Çelik: Halkın vicdan mahkemesine müracaat zamanı
AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Anayasa Mahkemesi'nin kararını değerlendirirken, "Anayasa Mahkemesi'nin üzerinde olan halkın, vicdan mahkemesine müracaat zamanıdır" dedi.
cumhuriyet.com.trGazetecilerin, Anayasa Mahkemesi'nin kararına ilişkin sorularını yanıtlayan Çelik, Anayasa Mahkemesinin esas denetimi yapamayacağı, şekli denetim yapabileceği yönündeki düzenlemenin açık olduğunu söyledi. Çelik, Anayasa Mahkemesi'nin yetki aşımına gittiğini, TBMM'nin yetkisinde, iradesinde olan bir meseleyi, kendi yetkisine alarak karar verdiğini ifade etti.
Hukuk devletinde keyfiliğin söz konusu olamayacağına işaret eden Çelik, hukukun üstünlüğü kavramının öncelikle Anayasa Mahkemesi tarafından gözetilmesi gerektiğini kaydetti. Anayasa Mahkemesinin bütün mahkeme ve kurumlara bu yönüyle örnek olmasını dile getiren Çelik, “İşin usulü açısından eleştirilerimiz var. Ama bütün bu usul tartışmalarına rağmen, Anayasa Mahkemesinin, yetkisinde olmayan bir meseleyi kendi yetkisine alması ve karar vermesini eleştiriyoruz. Ancak bu paket önemli, ciddi bir pakettir. 12 Eylül Anayasasından bu ülkenin kısmen de kurtulması için 12 Eylül de halkımız sandık başına gidecek ve kararını verecektir” diye konuştu.
“Halkın mahkemesi"
Anayasa Mahkemesinin üzerinde başka bir mahkeme olmadığını, temyize gidilmesinin söz konusu olamayacağını, verilen kararın herkes tarafından ciddiye alınması ve uygulanması gerektiğini ifade eden Çelik, “Anayasa Mahkemesinin üzerinde olan bir mahkeme var. o da halkın vicdan mahkemesidir. O mahkemeye şimdi müracaat zamanıdır ve o mahkeme de ümit ediyorum ki gereken kararı verecektir” dedi. Çelik, “CHP'nin, seçim barajının yüzde 7'ye indirilmesi yönünde öneri getireceği”ne ilişkin soru üzerine şunları söyledi:
“Bu konu, TBMM'de partiler tarafından konuşulur, görüşülür; bu ayrı bir olay. Ama Sayın Kılçdaroğlu bu sabah, referandumda 'hayır' oyu kullanacaklarını söyledi. TBMM'deki müzakerelerde de Genel Kurulda bu tavırlarını ortaya koydular. Kabinlere girip oy kullanma cesareti bile gösteremediler. CHP pakete 'hayır' diyecektir, halkımız da CHP'ye, bugüne kadar olduğu gibi 'hayır' diyecektir. 60 senedir CHP'ye millet 'hayır' diyor. Sayın Kılıçdaroğlu, CHP'yi değiştirip dönüştürmek istiyorsa, 'istemezükçü ' tavırdan vazgeçmesi gerekiyor”
“Referandum seçim değildir"
Hüseyin Çelik, referandumun, milletvekili ya da bir yerel seçim olmadığını, belli bir konuda halkın kararını almak anlamına geldiğini söyledi.
Referandumun “güvenoyu” olduğu kanaatini taşımadığını belirten Çelik, “Çünkü Ak Parti'li olmayıp da bu referandumda 'evet' oyu kullanacak çok sayıda insan biliyorum. Bunu açıkça ifade edenler var. Diyelim ki; referandumda “yüzde 60 evet” dedik. Bu Ak Parti'nin oyu olmayacaktır. Bunu herkes biliyor. CHP, MHP, BDP ya da başka siyasi partilerin yönetimleri, 'öyle' ya da 'böyle' deseler de hiç kimse milletin vicdanına ipotek koyamaz. Bunu güvenoyu olarak değerlendirmek, kesinlikle doğru yaklaşım değil” diye konuştu.
'İdeolojik bağnazlık”
Öte yandan, AKP Ankara Milletvekili ve TBMM Çevre Komisyonu Başkanı Haluk Özdalga da yaptığı yazılı açıklamada, “Anayasayı ihlal etmekte ısrar eden bir Anayasa Mahkemesi'nin” olduğunu öne sürdü. Özdalga, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Anayasa Mahkemesinin bu tuhaf ve çelişkili tutumu, hukuki anlamda ciddiye alınacak hiç bir yönü bulunmayan hükümler tesis etmesine de neden olmaktadır. Anayasa Mahkemesinin bu yaklaşımı, hukuk devleti ilkelerinin değil, ideolojik bağnazlığın sonucudur. Bu noktada TBMM'ye de önemli görevler düşmektedir. TBMM'nin, ihtiyaç duyulduğunda, yeterli oy çokluğu ile yapacağı bir Anayasa değişikliği ile tamamen yeni bir Anayasa Mahkemesi yapısı oluşturmak ve yasanın Resmi Gazete'de yayımlanmasıyla, mevcut Anayasa Mahkemesini feshetmek yetkisine sahip olduğu unutulmamalıdır.”