CHP'den Başbakan Erdoğan'a telekulak sorusu

Örtülü ödeneğin amacı dışında ve mevzuata aykırı olarak kullanıldığını ileri süren CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, Hanefi Avcı'nın kitabında dile getirdiği telekulak iddialarını hatırlatarak, "Avcı'nın iddia ettiği bu kişiler, hükümet ve devletteki kişileri de dinliyorlar mı" diye sordu.

cumhuriyet.com.tr

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesiyle Hanefi Avcı'nın kitabında dile getirdiği iddiaları TBMM gündemine taşıdı. Kitapta yer alan "Kozanlı Ömer" adıyla bilinen Osman Hilmi Özdil isimli kişinin "Emniyet teşkilatının sivil imamı" olduğu, Kozanlı Ömer'in, devlet ile USİDER isimli dernek ve benzerlerinin ilişkileri dahil olmak üzere, yasa dışı bir şekilde görev yaptığının ifade edildiğini belirten Kart, şöyle dedi: "Kitaptaki bilgilere ve diğer bulgulara göre; USİDER isimli dernek, İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi tarafından kurdurulmuş, finansmanı Başbakanlık Örtülü Ödeneğinden sağlanmış, yönetimi de "teşkilatın imamı" Kozanlı Ömer'e bırakılmıştır. Böyle bir yönetim yapısı içinde Deniz Feneri ve benzeri derneklerin denetimlerinin bihakkın yapılamayacağı açıktır."

'Bu tablo sizi rahatsız etmiyor mu?'

Devlet yönetiminde tükenmişliğin söz konusu olduğunu iddia eden Kart, Başbakan'a şu soruları sordu: "Hanefi Avcı kitabının 541-542. sayfalarında, Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı'nda, devletin envanterinde gösterilmeyen özel dinleme aletlerinin bulunduğunu somut olarak ifade ettiğine göre, bugüne kadar idari ve adli süreç neden engellenmiştir? Hanefi Avcı, ancak özel şartlarda uygulanan şahıs ismi ve telefon numarası verilmeden, sadece telefon aleti numarası üzerinden İstihbarat Daire Başkanlığı tarafından telefon dinleme izni alındığını 12 Ocak 2010 tarihinde TİB'in Adalet Bakanlığı'na bizzat bildirdiğini somut olarak ifade ettiğine ve kendisinin nasıl illegal bir şekilde dinlendiğini anlattığı halde, Türkiye Cumhuriyeti'nin Adalet Bakanı bu konularda neden duyarsız kalmıştır? Yargı, Emniyet ve İstihbarat ve KOM'a yerleşip, illegal dinleme yapan, belgelerde tahrifata başvuran aynı cemaate mensup ve aralarında "hasımlarını" tasfiye etmek için işbirliği yapan kişiler, hükümet tarafından neden ortaya çıkarılmamaktadır? Avcı'nın iddia ettiği bu kişiler, hükümet ve devletteki kilit kişileri de dinliyorlar mı? Böyle bir tablo sizi rahatsız etmiyor mu? Kişisel ve siyasi kaygılarınızı teminat altına almak amacıyla toplumu böylesine ayrıştırmak ve demokrasinin özünü yok etmekten rahatsızlık duymuyor musunuz?"