Çiçek: Bulanık havayı sevenler var

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, TBMM Mustafa Necati Kültürevi'nde, ''Yeni Van, Yeniden Van'' fotoğraf sergisinin açılışının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Çiçek, Paris'te öldürülen 3 kadının cenazelerinin Türkiye geleceğinin ve uyarılar yapıldığının hatırlatılması üzerine, bu uyarılara kendisinin de katıldığını belirtti.

Fransa'da, hukuki tabiriyle tasarlanarak işlenmiş bir cinayet olduğuna dikkati çeken Çiçek, ''Fransa'dan bu işin perde arkasını, cinayeti işleyen ya da işletenleri bütün bağlantılarıyla beraber bir an evvel ortaya çıkarılmasını arzu ediyoruz, bekliyoruz ve bunu da talep ediyoruz. Çünkü cinayet tüm yönleriyle aydınlatılmadığı takdirde konu değişik yorumlara, suçlamalara, değerlendirmelere konu oluyor. Bu ise beraberinde yeni sıkıntılar çıkarır. Çünkü bulanık havayı sevenler var. Onun için bir an evvel bu cinayetin tüm yönleriyle aydınlatılması bizim en büyük talebimizdir ve beklentimizdir'' değerlendirmesinde bulundu.

Çiçek, Avrupa'nın terörle mücadele konusunda Türkiye ile yeterince işbirliği yapmadığını belirterek, ''Hiç olmazsa bu işin arka planının ortaya çıkarılmasında iş birliği yapmaları gerekir. Bu bizim beklentimizdir'' diye konuştu.

Cenazelerin Türkiye'ye getirildiği takdirde ''herkesin olabildiğince sabırlı, işi kolaylaştırıcı, yeni acılara, yeni sıkıntılara, yeni ithamlara, yeni suçlamalara imkan vermeyecek şekilde toplumun huzurunu bozmayacak tarzda bu işlerin gerçekleşmesi'' gerektiğine işaret Çiçek, bu yönde yapılan çağrıları kendisinin de desteklediğini ve doğru olanın da bu olduğunu söyledi.

Bir gazetecinin müzakere süreciyle ilgili sorusuna Çiçek, konuyla ilgili zaman zaman açıklamalar yapıldığını, kendisinin de bu konuyla ilgili bir değerlendirmede bulunduğunu anımsattı. TBMM Başkanı Çiçek, şunları kaydetti: ''Terör sorunu Türkiye'nin sorunudur. Bunu biz çözeceğiz. Bu işi başkasına havale edemeyiz. Bu işi daha fazla da geciktiremeyiz. Bu iş geciktikçe bu iş dallanıp budaklandıkça yeni acılara kaynak teşkil ediyor. Onun için bu yöndeki çabaları soğukkanlı bir şekilde takip etmek, sabırla takip etmek ve bu işin hap cinsinden çözümünün olmadığını da bilmek lazım. Bu uzun ince bir yol, sıkıntılı bir yol. Bu işin çözülmesini isteyen kadar istemeyen de birçok çevrenin olduğunu 30-35 yıllık süreçte görmüş olmamız lazım gelir. Onun için meseleyi bu şekilde değerlendirip götürmekte fayda vardır.''