama, bu hazırlıkların ne olduğu başlıkları, kapsamı, her halde Parlamentoya sunulduktan veya kamuoyuna açıklandıktan sonra hep birlikte bizler de göreceğiz."

BDP lideri Demirtaş, Hükümete sundukları değişiklik teklifinde demokratikleşme paketinde, TMK'nın kaldırılması, uzun tutukluluklarının kaldırılması, ifade özgürlüğü, gösteri hakkının genişletilmesi, basın üzerindeki baskının kaldırılması, seçim barajının kaldırılması veya indirilmesi, hazine yardımının bütün partilere verilmesi, Cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmesi ve benzeri bir dizi demokratikleşme yol temizliği denilebilecek öneriler yer aldığını ifade etti. Demirtaş, "Buna karşılık henüz Hükümetten somut bir çalışma görmüş değiliz. Bu görmeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Ama, kapsamının ne olacağı, bizleri tatmin edip etmeyeceği, Türkiye kamuoyunun genelde demokratikleşme ile ilgili beklentisini karşılayıp karşılamayacağını da kendileri açıkladıktan sonra ancak anlayabiliriz. Bizim beklentimiz Meclis tatile girmeden bunlar meclise gelsin. Kendileri her halde önümüzdeki hafta çalışmalarını tamamlayacaklar. Kamuoyuna açıklarlar, Parlamentoyu getirip getirmezler bunu bilemiyorum, Çünkü Parlamentonun çalışma takvimi henüz belirlenmemiş. Ama bizce parlamento kapanmadan teklif parlamentoyu sunulmalıdır" dedi.

Çözüm süreci görüşmelerinden çekileceklerini hiç bir zaman söylemediklerini de vurgulayan BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Müzakereleri sonuçta sayın Öcalan inisiyatifi ve iradesi ile başlattı. Eğer müzakereleri kesecekse kendisi İmralı'da keser. Dolayısıyla kendisi bu müzakereleri sürdürdüğü müddetçe biz müzakerelere destek oluruz, içinde oluruz, güç veririz. Bizim belirttiğimiz husus şuydu. Yani Hükümet İmralı'ya gidiş geliş konusunda hukuk dışı ve sürecin ruhuna aykırı bir şekilde emrivaki bir tutum içerisinde olmaya devam ederse biz gidiş-geliş durumumuzu gözden geçiririz dedik. Bundan çekiliriz, süreç tıkanır anlamında ifade etmedik. Düzenli bir şekilde artık avukatlarının, ailesinin, siyasi heyetlerin artık İmralı'ya gidip sayın Öcalan ile görüşmelerini bekliyoruz. Bu sorunun çözülmüş olduğunu biz kabul ediyoruz. Ondan sonraki aşamalarda pratikleşecek mi pratikleşmeyecek mi hep birlikte göreceğiz. BDP heyeti olarak hafta sonu veya hafta başında İmralı'ya gidebiliriz" dedi.

KCK davalarındaki tutukluların serbest bırakılmaması konusunda ise Demirtaş şöyle konuştu:

"Demokratik siyaset işleyecekse eğer, PKK gerillaları silahı devre dışına bırakmak için sınır dışına çıkıyorlarsa içeride siyasetçilerin siyaset yapıyor olmalarından kaynaklı tutukluluklarının hiçbir anlamı yoktur. Sürecin ruhuna terstir. Bu bizim bir dayatmamız ve olmaz ise olmazımızdan öte sürecin olmaz ise olmazıdır. Başbakan sürecin başında 'silahlar susun fikirler konuşsun' diyordu. Şimdi silahlar susmuş ise, siyasetçiler de içeride tutukla kalmaya devam edecekse bunun adına bir çözüm süreci falan denemez. Bu nedenle arkadaşlarımızın tahliye olması, hem demokratik siyasetin ve demokratik çözüm sürecinin bir gereğidir. Hem de yasanın hukukun bir gereğidir. Arkadaşlarımız infazlarını bitirdiler, 4 yılları bitti. Tutuklu olanlar ceza alsa dahi devlet şu anda onlara borçludur. Biz bu rezaleti anlatmaya çalışıyoruz. Madem çözüm süreci bir devlet politikası, bu mahkemeler bu devletin mahkemeleri değil mi? Başka ülkenin mahkemeleri mi ? Bunlar çözüm sürecine karşılar mı, karşılarsa HSYK'nın bunlar hakkında derhal soruşturma açması gerekir. Çünkü şu anda Diyarbakır ve Silivri'deki hakimler kanun dışı davranıyorlar, suç işleyen mahkemelere dönüşmüş durumdalar. İnsanların tahliye zamanı gelmiş geçmiş rehin gibi ellerinde tutuyorlar. Kanun onlara bu yetkili vermiyor. Arkadaşlarımız içerideyken biz demokratik siyaset sürecinden söz edemeyiz. O nedenle o önemli bir parametredir, bekliyoruz, duruşma olmaksınız da tahliyeler olabilir."

Hükümetin adım atmaması ya da süreci zamana yayması konusunda BDP'nin ne yapacağı ile ilgili bir soru üzerine BDP lideri Demirtaş, "Halkımız bu haftadan itibaren alanlara ve meydanlara çıkacaktır. Karakol ve baraj inşası ve koruculuk sisteminin genişletilmesinin halkta büyük bir öfke yarattığını biliyoruz. Halkımız bunlara karşı bu haftadan itibaren kitlesel eylem ve etkinlikler yapacaktır. Hükümet eğer ikinci aşama ile ilgili somut adım atmaz ve işi yavaşlatmaya götürürse biz de elimizdeki bütün demokratik imkanları kullanarak parlamentodan, sokaklara, meydanlara, alanlara kadar her yerde tepkimizi en güçlü bir şekilde dile getiririz ve hükümeti barışçıl adım atmaya zorlarız. Bu BDP olarak bizim ortaya koyacağımız tavırdır" dedi.

Akil insanlar komisyonlarının başkanları ile yaptıkları toplantıyı da değerlendiren BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Akil insanlar komisyon başkanları ile sizlerle paylaştığımız gelişmeleri ve kaygıları konuştuk. Akil insanlar komisyonları raporlarını tamamlayıp Hükümete sunduktan sonra görevleri bitiyor. Ama biz şu ana kadar yürüttükleri çerçevede olmasa bile daha az sayıda ama niteliği daha yüksek bir şekilde görevlerini sürdürmelerini istiyoruz. Başka bir formata bürünerek çalışmalarını sürdürmeleri halinde biz destek olacağımızı söyledik. Bunun süreç açısından bir ihtiyaç olduğunu söyledik. Kendileri de bunu değerlendireceklerini söylediler" diye konuştu.