Çetinkaya: Malatya'daki olayın takipçisiyiz

Alevi Vakıfları Federasyonu (AVF) 2. Başkanı İrfan Çetinkaya, Malatya'nın Doğanşehir ilçesine bağlı Sürgü beldesinde Alevi ailenin saldırıya uğradığı iddiasına ilişkin açıklama yaptı.

cumhuriyet.com.tr

Alevi Vakıfları Federasyonu (AVF) 2. Başkanı İrfan Çetinkaya, Malatya'nın Doğanşehir ilçesine bağlı Sürgü beldesinde Alevi ailenin saldırıya uğradığı iddiasına ilişkin, ''Bir kaç gün önce meydana gelen olay, hiç arzu edilmeyen boyutlara taşınmıştır. İki kişi arasında meydana gelen münferit bir olay, daha sonra bir takım tahriklere aldanan kişilerce toplumsal bir olaya dönüştürülmüştür. Münferit bir olay, takipçisiyiz'' dedi.

Çetinkaya, aynı zamanda başkanı olduğu Eskişehir Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı'nda, 28 Temmuz'da Malatya'nın Sürgü beldesinde Alevi ailenin saldırıya uğradığı iddiası üzerine, Hacı Bektaş Veli Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı Muzaffer Demirtaş ile birlikte basın toplantısı düzenledi.

Malatya'daki gerginliği ''münferit bir olay'' olarak nitelendiren Çetinkaya, konunun takipçisi olduklarını ifade ederek, ''Bir kaç gün önce meydana gelen olay, hiç arzu edilmeyen boyutlara taşınmıştır. İki kişi arasında meydana gelen münferit bir olay, daha sonra bir takım tahriklere aldanan kişilerce toplumsal bir olaya dönüştürülmüştür'' diye konuştu.

Çetinkaya, insanların birbirleriyle tartışabileceğini belirterek, ''Bunların yerli yerinde, kendi tarafları içerisinde bırakmak lazım. Eğer bunlar, tahrik edici bir takım husumetlere dönüştürülürse, bundan toplum zarar görür düşüncesindeyiz'' ifadelerini kullandı.

Hacı Bektaş Veli Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı Demirtaş ise Alevi Sünni ayrımı yapmaya kimsenin hakkı olmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

''Eskişehir Hacı Bektaş Veli Derneği ve Vakfı olarak bu olayı kınıyor ve diyoruz ki, Aleviler bu ülkenin gerçek evlatlarıdır. Ülkesine ve cumhuriyetine sonuna kadar sahip çıkmaya devam edeceklerdir. Ayrım yapmaya kimsenin hakkı yoktur. İnsanlar, birileri tahrik etmedikçe kendi aralarında bir problem yaşamayacaklardır. Alevisi ve Sünnisi ile gayet barışçı ve uyumlu bir biçimde beraber yaşamak istiyoruz.''