Çevresel kaygı yüksek
ÇEVKO Vakfı, toplumun çevresel sorunlara bakışını ortaya çıkarmak ve vakfın nasıl algılandığını ölçmek üzere GfK’nın yaptığı “ÇEVKO 2013 Algı Araştırması”nın sonuçlarını açıkladı.
cumhuriyet.com.trVakfın faaliyet gösterdiği Ankara, Antalya, Bursa, Eskişehir, İzmir ve İstanbul illerinde 500 kişiyle birebir görüşülerek yapılan çalışmayı GfK Araştırma gerçekleştirdi. Buna göre, çalışmaya katılanların yüzde 90’ı günümüzün en önemli problemlerinden birini ekolojik dengenin bozulması nedeniyle oluşan çevre kirliliği olarak görüyor ve küresel ısınma gibi değişen dünya koşullarının, artık günlük hayatımızı da etkileyip, insanların refahı için tehdit oluşturduğunu düşünüyor. Bu kişiler aynı zamanda çöplükler ve düzensiz depolama alanlarını halk sağlığı için tehdit olarak görerek, çöpe atılan ambalajlar yüzünden enerji ve kaynak israfı oluştuğunu ifade ediyor. Araştırmaya katılanların yüzde 10’u “topluma/doğaya karşı sorumluluk duyan markaların ürünlerini satın almayı tercih ederim” ifadesine “her zaman” cevabını verirken, yüzde 24’ü “sık sık”, yüzde 32’si “arada sırada”, yüzde 23’ü “nadiren”, yüzde 11’i de “hiçbir zaman” yanıtlarını verdi. “Çöplerimi ayrıştırırım, geri dönüşüm kutularını kullanırım” ifadesine katılım sırasıyla yüzde 11 (hiçbir zaman), yüzde 18 (nadiren), yüzde 31 (arada sırada), yüzde 26 (sık sık) ve yüzde 14 (her zaman) oldu. “Daha pahalı olsa bile çevreye ve doğaya karşı sorumluluk duyan markaların ürünlerini satın alırım” ifadesinde bu oranlar sırasıyla yüzde 17 (hiçbir zaman), yüzde 19 (nadiren), yüzde 34 (arada sırada), yüzde 20 (sık sık) ve yüzde 10 (her zaman) olarak gerçekleşti. “Bir ürün satın alırken, ambalajında geri dönüşüm işaretinin olup olmadığına bakarım” diyenlerin oranı ise yine sırasıyla yüzde 18 (hiçbir zaman), yüzde 20 (nadiren), yüzde 31 (arada sırada), yüzde 22 (sık sık) ve yüzde 9 (her zaman) oldu.
Sorumluluk kimde: Yüzde 77 yerel yönetimler!
Araştırmada sorulan bir diğer soru ise çevre kirliliği ile ilgili çalışmaların kimin tarafından yürütülmesi gerektiğine dair. Buna göre çalışmaya katılanların büyük bir çoğunluğu (yüzde 77) bu konuda “yerel yönetim ve belediyeler”i sorumlu tutuyor. Çalışmaya katılanların diğer sorumlu bulduğu merciler ve oranları ise şu şekilde gerçekleşti: Toplumdaki tüm bireyler (yüzde 49), bireylerin kendisi (yüzde 44), devlet/hükümet (yüzde 43), sivil toplum kuruluşları (yüzde 39), sanayi şirketleri (yüzde 25), büyük devletler (yüzde 15).
Araştırma sonuçlarını değerlendiren ÇEVKO Genel Sekreteri Mete İmer, bu alanda faaliyet yürütenlere ve yönetimlere önemli mesajlar verdiğini belirtti: “Türkiye'de çevresel sorunlara karşı farkındalığın çok üst düzeydeyken, eyleme geçme oranlarının daha aşağılarda kaldığını da gösterdi. Ancak yine çalışmanın ortaya koyduğu bir şey daha var ki o da şu: Vatandaşlar, bizlerden bilgilendirici faaliyetler düzenlememizi, atık alanlarını çoğaltmamızı, toplama kutularını kendilerine daha yakın alanlara koymamızı istiyorlar. Bu istekler bize, farkındalık ve eyleme geçme oranları arasındaki uçurumun günden güne kapanacağını gösteriyor. Bu alanda faaliyet gösteren kurumlar olarak daha çok çalışmalı ve bilgilendirme faaliyetlerimizi çoğaltmalıyız” diyor.