CHP İl Başkanı'na istifa çağrısı

AKP İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu, "Boğluca deresindeki imarın iptali için mahkemeye başvuranların CHP'li olduğunu ispat edin, istifa edeyim" diyen CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin'i istifaya davet etti.

cumhuriyet.com.tr

AKP İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu, İstanbul'da yaşanan sel hakkında CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin'in iddialarına yanıt verdi.

Başbakan'ın sel felaketinin yaraları sarılırken bakanları topladığını, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın da önlemlerin nasıl hayata geçirileceğinin toplantılarını yaptığını söyleyen Babuşçu, "Baykal ve Tekin de televizyon televizyon dolaşıp çamur atıyordu sadece" dedi.

"Bu kez ben herkesi erkek gibi sözünü tutmaya davet edeceğim" diyen Babuşçu, şöyle konuştu: "Tekin demişti ki; 'Boğluca deresindeki imarın iptali için mahkemeye başvuranların CHP'li olduğunu ispat edin, istifa edeyim.' Boğluca deresi 1991 yılında, 2007 yılında ve 2009 yılında taşkınların yaşandığı bir dere. Bunun üzerine İSKİ Genel Müdürlüğü, bilimsel araştırma, tetkik ve incelemeleri de yapmak suretiyle, Boğluca deresinin kesiti yetersiz olan ve taşkın riski de bulunan yaklaşık 500 metrelik kısmını kamulaştırması yapılarak derenin her iki tarafında 25'er metrelik koruma bandı oluşturulmasına ilişkin 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planlarda tadilat isteyen görüşünü ifade etti. Bu görüş doğrultusunda İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi İmar Komisyonu'nun bu doğrultudaki raporunu oy birliğiyle kabul etti. Her şey bundan sonra başladı. Plana karşı Silivri İlçe Başkanlığı, planın iptali için çalışmaları bizzat yönlendirip koordine ederek Silivri'de kamuoyu oluşturmaya başladı. Hatta Silivri'deki yerel basın ve köşe yazarları iptal sürecine ilişkin toplantıların CHP İlçe Teşkilatında yapılmasını ve CHP'nin öncülüğünü yadırgayan haberler yaptı, köşe yazıları yazıldı. Bunlar size dağıtacağım dosyanın içerisinde her birisi belge olarak mevcut. CHP Silivri İlçe Başkanı, daha etkin sonuç alabilmek için olsa gerek ayrıca CHP Büyükşehir Belediye Meclisi'ndeki CHP'li Grup Başkanvekilini ziyaret ederek planın iptali konusunda destek istedi. Bu da o gün basında yer aldı. Nihayet CHP Silivri İlçe teşkilatı'nın evsahipliği, koordinatörlüğü, yönlendirmesi çerçevesinde olgunlaştırılan süreç halen CHP İl Genel Meclis üyesi olan Bahattin Kıroğlu ve yine CHP İl Genel Meclisi üyesi olan ve o dönem CHP Silivri İlçe Teşkilatında sayman olarak görev yapan Şerif Sözen, diğer davacılarla beraber yürürlüğün durdurulması ve planın iptaliyle ilgili davayı açarlar. Gerekçede de çok komik şeyler söylerler. Derler ki 'Tarih boyunca bir kez dahi taşmadığı, içinden neredeyse suyun dahi akmadığı halde bu derenin kesitinin büyütülmesine neden gerek duyuluyor?' ve yine bu derenin hiçbir zaman yeterli su taşımadığı vurgusu üzerinden gerekçeyi ortaya koyuyorlar."

Silivri'de Tuzla Deresi'nde 2007'de felaket yaşandığını, daha sonra Büyükşehir Belediyesi'nin dere yatağını genişleterek, Boğluca için ön gördüğü çözümü Tuzla'da gerçekleştirdiğini, ve böylelikle 2009'da Tuzla'da bir taşkın yaşanmadığını ifade eden Babuşçu, "Eğer bu dava süreci olmasaydı, Boğluca'da da aynı işlem yapılsaydı, bugünkü taşkın yaşanmayacaktı" dedi. .
 

'Sayın Tekin, sözünün eri misin?'

Babuşçu, CHP Silivri İlçe Teşkilatı'nın öncülük ettiği, ve iki il genel meclis üyesinin dava konusu yaptığı davanın bilirkişinin "İSKİ'nin görüşü doğrultusunda Boğluca deresinde 25'er metrelik koruma bandı oluşturulmasına ilişkin proje şehircilik ilkelerine uygun değil" yönünde rapor verdiğini ve mahkemenin de iptal kararı verdiğini kaydetti.

Babuşçu sözlerini şöyle sürdürdü: "Şimdi bu belgeler doğrultusunda, bu belgelerin birer örneğini sizlere dağıtacağım. Bir nüshasını da Sayın Tekin'e göndereceğim. Şimdi Sayın Tekin'e çağrıda bulunuyorum. Televizyon kanallarında Başbakan'a, Belediye Başkanı'na, bana seviyesi düşük iftiralar atıyordu. Şimdi bu belgeler yayımlandıktan sonra sözünün eri misin, dürüst müsün göreceğiz. İstifa etmezsen bu halk seni vicdanlarında mahkum edecek bundan hiç şüphen olmasın. Ama senin daha önce hafızamızda var olan bir beyanını da biliyoruz. Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazandığın iddiası ve 'Kazanamazsam istifa edeceğim' beyanın sizlerin hafızalarında da hala tazedir. Böyle bir tavrın bugün bu gerçek karşısında nasıl bir pozisyon alacağını da beraber göreceğiz."
 

'Yakıştı mı sayın Baykal'

Daha sonra CHP Genel Başkanı Baykal'ın iddialarını yanıtlayan Babuşçu, Baykal'a şöyle seslendi: "Sayın Baykal, siz Anamuhalefet partisinin liderisiniz, devlet protokolünde önemli bir yere sahipsiziniz, parlamentoda ikinci büyük gruba sahipsiniz. Ülkede sosyaldemokratları temsil eden en büyük partinin de genel başkanısınız. Kendinizi televizyonlarda bir izleyin Allah aşkına. Ayağınızda çizme, etrafınızda size bilgi veren devlet görevlileri. Daha yaralar sarılmamış, kayıplar aranıyor, insanlar gözyaşı döküyor ve siz çamurun ortasında basını karşınıza alıp 'Başbakan buraya geldi mi, başkan geldi mi, suçlu AK Partili belediyeler' diye açıklama yapıyorsunuz. Yakıştı mı size Sayın Baykal? Anamuhalefet liderine yakıştı mı bu tavır? Hiç araştırmadan, soruşturmadan konuştunuz ve konuşuyorsunuz. Dün de bir televizyon kanalında konuşmaya devam ettiniz ve yine Sayın Başbakanımızı itham ettiniz. Size de verecek belgelerim var şüphesiz. Belki de bu defa cenazenin olduğu yerde siyaset yapmanın ne kadar ayıp olduğunu anlarsınız diye ümit ediyorum."
 

'Sakın bir daha belgesiz konuşmayın'

Baykal'ın Basın Ekspres ve İkitelli güzergahında bugüne kadar verilen ruhsatların kimler tarafından verildiğinin açıklanması çağrısına yanıt veren Babuşçu, şunları kaydetti: "Basın Ekspres ve İkitelli güzergahında bugüne kadar verilen ruhsatların kimler tarafından verildiğini, daha doğrusu ilk ruhsatlamayı, geçici ruhsatlamayı kimin yaptığını ihtiva eden belgeleri sizlere takdim edeceğim. 4 tane CHP'li; 99, 98, 94, 94 ve 1 de DSP'li belediye başkanı. Bu ruhsat fotokopileri burada var. Her birisiyle ilgili olarak söylediklerimin ruhsat fotokopileri size takdim edeceğim dosya içerisinde mevcut. Ben şunu ifade etmek istiyorum; bu güzergahta OSKA Dış Ticaret olarak ifade edilen yer ile ilgili ve yine Osmanlı TIR garajıyla ilgili OSKA ruhsat müracaatında bulunmuş, Küçükçekmece Belediyesi bunu Büyükşehir Belediyemize yönlendirmiş, Büyükşehir Belediyemiz, burasının organize sanayi bölgesi içinde kaldığı bilgisiyle dosyayı Organize Sanayi Bölgesine göndermiş. Osmanlı TIR garajıyla ilgili olarak da mühür fekki, mühürlemesi Büyükşehir tarafından yapılmıştır ve faaliyetten men edilmiş bir TIR garajıdır. Bunun dışında o hat üzerinde ruhsata bağlanmış, Büyükşehir Belediyesi tarafından ruhsata bağlanmış bir TIR garajı söz konusu değildir, yoktur. Velev ki, kimin tarafından verildiği önemsiz olmaksızın gereğinin yapılması da hem bizim, hem Büyükşehir'in takip ettiği bir husustur diye ifade etmek istiyorum. Şimdi Sayın Baykal'a şunu söylemek istiyorum. Sayın Baykal, sakın bir daha belgesiz konuşmayın, sakın cenazelerin, felaketin, acının üzerinden siyaset yapmayın, ayıptır. Konuşacaksanız belgeli konuşun."