Çiçek'e hakaret davasında beraat

TRT Haber Dairesi Başkan Yardımcısı Erol Yüksel, TRT-2'de, 10 Aralık 2009'da yayımlanan haber bülteninde, Deniz Piyade Kurmay Kıdemli Albay Dursun Çiçek'e hakaret edildiği iddiasıyla yargılandığı davada beraat etti.

cumhuriyet.com.tr

Ankara 10. Sulh Ceza Mahkemesindeki duruşmayasanık Yüksel ve avukatı Adnan Şeker ile Çiçek'in avukatı İrem Çiçek katıldı.

Avukat Çiçek, müvekkilinin, sanık Yüksel tarafından Reşadiye saldırısının sorumlusu olarak değerlendirildiğini ve buna göre yayın yapıldığını savunarak, ''Her ne kadar yayında buna işaret edilmediği söylenilmekte ise de müvekkilim ile 7 askerimizin şehit edildiği haberi arasında açıkça bir ilişki kurulmuştur. Sanığın bundan önceki savunmalarının kabul edilebilir bir yanı bulunmamaktadır. Kamuoyunda ismi geçen her Tokatlı kişinin bu haberin içinde yer alması da düşünülemez'' dedi. Çiçek, sanık Yüksel'in cezalandırılmasını talep etti.

Sanık Erol Yüksel ise 20 yıldır basın hayatı içinde bulunduğunu ve birçok yayının icrasında da bulunduğunu belirterek, dava konusu haberin, avukat Çiçek'in beyanı doğrultusunda yayın yapılıp yapılmadığı hususunda yeniden izlenilmesini istedi.

''Haber gerçekten hakaret içeriyor ise bugün basında yer alan bütün haberlerin hakaret olarak değerlendirilmesi gerektiğini'' öne süren Yüksel, savunmasına şöyle devam etti:

''Haberin başında zaten 7 askerin şehit edilmesi ile ilgili olarak PKK'nın bu olayı üstlendiği yayınlanmıştır. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve İçişleri Bakanı'nın olaya ilişkin beyanları vardır. Olayın yeri ve zamanlamasının çok dikkat çekici olduğu yönünde beyanlar vardır. Biz de bu haber içinde olay yerinin neresi olduğunu mercek altına aldık ve Ergenekon iddianamesinden alıntılar yaparak haberimizi gerçekleştirdik. Hakaret kastımız bulunmamaktadır. Haberin sonunda 'öte yandan Dursun Çiçek'in Reşadiyeli olması dikkat çekicidir' şeklinde yayın söz konusudur. O dönemde çok tartışılan bir şahıs olması nedeni ve kamuoyuna mal olması da değerlendirilerek, hatta Dursun Çiçek'in memleketinde böyle bir şeyin olması kendisini yıpratmak için midir şeklinde basında bir haber olduğu için biz de o yorumlara dayanarak yayın yaptık. Atılı suçlamayı bu nedenle kabul etmiyorum.''

Sanık Yüksel'in avukatı Adnan Şeker de müvekkilinin savunmasında bahsi geçen hususların değerlendirilmesi için soruşturmanın genişletilmesini talep etti.

Hakim Sibel Luş, ara kararında, sanık avukatının delil toplanması isteminin, davaya yenilik getirmeyeceği gerekçesiyle reddini kararlaştırarak, duruşmaya devam etti.

Son sözü sorulan sanık Yüksel, atılı suçu işlemediğini ileri sürerek, ''Bir insanın memleketinin Reşadiyeli olmasının söylenmesi hakaret içermez. Suçsuzum, beraatımı istiyorum'' diye konuştu.

Hakim Luş, atılı suçun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle sanık Yüksel'in beraatına karar verdi.
İddianamede, TRT-2'de 10 Aralık 2009'da, Reşadiye'de 7 askerin şehit olduğu saldırıya ilişkin haberin devamında müşteki Deniz Kurmay Kıdemli Albay Dursun Çiçek'in isminin zikredilmesiyle, Çiçek'e hakaret edildiği savunularak, sanık Yüksel'in 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyordu.