CHP'den Şahin'e yanıt
CHP Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Suha Okay, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'in çağrısı üzerine oluşabilecek Anayasa değişikliği için bir uzlaşma komisyonuna üye vereceklerini açıkladı.
cumhuriyet.com.trCHP Merkez Yönetim Kurulu, (MYK) Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı. Parti sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Suha Okay, toplantının ardından bir basın toplantısı düzenledi. MYK toplantısında CHP'nin yeni Kürt raporunu hazırlayacak olan komitenin Elazığ ve Tunceli'ye yaptıkları ziyaretlerin değerlendirildiğini, komisyon üyelerinin gözlemlerini dikkatle dinlendiğini anlatan Okay, CHP'nin, Türkiye'nin Güneydoğusunda yaşayanlarla Trakya'da yaşayanlarla ortak bir çözümde yer alabileceği asgari bir müşterek arayışını temel aldığını belirtti. Toplantıda CHP'nin Seçime Hazırlık Komisyonu'nun çalışmaları hakkında Kılıçdaroğlu'na bilgi verildiğini de aktaran Okay, referandum sürecine ilişkin kendilerine ilginç bilgiler geldiğini, Şanlıurfa'nın Viranşehir İlçesi'nin 34 köyünde tüm seçmenlerin oy kullandığını, hiç geçersiz oyun olmadığını ve bütün oyların "evet" çıktığını dile getirerek "İnsan merak ediyor, acaba o köyde o süreçte hiç mi vefat eden yok, hiç mi referandum günü o köyden ayrılan yok? Hiç mi bir başka yere çalışma giden yok? Ama çok enteresandır, bu ve buna benzer kimi örneklemeler var elimizde" diye konuştu. Okay, bununla ilgili CHP Grup Başkanvekillerinin, Meclis denetimi için çalışma yapacaklarını bildirdi.
"Komisyona üye veririz"
Okay, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'in uzlaşma komisyonu için partileri arayacağını açıklamasıyla ilgili ise şunları söyledi:
"MYK toplantısında Grup Başkanvekillerimiz de olduğu için onlara bir çağrı gelmedi. Ama bunu bir sitem anlamında söylemiyorum, muhtemelen toplantı halinde olduklarından iletilmemiştir. Eğer Sayın Meclis Başkanı CHP Grup Başkanvekillerine yeni bir Anayasa değişikliği için çağrı çıkarır, telefonla irtibatlanırsa, ki böyle bir açıklaması da var, CHP'nin Grup Başkanvekilleri bu çağrıya icabet edeceklerdir ve yeni Anayasa değişikliği için olası bir uzlaşma komisyonu gerçekleşir ise orada CHP adına mutlak anlamda üye vermeyi düşünüyoruz."
"Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın CHP'ye bir uyarısı yok"
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Okay, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın CHP'den tüzük değişikliğiyle ilgili bilgi istemesine ilişkin bir soru üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 22 Eylül tarihinde CHP'ye gönderdiği yazıda "Partinizin 22-23 Mayıs 2010 tarihli 33. Olağan Kurultayı'nda kabul edilen tüzük değişikliğini de içerir şekilde tüzüğünüzün tamamını 2820 sayılı Siyasi Partiler Yasası'nın 10. maddesi uyarınca partiniz sicil dosyasına konulmak üzere gönderilmesini rica ederim" dediğini belirtti. Okay, "Yani burada bir uyarı yok, bu yazınızı gönderin, sicil dosyanıza koyacağız deniliyor" dedi. 22-23 Mayıs'taki kurultayda bir tüzük değişikliği olmadığını, 2008 Aralık ayında yapılan tüzük değişikliğinin uygulamasının ertelendiği vurgulayan Okay, "Muhtemelen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı kimi basına da yansıyan iddialar üzerine 22-23 Mayıs'ta gerçekleşen kurultayda bir tüzük değişikliği olduğu intibaı ile böyle bir yazı göndermiş, kaldı ki öyle bir tüzük değişikliği olmadı. Ayrıca yazının ilgi tutulan yazısı da Genel Sekreterlik tarafından kurultay sonucunda organlara seçilen isimlerin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na bildirimiyle ilgilidir. Yani bu yazıda bir uyarı, bir ikaz yoktur" diye konuştu.
"AKP kendi içinde kafa karışıklığı yaşıyor"
Okay, tüzük değişikliği konusunda Kılıçdaroğlu'nun Brüksel'de bir açıklama yaptığını ve tüzük değişikliğinin gündemlerinde olmadığını belirttiğini anımsatarak "Bu düşüncesini değiştiren bir açıklama söz konusu değildir" dedi.
Okay, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın "Türkiye'de şu anda yaşadığımız toplumsal sorunların temelinde CHP'nin zamanındaki politikaları yatıyor" sözlerini de değerlendirirken "AKP kendi içerisinde kafa karışıklığından kurtulması lazım. Bundan 2-3 gün öncesine kadar da Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, 'Sorunların düğümünü CHP çözecek' demişti. Ve CHP'ye 'Sorunların düğümünü çözecek' diyen bir Başbakan Yardımcısı, 'Sorunun kaynağı' diyen bir İçişleri Bakanı. Hangi düşünceden hareketle bunu ifade ediyor, bunu ifade ediyor İçişleri Bakanı, bilemiyorum. Belki bulunduğu atmosferde siyasi polemik yapma ihtiyacını hissetmiştir" diye konuştu. CHP'nin terörün tırmandığı yıllarda tek başına iktidar olmadığını, ancak AKP'nin döneminde terörün durma noktasından tekrar tırmanışa geçtiğini dile getiren Okay, "Önce kendisine baksın Sayın Atalay" dedi.
"Mahalle baskısı Başbakan'ın itirafidır"
Okay, Başbakan Erdoğan'ın "Hangi taraftan olursa olsun, gelin mahalle baskısını çözelim" sözlerinin de AKP'deki "söylem tutarsızlığının" bir örneği olduğunu söyledi.
Okay, "Mahalle baskısının olmadığını ifade eden Başbakan, şimdi bir mahalle baskısından dem vurmaktadır. Sonuç itibariyle Sayın Başbakan'ın kimi beyanları itiraf boyutuna ulaşmaktadır. Yine Sayın Başbakan, 'Halk oylamasında hayır oyu veren yüzde 42'nin korku ve kaygılarını gidermeye çalışacağız' dedi. Her ne kadar korku terimi, kelimesi yer almadıysa da açıklaması böyleydi. Bir anlamda Sayın Başbakan bir korku toplumunu yarattıklarını da itiraf etmişti. Şimdi mahalle baskısından bahsediyorsa bu da Sayın Başbakan'ın bir itirafıdır" diye konuştu.
"Sorun Türkiye'nin sorunudur"
Okay, PKK'nin ateşkesi uzatmasına ilişkin ise "Kan dökülmemesi için, PKK terör örgütünün bu katliamlara son vermesi veya vereceğini ifade etmiş olması ve sonucu itibariyle de eğer katliamlar sona ererse bundan büyük mutluluk duyarız. Ama bu, PKK terör örgütünün bir biçimde kabul edilmesi anlamını taşımamalıdır. Sorun Türkiye'nin sorunudur, hep birlikte akan kanı durdurmakla yükümlüyüz, bu, siyaset kurumunun işidir" dedi.
"Birlikte değerlendirmek en doğrusu"
Okay, Demokratik Toplum Kongresi'nden (DTK) kendilerine bir randevu talebinin ulaşmadığını, Diyarbakır Baro Başkanı Emin Aktar ile görüşmesinde kendisinden DTK adına randevu istemediğini, kişisel olarak görüşme talebinde bulunduğunu belirtti.
Okay, "Sadece türban gündemli bir çalışma için AKP'yle masaya oturur musunuz?" sorusu üzerine de "Türkiye'nin birçok sorunu dile getiriliyor. Bir sorunun ötekisine ötelenmesi olmaz ama önemli olan nedir, toplumsal uzlaşmayı sağlamak. Eğer bir toplumsal mutabakat sağlayabileceksek sorunların hepsini bir araya getirip birlikte değerlendirmek en doğrusudur" diye konuştu.
"Suni gündem yaratma hevesi"
Okay, ABD Büyükelçiliği yetkililerinin referandum öncesi ve sonrası siyasi parti İl Başkanlıklarıyla yaptıkları görüşmeleri nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine "Kimi zaman yurt dışından siyasi parti genel merkezlerine de bu tür ziyaretler olur, bu tür değerlendirmede bulunmak isterler. Yani referandum öncesinde sonrasında daha önce de bu tür ziyaretler yapılıyor idi" dedi.
Okay, Kılıçdaroğlu ile eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile görüşmesinin MYK toplantısında gündeme gelmediğini ifade etti.
Tek tip askerlik konusunun da "AKP'nin suni gündem yaratma hevesi" olduğunu savunan Okay, ortada somut bir şey olmadan ortaya atılan iddialarla uğraşmayacaklarını dile getirdi.
Okay, tüzük değişikliği yürürlük tarihinin belli olmadığını belirtirken seçim sonrasında tüzüğün demokratikleşmesi için tüzük kurultayının yapılabileceğini ancak seçime kadar Kılıçdaroğlu'nun böyle bir düşüncesi olmadığını kaydetti.
"Kesici'ye başarılar dileriz"
Okay, İlhan Kesici'nin CHP'den istifasını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine ise Kesici'nin iradesine saygı duyduklarını kaydetti. Kesici'nin Kılıçdaroğlu'yla istifa etmeden önce görüşememesiyle ilgili olarak ise Okay, Kılıçdaroğlu'nun program yoğunluğu dolayısıyla görüşülmediğini belirtti. Okay, Kesici'ye bundan sonraki siyasi yaşamında başarılar diledi.