Çin'in tepkisi dinmiyor

Çin'in ABD Başkanı Barack Obama'nın Tibet'in sürgündeki ruhani lideri Dalay Lama ile görüşmesine yönelik tepkisi sürüyor.

cumhuriyet.com.tr

Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi'nin yayın organı ve ülkenin en büyük gazetesi olan Halkın Günlüğü'nün yorumunda, söz konusu görüşmenin "ABD'nin büyük güç konumunu sarstığı" savunuldu. Yorumda, hafta sonu yapılan görüşme için "pragmatizmin ahlaksız hilesi" ifadesi kullanıldı.

Obama'nın, "Çin'e karşı ayrılıkçı faaliyetlerde bulunan bir siyasi sürgünle" görüşmesinin Çin'in içişlerine "kaba bir müdahale" olduğu savunulan yorumda, Çin'in bu görüşmeye karşı çıkarak temel çıkarlarını koruduğu gibi uluslararası ilişkilerin temel bir ilkesi olan diğer ülkelerin içişlerine karışmama ilkesine de saygı gösterdiği ileri sürüldü.
Yorumda, Tibet'in barışçı kurtuluşu ve demokratik reformun, Amerika'daki siyah kölelerin kurtuluşu, Avrupa'da köleliğin kaldırılması ve Güney Afrika'da apartheid sisteminin sona ermesine benzer öneme sahip başlıca tarihi olaylardan biri olduğu savunuldu.
Dalay Lama'nın "hoş gülüşüne" ve Nobel ödülü sahibi olmasına "aldanan" Amerikan medyasının ve yetkililerinin bilgi ve etiğinin sorgulanması gerektiği öne sürülen yorumda, Dalay Lama'nın yönetimindeki eski Tibet'te 1950'lere kadar feodal kölelik sisteminin kaldırılmadığı aktarıldı.

Amerikan pragmatistlerinin bu görüşmeyi siyasi araç olarak kullanarak, Tibet'te sağlanan büyük gelişmeyi görmezden geldiği kaydedilen yorumda, ABD'nin Çin ile ilişkilerini kendi iç politikasına göre ele almasının adil olmadığı ve bunun ikili ilişkilerin istikrarına katkı yapmadığı belirtilerek, Washington yönetiminden Pekin'e karşı stratejik ortak olarak "samimi" tutum alması istendi.

"Çinlilerin gündeminden çıktı"

İngilizce yayımlanan Global Times gazetesinin yorumunda ise Obama'nın bu görüşmesine Çin toplumunun fazla ilgi göstermediği ve Dalay Lama'nın sıradan Çinlilerin gündemin çıkan bir konu olduğu görüşü ifade edildi.

Çinlilerin, Amerikalı yetkililerin Dalay Lama ile ülke içindeki Çin karşıtı güçlerin gönlünü almak veya Çin'e karşı başka alanlarda duydukları memnuniyetsizliği hissettirmek için görüştüklerini düşündüğü belirtilen yorumda, sıradan Çinlilerin son aylarda dışarıdan gelen tepkileri daha sakin karşıladığı kaydedildi. Yorumda, çok sayıda Çinli uzmanın yabancı politikacıların bu tür "provokasyonlarına" en iyi cevabın bu eylemleri dikkate almamak olduğu görüşünü savunduğu aktarılarak, "soğukkanlılığın güvenden kaynaklandığı" vurgulandı.

Dalay Lama'nın ABD tarafından kullanılan bir kart olduğu ileri sürülen yorumda, Tibet'te istikrar oldukça bu kartın etkisini kaybedeceği savunuldu. Yorumda, Tibet ve Sincan bölgelerinde istikrar korundukça Dalay Lama ve Rabiya Kadir gibi "sürgündeki ayrılıkçıların" marjinalleşeceği iddia edildi.

Yorumun sonunda, Dalay Lama üzerinden yürütülen tartışmalara en doğru cevabın tarih tarafından verileceği ifade edilerek, "Tibet'i karanlık günlerinde yöneten bir lider Batı tarafından aziz ilan edildi ve özel konuk olarak ağırlandı. Amaç, Çin'i provoke etmek" dendi.