Cezaevinde 'büyüdü'
Kafatasının yarısını Gezi'de polisin attığı gaz fişeğiyle yitiren lise öğrencisi Mustafa Ali Tonbul, dün cezaevinde 'reşit' oldu. Dünya Çocuk Hakları Günü'nde tutuklanan genç, 18 yaşını cezaevinde kutladı. Ancak 'büyümesi' onun için çocuk cezaevinden F Tipi'ne nakil anlamı taşıyor.
Hakan DirikKafatasının yarısını Gezi'de polisin attığı gaz fişeğiyle yitiren lise öğrencisi Mustafa Ali Tonbul, cezaevinde 'büyüdü'. Dünya Çocuk Hakları Günü'nde “isimsiz ihbar elektronik postasıyla” tutuklanan genç, 18 yaşına Şakran Çocuk Cezaevi'nde girdi. 18 yaşından küçük olduğu için daha önce M.A.T kodlamasıyla yazdığımız liseli gencin “büyümesi” onun için “reşit” olmaktan çok, çocuk cezaevinden F tipi cezaevine nakil anlamı taşıyor.
YEMEĞE GİDECEKTİ
Babası Mehmet Tonbul ise birlikte kutlama düşleri kurarken, oğlunun “büyüdüğünü” parmaklıklar ardında görmenin sancısını yaşıyor. Gaz fişeğiyle yaralandıktan sonra kafatasında oluşan hasar nedeniyle “Gezi gazisi” olarak anılan oğlunun kullanacağı ilaçları raporlarıyla birlikte cezaevi yönetimine teslim eden Tonbul, “Her babanın görmek istediği mürüvvetlerden biri oğlunun reşit olduğu gündür. Birlikte program yaptık. Ne istiyorsa yapacağımı söyledim. Arkadaşlarıyla birlikte yemeğe gidecektik. Sonra ben onu yaşıtlarıyla baş başa bırakacaktım. Ama şimdi bir çocuğun 18 yaşına içeride girmesinin hüznünü yaşıyoruz. Oğlumun hapiste değil, özgürce büyümesini istiyorum. Bir şey yapmadığı için bir önce çıkacak ve okuluna devam edecektir” dedi.
GEZİ'NİN İNTİKAMI
Mustafa Ali Tonbul, kendisi gibi lise öğrencisi 3 arkadaşıyla birlikte perşembe sabahı gözaltına alındı, tüm gün bekletildikten sonra akşam sorgusu yapılarak tutuklandı. Avukatlarının iddialarına göre, bekletilmenin nedeni sonradan ortaya çıktı. Çünkü arama kararını veren hakim Müslüm Güneş, “tesadüfen” o akşam nöbetçiydi. Aynı hakim, “liseli çocukların” tutuklama kararının altına da imza attı ve Tonbul, Şakran Çocuk Cezaevi'nin yolunu tuttu.
Liselilerin avukatlarından Atakan Güngör, Tonbul ve diğer liselilerin tutukluluğunun kaldırılması için üst mahkemeye her gün itirazda bulunacaklarını söyledi. “Kuvvetli suç şüphesi” nedeniyle tutuklama kararı veren hakimin, çocuklara sorduğu tek sorunun “Basın açıklamasına katıldınız mı?” olduğunu kaydeden Güngör, “Basın açıklamasına katılmak terör suçu olarak nitelendirilebilir mi? Öyleyse bu suçu hemen her gün işliyoruz. Onu suçladıkları iddiaların tamamı, Gezi'yle ilintili eylemler. Gezi'deki eylemleri önüne koyuyorlar. Üstelik çocuklara isnat edilen eylemlerin tamamı, başkaca mahkemelerce soruşturulan ve çoğunda beraat verilen konular. Ona rağmen çocukları tutukluyorlar. Ortada tam bir hukuk garabeti var” dedi.