Cezaevlerinde bulunan 250 bini aşkın öğrenci eğitim hakkına erişemiyor

Cezaevlerinde bulunan binlerce öğrenci, eğitim hakkına ulaşmakta birçok zorluk yaşıyor. Öğrenciler, ders materyaline, sınav bilgisine, uygun çalışma ortamına ulaşamıyor.

Tuğba Özer

Salgında çevrimiçi eğitimin zorluğu ve yarattığı eşitsizlikler konuşulurken cezaevlerinde bulunan binlerce öğrenci, eğitim hakkına erişmekte sıkıntılarla karşılaşıyor. Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST) Hapiste Öğrenci Tematik Alan Temsilcisi Özge Akyüz, cezaevlerinde ders materyallerine ulaşamayan, hangi sınavdan kaldığını bilmeyen, sınav sonucunda üniversiteye yerleşmeye hak kazanmasına karşın kaydını yaptıramayan öğrenciler bulunduğunu söyledi.  

YANITSIZ ÖNERGELER

Adalet Bakanlığı’na bağlı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Namık Kemal Varol, 31 Ekim 2019’da Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nda yaptığı konuşmada hapishanelerde 58 bin 579 öğrenci bulunduğunu açıkladı. 2 yıldır yeni bir veri paylaşılmadığı, konu hakkındaki soru önergeleri yanıtsız bırakıldığı için rakamlar bilinmiyor. Hapishanede öğrenimini sürdürebilecek durumda en az 265 bin 646 öğrenci olduğu biliniyor.

FOTOKOPİ DE SORUN

Dış dünyada aynı yaş gruplarına sağlanan öğrenme fırsatlarıyla cezaevinde bulunanlar arasında ciddi bir farklılık ve eşitsizlik durumu söz konusu olduğunu ifade eden Akyüz, “Eğitimler ‘dış’ dünyada online devam ediyor. Dolayısıyla mahpuslar ders notlarına ulaşmakta bu yönüyle de çok zorlanıyorlar. Hapishane idaresinden online eğitimlere katılmayı, bilgisayar kullanmayı talep ediyorlar. Ancak cezaevleri altyapının yetersiz olduğu, böyle bir kullanım sırasında mahpusların yanında personel bulundurulması zorunluluğu, sağlık, güvenlik, teknik aksaklık ve sair gerekçelerle bu talepleri reddediliyor” diye konuştu.

Akyüz, siyasi tutukluların güvenlik gerekçesi gösterilerek bilgisayar kullanım izni almalarının daha zor olduğunu da sözlerine ekliyor.

MASA BİLE LÜKS...

Cezaevindeki bir öğrencinin yaşadıkları üzerinden örnek veren Akyüz, “Ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü mahpus tecritte tutulduğu odasında bulunan tek masasında hem yemeğini yemek hem ders çalışmak hem eşyalarını tutmak zorunda olmasından bahsediyordu. Bunun günde 3 kez yapılan bir rutin olduğunu düşünün. Onun için ders çalışmanın epey zor olduğunu, daha büyük bir masa talebinin olduğunu ve masanın kendisine verilmediğini söylüyordu. Biz dışarıdakiler için yalnızca bir masa, ama onun için buna ulaşmak bile bir lüks olabiliyor” dedi.