CHP’den Cumhuriyet açıklaması: Bu dava yargı için bir fırsat

CHP Adalet Kurultayı’nın ardından ilk MYK’sini topladı. Masaya yatırılan konular arasında CHP’nin kuruluş yıldönümü etkinlikleri ve kurultay değerlendirmesi vardı.

iklim öngel
<video:818124>

CHP MYK, Çanakkale’de gerçekleşen 4 günlük Adalet Kurultayı’nın ardından ilk toplantısını CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında yaptı. Toplantıda “adalet”in gündemden düşürülmemesi, il örgütlerinin yapacağı organizasyonlarla, etkinliklerin Adalet Kurultayı’ndaki benzer başlıklarla illerde devam etmesi gerektiği belirtildi. Toplantıda Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin Ocak ayında yapacağı olağan kongresine ilişkin olarak da “İç tartışmalar partiye zarar vermemeli. Tartışmalar büyütülmemeli” dediği öğrenildi. CHP MYK’nin Adalet Kurultayı’nın ardından ilk toplantısında, kurultay analizi yapıldı, bugün gerçekleşecek eğitim çalıştayı ve yeni müfredat, adli yıl açılışında yaşananlar ve partinin 9 Eylül’deki kuruluş yıldönümü etkinlik hazırlığı masaya yatırıldı. Edinilen bilgiye göre, Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde yapılacak kutlamanın yanı sıra düşük bir bütçeyle ulusal ve uluslararası televizyon kanallarına kısa bir film yaptırılması gündeme getirildi. 9 Eylül günü CHP Kılıçdaroğlu önderliğinde önce Anıtkabir’i ziyaret edecek, ardından da genel merkezde Parti Meclisi’nin (PM) olağan toplantısı gerçekleşecek. Anıtkabir ziyaretinin halka çağrı yapılarak, halkla birlikte gerçekleştirilmesi de öneriler arasında yer aldı. Adalet Kurultayı’nın konuşulduğu toplantıda kurultayda tartışılan tüm başlıkların il örgütlerince düzenlenecek organizasyonlarda devamının getirilmesi gerektiği görüşü öne çıktı. Ayrıca Adalet Kurultayı’nın yarattığı toplumsal algının ölçülmesi ve bundan sonra ne yapılması gerektiğine ilişkin bir yol haritası hazırlanması gerektiği belirtildi.

‘Tehlikeli süreç’ uyarısı

Ortadoğu ve Almanya kirizlerinin de ele alındığı toplantıda, Almanya’nın iktidar ve muhalefetiyle birlikte mutabık olduğu ortak konunun Tayyip Erdoğan karşıtlığı olduğu kaydedildi. Almanya’nın Avrupa’nın lokomotifi bir ülke olarak Türkiye’ye net tavır koymasıyla Türkiye’yi tehlikeli bir sürecin beklediği görüşü öne çıktı. Bu durumun Almanya’da yaşayan Türkleri de etkileyebileceğinin altının çizildiği toplantıda, CHP’nin Türkiye için belli adımlar atması gerektiği gündeme getirildi. Bu bağlamda Kılıçdaroğlu’nun da belli isimlerle telefon trafiğinin olması bekleniyor. Öte yandan Kılıçdardoğlu’nun okulların açılacağı hafta eğitimde fırsat eşitsizliğinden değişen müfredata kadar eğitimdeki her türlü sıkıntıyı dile getireceği bir basın toplantısı yapacağı öğrenildi.

Cumhuriyet davasına vurgu yaptı

MYK toplantısının ardından basının karşısına çıkan CHP Sözcüsü Tezcan, Cumhuriyet gazetesi davasının görüleceği pazartesi gününün, doğru karar vermek için bir fırsat olarak değerlendirilmesini ve tutukluların serbest bırakılmasını istedi.

Tezcan Yüksek Yargı'yı eleştirdi: Demeç değil, karar ver

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, MYK’nin ardından basın toplanlantısı düzenledi. Tezcan, pazartesi günü görülecek Cumhuriyet gazetesi davasında, arkadaşlarımız hakkında “tahliye beklediklerini” söyledi. Tezcan’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

-Ağzını kilitle: Bizim Adalet Kurultayımız iktidar çevrelerini rahatsız etti. Onları anlıyorum ama Danıştay Bakanı’nın rahatsız olması ilginç geldi. Bir Danıştay Başkanı düşünün ki ana muhalefet partisini siyasi hasım gibi karşısına alıyor. Danıştay Başkanı’nın açıklaması dahi bizatihi Türkiye’de yargının hangi noktada olduğunu gösterir. Başkanın geçmişte yargı bağımsızlığı adına hangi pozisyonlar aldığını biliyoruz. Bizim de bir çift sözümüz var, cübbede ilikleyecek ilik arayacağına ağzını kilitle ve yargıçlık görevini yap.

-Kadrajın dışı ne olacak: Adli yıl açılışında Yargıtay Başkanı’nın bir sözü önemliydi. ‘Yargıya güven olmazsa bağımsız ve tarafsız yargı olmaz.’ Doğru söylüyor, yargıya güven yüzde 30’un altına düşmüş. Yargıtay Başkanı’nın sorması gereken bir soru var, ‘Niye yargıya güven yok?’ Toplum mu haksız yoksa yargının başındakiler ve iktidardakiler mi? Cumhurbaşkanı’yla çay toplamaya giden yüksek yargıçların olduğu yargıya mı güvenecek? Hangi yargıya güvenecek, Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın Cumhurbaşkanı önünde baş eğdiği yargıya mı güvenecek? Sayın Başkan açıklama yapmış ‘kadraj oyunu’ diye. Kadrajın dışındakiler ne olacak. Kadrajın dışı var bir de. Kadrajın dışında, OHAL KHK’lerini denetlemem diyen bir AYM var. Kadrajın dışındakilerle içindekileri yanyana getirdiğimizde hukukun içler acısı tablosu ortaya çıkıyor.

-Pazartesi bir fırsat: Gazeteciliği suç sayma anlayışı devam ediyor. Bir başka örneği Cumhuriyet gazetesinde yaşanıyor, pazartesi günü duruşması var Cumhuriyet gazetesi yazarlarının. Beklentimiz, arzumuz yargının aktörlerinin akıllarını başlarına almasıdır. Pazartesi gününün bugüne kadar ki kötü tecrübeden dönüş için en azından bir fırsat olmasını temenni ediyoruz. Pazartesi günü yargının cesaretle hukukun arkasında duracağı bir karar bekliyoruz, tahliye bekliyoruz. Haksız yere içeride yatan gazetecilerin derhal serbest bırakılmasını, gazetecilerin tutuklu olmadığı bir Türkiye bekliyoruz.Yargının bağımsızlığı demeç vererek olmaz, karar vererek olur. Demeç vermeyi bırakın, karar verin.

-Eğitim ticari müfderat gerici: Önümüzdeki günlerde okullar açılacak ama Türkiye’nin eğitim sistemi fecaat. Servis taşımacılığı için okullar mafya alanına dönmüş, bahçede çatışma yaşanıyor. Bu ilişkiler okulların içine kadar nasıl girdi? Eğitim sistemi nasıl bu noktaya geldi? Türkiye’de eğitim ticarileşiyor, müfredat gericileşiyor. Müfredattan Atatürk’ü çıkardılar, cumhuriyeti çıkardılar, bizi biz eden ortak değerlerimizi silip atmaya ve bir cahiliye kültürünü, ihvan kültürünü okullar vasıtasıyla çocuklarımızın beynine yerleştirmeye çalışıyorlar.

-Referandum: Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi’nin bağımsızlık referandumu, ciddi bir problemdir. Hükümet bu meseleyi beyanatlarla geçiştirmektedir. Bu adım bölgenin istikrarına hizmet etmez, yeni istikrarsızlıklar yaratır. Sadece Irak ve Suriye değil, Türkiye’yi içine alacak yeni istikrarsızlıklar yaratacak bir adımdır, bir yeni çatışma daha ekleme riski yüksektir.