CHP'li Özel: Parlamenter sistemin Hitler doğurmasına izin vermeyeceğiz

Meclis'te basın toplantısı düzenleyen CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Parlamentoda bu dönem 934 kanun ve tasarı teklifinin Meclise gönderildiğini ifade etti. Meclis'te 550 milletvekilinin yasamayla ilgili bir şevkleri olduğunu belirten Özel, bu tekliflerin 29 tanesine sıra sayısı verildiğini ve komisyondan geçtiğini kaydetti. Bu tekliflerin 26 tanesinin uluslararası anlaşmalar, 3 tanesinin de kanun olduğunu anlatan Özel, kanunların Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşüldüğünü söyledi.

Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülen son torba yasayı gösteren Özel, bazı maddelerin görüşülmesinin ihtisas komisyonunda olması gerektiğini vurguladı. Meclis Başkanlığının bu teklifleri ya geri göndermesi ya da 5 ayrı komisyonu görevlendirmesi gerektiğini ifade eden Özel, ancak asıl komisyon olarak Plan ve Bütçe Komisyonu ile 5 tali komisyona gönderildiğini belirtti.

"3 bin albayın emekli edilmesini öngören teklif ve bin euro ile bedelli askerlik yapılmasını, Milli Savunma Komisyonu'nda görüşmeyeceksiniz de nerede görüşeceksiniz?" diye soran Özel, Meclis Başkanı eliyle 550 milletvekilinin uzmanlık alanları ve deneyimlerinin kendileri için önemli olmadığının söylendiğini aktardı.

"Sarayın talebi, turkuaz halılarla yol döşeme niyetinde olan Meclis Başkanı'nın yaklaşımı, yönlendirmesi, komisyon başkanlarının asker gibi görev yapmasıyla sistem çalışmıyor demenin 'bir başka sistem arayışına girelim' demekten başka bir şey demek değildir." diyen Özel, başkanlık seçimi dışında Mecliste uzmanlık komisyonlarının çağrılmadığına dikkat çekti.

Meclis Başkanının mektuplarına hazır olduklarını ve okuyacaklarını dile getiren Özel, CHP'nin darbe anayasasını değiştirmeye hazır olduğunu ifade etti. "Fiilen Parlamentoyu işlevsiz hale getirip bu duruma uygun anayasa ve iç tüzük yapalım diyenlere; Parlamento sisteminin güçlendirilmesi, tıkanan damarların açılmasını, değersizleştirmeye çalıştıkları milletvekillerinin, Parlamentonun saray ve iktidar tarafından itibarsızlığını giderecek her türlü iç tüzük değişikliğini, özgürlükçü alanı genişletecek darba anayasasından kurtulacak her türlü masaya büyük bir gayretle otururuz." diyen Özel, ama kimsenin kendi planına Parlamentoyu alet etmemesini istedi.

Herkesi AK Parti tarafından yapılan bu darbeye karşı direnmeye çağıran Özel, "Parlamenter sisteme darbe yapılmaktadır. Ülkede bir sistem tartışması açılmak isteniyor. Bu oyuna gelmeyeceğiz." diye konuştu. Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Özel, Türk tipi başkanlık modeliyle ilgili "Meclis çatısı altında herşeyin konuşulabileceğini ama ilk 4 madde için tavizlerinin olmadığını söyledi. Eğer bu masadan kaçmayacaklarsa biz varız. Geçen dönem başkanlık inadı masayı dağıttı. Baştan tıkamaya çalıştıkları masayı, şeklen yapmaya çalışıyorlar. Yapılmaya çalışılan darbenin Türk tipi, başka bir tipi bizi ilgilendirmez." şeklinde konuştu.

Kurulacak Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun iradesine saygılı olmak gerektiğinin altını çizen Özel, ilk günden ipotek koymak istemediklerini belirtti. "İki model hazırlanıp milletin önüne götürülür dendiğinde; komisyon sanki başkanlığı konuşur algısı oluşturmaya çalışılıyor." diyen Özel, CHP'nin 5 kırmızı çizgisi olduğunu, bunların Anayasanın ilk 4 maddesi ile Parlamenter Sistem olduğunu vurguladı.

"Parlamenter sistemin bir Hitler doğurmasına izin vermeyeceğiz. Bugün Türkiye'de Parlamenter sistemin Hitler doğurmasına karşıyız, buna izin vermeyeceğiz." diyen Özel, komisyonun çalışma süresiyle ilgili ise "Turşu değil anayasa yapacağız. 90 gün, 60 gün turşu için uygun olabilir ama anayasa için yetmez. AKP'nin üretim baskıları, iş cinayetlerine neden oluyor. Burda da böye bir üretim baskısı hukuk cinayetine neden olur." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye-İran ilişkileriyle ilgili bir soruya da Özel, İran ilişkilerinin geldiği noktayı görmek açısından yaşanılanların önemli olduğunu ama kendilerinin dış politikanın yanlışlarını söylemeye devam edeceklerini kaydetti. Yaşanılanları da Özel, "Türkiye'nin gelecekteki adımları ve karşılaşacağı sorunları düşünmeden, komşuların iç işlerine karışma politikasıdır." diye özetledi.