Cemaat yurdu çocuk ölümünü gizlemeye çalıştı, gerçek kamera görüntülerinde anlaşıldı (29.08.2018)

Cemaat yurdu, 14 yaşındaki çocuğun ölüm nedenini gizledi, kamera görüntülerini eksik verdi. Çocuğun annesine ise skandal bir açıklama yaptı.

Seyhan Avşar
<video:1068192>

Antalya’nın Alanya ilçesinde Süleymancılar Cemaatine ait yurtta kalan 14 yaşındaki İsmail Kerem Topal, 4 Ağustos’ta yurtta kalan M.E.U. isimli çocukla kavga ettikten sonra dengesini kaybederek merdivenlerden yuvarlandı. Başını beton zemine çarpan Topal, ağır yaralandı.

Tedaviye alınan Topal, 9 Ağustos’ta hayatını kaybetti. Yurt yöneticileri aileye sadece çocuğun merdivenlerden düştüğü 17 saniyelik kamera kaydını verdi. Olayla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında ulaşılan kamera kayıtlarında Topal’ın, M.E.U. tarafından darp edildiği anlar saniye saniye kaydedildi. Topal’ın acılı annesi Emine İnce, “Kamera kaydında evladımın dövülerek düştüğünü görüyorum. Bize 17 saniyelik kamera kayıtlarını verdiler ve düşerek öldüğünü söylediler.
Çocuğumun üstünde kavga sırasında gri pantolonu varken yurtta çocuğumun kıyafetlerini değiştirmişler. Yurt görevlilerinden, hocalardan şikâyetçiyim” dedi. Ayrıca yurt görevlilerinin aileye,

“Üzülmeyin çocuğunuz şehit olmuştur” dediği öğrenildi. İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, Topal’ın merdivenden düşmeden önce kavga ettiği M.E.U’yu gözaltına aldı. M.E.U., ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Kavga sırasında yurt görevlisi olduğu iddia edilen kişinin ise kavgayı önce izlediği sonra da yere düşen Topal’ın üstündeki M.E.U’yu kaldırdığı görüldü. Yerden kalkan Topal’ın önce sendelediği ardından yerdeki elektrikli süpürgeye takılarak merdivenden yuvarlandığı anlar da görüntülerde yer aldı.

‘Ambulans çağrılmamış’

Emine İnce, izlediği yeni görüntülere göre çocukların, kavga anında hocanın dizinin dibine düşmesine rağmen müdahale etmediğini savundu. İnce, “Bir saat boyunca ambulansı çağırmamışlar. Çocuğumun üstü değişmiş. Oysa doktor ‘Kıpırdatmayın’ diyor, bunlar ne amaçla kıyafetleri değiştirdi” diye sordu. Telefonla ulaştığımız yurt görevlileri ise yurtlarında böyle bir olayın yaşanmadığını öne sürdü.