Cemaatten Erdoğan'a "Menderes" hatırlatması

Cemaat-AKP savaşı hız kesmeden devam ederken Cemate yakınlığı ile bilinen Zaman Gazetesi'nin Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, Demokrat Parti döneminde de bugüne benzer baskıların olduğunu yazdı.

cumhuriyet.com.tr

Başbakan Erdoğan hakkında sert yazılar yazan sonrasında Erdoğan'a STV'de Yezid göndermesi yapan Ekrem Dumanlı yine Başbakan Erdoğan'ı kızdıracak bir yazı kaleme aldı. 

Dumanlı yazısında Başbakan'ın hemen hemen her mitinginde bahsettiği Demokrat Parti lideri Adnan Menderes'in de günümüzde yaşanan baskıları yaptığını söyledi.

Ekrem Dumanlı, "Menderes döneminin istihbarat servisi MAH (bugünkü adıyla MİT), Bediüzzaman ve talebelerini talebelerini il il, ilçe ilçe fişliyordu, her ders yapılan evin bir “örgüt” yuvası olduğu kayıtlara geçiriliyordu." dedi.

Dumanlı ayrıca İstibdat döneminde Abdulhamit dönemindeki baskılara da değindi. Dumanlı, "O gammaz ve sansürcü danışmanlar, kendi ve aile fertlerinin menfaatini düşündüğü kadar alimlerin tekliflerine kafa yorsalardı, tarihî fırsatlar heba edilmemiş olacaktı." ifadelerini kullandı.

İşte Dumanlı'nın yazısındaki o kesit...

Üstad Bediüzzaman’a yapılan zulmün belki de en acı vereni 1950’den sonraki döneme aittir; çünkü tek parti diktası sona ermiş, millet derin bir oh çekerek Menderes ve partisinden daha özgürlükçü bir atmosfer beklemişti. Vakıa, iktidar bir türlü muktedir olamıyor ve siyasî iradesini ortaya koyamıyordu; ama her seçimde halkın verdiği kredi artıyor, zulmün bir an önce bitmesi bekleniyordu.

Maalesef beklentiler bir zaman sonra boşluğa düştü. Menderes döneminin istihbarat servisi MAH (bugünkü adıyla MİT), Bediüzzaman’ı adım adım takip ediyor, rapor tutuyordu. Üstelik Üstad’ın talebelerini il il, ilçe ilçe fişliyordu. Her ilin başında bir kişinin olduğu düşünülüyor, her ders yapılan evin bir “örgüt” yuvası olduğu kayıtlara geçiriliyordu. Bugün ortaya çıkan resmî vesikalara göre Üstad ya da talebelerine temas eden milletvekilleri ve bürokratlar da fişlenmiş, Ankara’ya bildirilmişti. Bediüzzaman ve talebelerinin avukatlığını üstlenen merhum Bekir Berk’e göre 750 dava beraatle sonuçlanmıştı. Ama davaların ardı arkası kesilmemiş ve yıllar boyunca sürdürülen davalar nedeniyle toplum nezdinde kriminal bir algı oluşturulmaya çalışılmıştı.