Charlie Hebdo'ya saldırıya dünyadan lanet yağıyor

Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo'ya düzenlenen silahlı saldırıya uluslararası alanda tepki yağıyor. Liderler saldırıyı kınadı.

Cumhuriyet/Dış Haberler Servisi

Fransa’nın başkenti Paris’te 12 kişinin öldürüldüğü mizah dergisi Charlie Hebdo’ya yönelik saldırıya bütün dünyadan tepki yağdı. Tepkilerin başını Amerikan yönetimi çekti. ABD Başkanı Barack Obama, “korkakça ve şeytani” diye nitelediği terörist saldırıyı sert bir dille kınayarak “Fransa, Amerika’nın en eski müttefikidir. Dünyayı ve ortak güvenliğimizi tehdit eden teröristlerle savaşta ABD ile omuz omuza durmuştur. Fransız halkı her zaman kuşaklar boyunca savunduğumuz evrensel değerlerin yanında durmuştur. Fransa ve bu korkunç saldırının gerçekleştiği büyük Paris şehri dünyaya bu katillerin nefret vizyonunun çok ötesinde baki kalacak tüm zamanlara özgü bir örnek teşkil etmektedir” dedi. Obama “Gerçekte gazetecilere ve özgür basınımızı hedef alan bu saldırı, bu teröristlerin ifade özgürlüğünden ve basın özgürlüğünden ne derecede korktuklarının ifadesidir” vurgusu yaptı. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande’la telefonda konuştuğunu aktaran Obama, Fransız yetkililerle temasta olduklarını ve teröristlerin adalet önüne çıkartılması için her türlü yardımı yapacaklarını ekledi.

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, saldırıyı “korkunç” ve “canice” diye niteleyerek kınadı ve “Bugün her bir Amerikalı sizin yanınızda. Hiçbir ülke özgürlüğün bir bedeli olduğunu Fransa’dan daha iyi bilemez çünkü Fransa demokrasiyi doğuran ülke. Teröristlerin silahları olabilir ama Fransa ve ABD çok daha güçlü bir şeye sahip olanlara bağlılığı paylaşıyor. Sadece kalem değil, özgürlüğün aracı ve onu temsil eden bir kalem, korkunun değil” dedi. Medeniyetler arasında bir savaş olmadığını söyleyen Kerry, “Bugünün canileri çok daha büyük bir çatışmanın parçası. Medeniyet ve medeni dünyaya karşı olanlarla ilgili” vurgusu yapıp ekledi: “Dünya çapında cesur ve iyi insanlar değerlerimizi yok etmeye çalışan bu sindirmeye ve teröre izin vermeyecektir” ifadelerini kullandı.

Britanya Başbakanı David Cameron “barbarca” diye nitelediği saldırıyı kınadı ve “terörizmin her türlüsüne karşı” Fransa’nın yanında olduklarını söyledi. Cameron, Avam Kamarası’nda yaptığı konuşmada, “Eminim ki bütün Avam Kamarası, Paris’te bir dergiye yapılan barbarca saldırıyı kınamakta bana katılmak isteyecektir. Avam Kamarası ve bu ülke, terörizmin her türlüsüne karşı Fransız halkıyla birlikte, ifade özgürlüğü ve demokrasi için kararlılıkla ayakta” diye konuştu. Cameron konuşması öncesinde attığı Twitter mesajında da saldırıyı “iğrenç” diye niteledi.

Uluslararası meselelerde pek nadir açıklama yapan 88 yaşındaki Kraliçe 2. Elizabeth saldırıda ölen ve yaralananların ailelerine taziye mesajı yayımladı. Kraliçe eşi Prens Philip ile birlikte Fransa Cumhurbaşkanı’na yolladığı mesajda, “samimi duygu ve dualarının kendileriyle olduğu” vurguladı.

Almanya Başbakanı Angela Merkel, Fransa Cumhurbaşkanı Francois Hollande’a gönderdiği taziye mektubunda, “Alçakça saldırı karşısında şok oldum” diyerek “Alman halkının ve kendisinin üzüntü ve sempatilerini, ölenlerin yakınlarına da taziyelerini” sundu. Merkel, “Bu iğrenç eylem sadece Fransa yurttaşlarına ve Fransa’nın ulusal güvenliğine değil, özgür demokratik kültürümüzün temel unsuru ifade ve basın özgürlüğüne de yapılmış, meşru görülemez bir saldırıdır” vurgusu yaptı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker açıklamasında, “Charlie Hebdo’ya barbarca ve insanlık dışı eylem karşısında şok oldum. Kabul edilemez bir eylem” dedi.

Kanada Başbakanı Stephen Harper da, “Fransa’daki barbarca saldırılar karşısında dehşete düştüm. Dualarımız kurbanlar ve aileleriyle birlikte” diye konuştu.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de “terörizmin her türlüsünü” kınayarak “ölenlerin yakınlarına, Parislilere ve tüm Fransızlara” başsağlığı diledi. Putin’in sözcüsü Dmitri Peskov’un yaptığı açıklamada, “Terörist saldırıları hiçbir şey meşru kılamaz. Terörizme karşı savaşın birçok tarafın işbirliği olmadan imkânsız olduğu inancındayız. Hiçbir ülke bu şeytanla tek başına savaşamaz” denildi.

İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman da taziyelerini sunarken “Terör ve teröristlerin özgür dünyada korku görmesine asla izin verilmemeli ve Batı bu tehlikeye karşı birlik içinde, kararlı olmalı” dedi.

Brezilya Devlet Bakanı Dilma Rousseff de saldırıyı “barbarca bir eylem” diye niteledi ve “Kanlı ve hoşgörülemez terör eylemini büyük üzüntü ve öfkeyle öğrendim. Onarılmaz can kaybının yanı sıra demokratik toplumların temel değerlerine ve basın özgürlüğüne yapılmış kabul edilemez bir saldırı” dedi.

BM Güvenlik Konseyi “barbarca ve korkakça terörist saldırı” diye nitelediği saldırı için “Güvenlik Konseyi’nin üyeleri bir gazete ve gazetecileri hedef alan bu hoşgörülemeyecek terörist saldırıyı en güçlü biçimde kınar” açıklamasını yayımladı. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun da medya ve ifade özgürlüğüne karşı soğukkanlı ve meşru görülemez bir saldırıyla karşı karşıya olunduğunu söyledi.

Gazetecileri Koruma Örgütü’nün açıklamasında “Avrupa’nın kalbinde ifade özgürlüğüne arsız saldırı” denirken Sınır Tanımayan Gazeteciler’in mesajında “Kara gün. Bu zor zamanda dualarımız kurbanların aileleri ve Fransa halkıyla birlikte” denildi.