Cezaevlerinde bir garip dayatma daha

Bolu F Tipi Cezaevi’nde, mahpuslara ve yakınlarına, telefonda konuşmalarında, isim ve soyisimlerini söylemeleri için baskı yapılıyor

Seyhan Avşar

Bolu F Tipi Cezaevi’nde, mahpuslara ve yakınlarına, telefonda konuşmaya başlarken, önce isim ve soyisimlerini söylemeleri için baskı yapılıyor. Aileler ise isim ve soyisimlerini söyledikten sonra telefon numaralarını tekrarlamak zorunda. Telefon numarasını söyleyemeyen anne, baba da ya diğer yakınların telefonları kesiliyor.

Özgürlükçü Hukukçular Platformu üyesi avukat Raziye Öztürk Turgut, cezaevinde bir kışla düzeni yaratılmak istendiğini belirterek müvekkilleriyle yaptığı görüşmeleri şu sözlerle aktardı: “ Müvekillerim, ‘annelerimizin telefon numarasını ezbere bilmesi mümkün değil. Çoğu okuma yazma bilmiyor’ diyor. Ailelere böyle bir uygulama kabul edilemez. Her gün, ‘Yeni bir talimat var’ denilerek, mantıkdışı, keyfi uygulamalarla psikolojik olarak yıldırılmaya çalışılıyorlar. Müvekkillerimin aktardığına göre; 1 hafta önce koğuşlarda yapılan aramalarda radyolara el konulmuş. Cezaevi idaresi radyolarını geri isteyen tutsaklara idare sadece TRT frekansı dinlenebileceğini ve para vermeleri karşılığında radyoyu geri alabileceklerini söylemiş. Tutsaklar, ‘Kendi malımız, para karşılığında mı verilecek?’ diyerek tepkilerini dile getirdiler.”

‘Bozuk dediler’

Bolu F Tipi Cezaevi’nden iki hafta önce tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Baran Ergin (22) ise 15 Temmuz sonrasında baskıların arttığına dikkat çekerek sohbet hakkı, kitap hakkı, mektup hakkı gibi hakların uzun bir süredir doğru düzgün yapılmadığını söyledi. Ergin, “Son zamanlarda siyasi mahkûmların yakasına isim, soyisim ve hangi suçtan içeriye girdiğine dair kimliğin takılması konusunda dayatmalar var. Bizler bu uygulamayı kabul etmediğimiz için ceza üstüne ceza aldık. Cezaevini arayan ailelerimize ise, ‘Telefonların bozuk olduğu’ söylenmiş. Tahliye olunca cezaevindeki arkadaşlarımın ailelerine durumu haber verdim” dedi.