Cezaevleri sorun yumağı

Türkiye’nin dört bir yanında tutuklu ve hükümlülerin temel haklarının çoğu karşılanmıyor.

Zehra Özdilek

Kocaeli, Van, Bolu ve İzmir cezaevlerinde kalan tutuklu ve hükümlüler gazetemize gönderdiği mektuplarda yaşadıkları hak ihlallerini yazdı. 

KAMERALAR ÖZEL YAŞAM ALANLARINDA

Kocaeli 2 No’lu F Tipi Hapishanesi’nden Gürkan Türkoğlu: Özel yaşam alanlarımızda 7/24 kameralar açık. Bu bölümlerde kamera istemiyoruz. Bu talebimiz hem yasal hem de meşrudur. Ayrıca Ali Kemal Aşık arkadaşımıza 3 ay iletişimden men cezası başlatıldı. Geçen ayki hak ihlali metinimiz keyfi bir şekilde engellendi. İdare hem hukuksuzluk yapıyor hem de duyulsun istemiyor. Murat Çeçen’e 2 ay ziyaretten men cezası verildi. Serkan Fıkir ve Selman Tökü’nün diş tedavileri gerekçesiz bir şekilde aylardır engelleniyor. 

CEZAEVİ KANTİNİNDE FAHİŞ FİYATLAR

Van Yüksek Güvenlikli Hapishane’den Talat Şanlı: Kantinde pek çok temel ihtiyaç malzemeleri satılmıyor. Satılanlar ise tek çeşit bulundurulup çoğu fahiş fiyatlara satılıyor. Dışarıda 500’lük A-4 dosya kâğıdı 13-15 lira civarında satılıyorken aynı kâğıt hapishane tarafından 50’lik paketlere bölünüp 3 kat daha pahalı satılıyor. Normalde dış posta aracılığıyla yaptırılan ayakkabı tamiratına izin verilmiyor. Ailelerimize göndererek tamir ettirmek zorunda bırakılıyoruz. Çoğumuzun ailesi farklı şehirlerde yaşıyor. Bu durum mağduriyet yaratmaktadır. 

‘SALATADAN ÇEK-PAS SAPI PARÇASI ÇIKTI’

Bolu F Tipi Hapisha-nesi’nden Veysel Şahin: Aramızda paylaştığımız kitaplarımız dahi “Sana ait değil” denilerek elimizden alınmaktadır. Haftada 10 saat sohbet hakkımız 2 buçuk saat uygulanıyor. Mektuplarımız karalanarak verildi. Tekli ring aracı dayatılarak sağlık hakkımız engelleniyor. Adliye hapishaneden 5 dakika mesafede olmasına rağmen bize SEGBİS dayatılıyor. Yüz yüzelik ilkesine aykırı olarak savunma hakkımızı gasp ediyorlar. Akşam yemeğinde verilen salatandan çek-pas sapı parçaları çıktı. 

‘TAM BİR SÖMÜRÜ DÜZENİ HÂKİM’

İzmir 1 No’lu F Tipi Hapis-hanesi’nden Rıza Özçolak: Kemer açtırma, kıyafet çıkarma gibi dayatmalar onurumuzu zedelemek, kişiliğimizi ezmek içindir. Hastane ve adliyeye ulaşım ile sohbet hakkı yok. Kitaplar ve ziyaretçi sınırlandırılıyor, kantin fiyatları fahiş. Tam bir sömürü. Dilekçelerimizin yerine ulaşıp ulaşmadığını dahi bilmiyoruz. Her aşamada saldırı, hak gaspı ve keyfilik söz konusu. Arkadaşlarımıza gönderilen iç çamaşırı ve çoraplar hapishane idaresi tarafından “kantinde satılıyor” gerekçesiyle verilmedi.