Buradayız (20.01.2017)

Hrant Dink binlerce kişinin katıldığı törenle, vurulduğu yerde anıldı

cumhuriyet.com.tr

Gazeteci Hrant Dink, 10 yıl önce öldürüldüğü yerde, genel yayın yönetmeni olduğu Agos Gazetesi’nin eski binası önünde, binlerce kişinin katıldığı bir törenle anıldı. Dink’in eşi Rakel Dink, “Gelin, bu ülkedeki güvercin tedirginliğini kaldıralım” diye konuştu. Alana gelenlere “Sevgiyi giyinin” diye seslenen Rakel Dink, İncil’den alıntı yaparak, “Tanrı’yı seviyorum deyip de kardeşinden nefret eden yalancıdır. Çünkü gördüğü kardeşini sevmeyen, görmediği Tanrı’yı sevemez” dedi.

Dile kolay, 10 yıl...

Binlerce kişinin katıldığı törende konuşmayı Dink’in eşi Rakel Dink yaptı. Dink konuşmasına, “10 yıl... Dile kolay. Tam 10 yıl... Sensiz hiç kolay değil. Sensiz olmak, sevdiğinin yanında olmayışı, hele kalleş bir planla benden almaları ayrıca acı, ayrıca keder ve üzüntü dolu” sözleriyle başladı. “Acısı 20 yılı bulanlara, 30’u 40’ı bulanlara ben şimdi ne diyeyim? Çocuğu öldürülenlere ben şimdi ne diyeyim” diye soran Rakel Dink, “10 yıldır burnumun direği nasıl yanarak sızlarmış, gözyaşlarım ekmeğimi nasıl ıslatır, ne kadar tuzlu imiş, bunları yaşayarak öğrendim. Kin ve öfkeyle nasıl baş edilirmiş, yüce lütufla öğrendim. Yokluğunu her düşündüğümde, aynı alev ateşi gibi, bedenimi yakar ve yakar, sanki derimi kaldırsam alev fışkıracak olur” dedi.

Yılanın gömleği

Dink’in öldürülüşünün ardından yaşanan katliamları ve saldırıları sıralayan Rakel Dink, “Önümüze bir dava süreci verdiler. Mahkemelere girdik çıktık. Üzerimize gülündü, hakaret edildi, ‘Ya sev ya terk et’ denildi. Önce ‘Cinayette örgüt yoktur’ dendi, sonra Yargıtay ‘Örgüt varmış ama birkaç milliyetçi gençle sınırlı’ dedi. Sonra gün geldi, cinayeti işleyen, sonra üzerini örten, bundan çıkar sağlamaya çalışan devletin içindeki ittifaklardan biri birden bozuldu... Birkaç milliyetçi gençten oluşan örgüt gitti, yerine FETÖ geldi. Bir ara Ergenekon’muş gibi yaptılar, ama bizim davayı teğet geçti. Devlet her seferinde kuyruğunu olay yerinde bırakıp ‘işte iblis’ diyor. Ne yalan, ne doğru. Yılanın peşinden gitmek yerine yılanın gömleğiyle uğraşmaktan ne zaman yorulacağız” diye sordu. Dink’i hedefe koyanlar, tehdit edenler, Sabiha Gökçen haberinin ardından Genelkurmay’dan bildiri yayınların ne zaman adalet önüne çıkarılacağını soran Rakel Dink, “Bu cinayetin faili meşhurdur. Bu cinayetin faili öyle görünüyor ki tüm kademeleriyle devlettir. Yok eğer, devlet değilse yine o devlet kendi içindeki taşları ayıklamakla sorumludur” dedi.

Gazetecilerin de davası

10 yıl önce öldürülen eşinin acısını paylaştığını, davasından bahsediyor olmanın acı verici olduğunu kaydeden Rakel Dink, “Ama ülkenin demokratikleşmesi için bu dava da bu milletin önemli bir davası. Tüm bu yaşananlar içinde bizlere gelecek adına hâlâ umut veren tek şey, halkın bu cinayeti vicdanlarında mahkûm etmesidir. Bu dava hakikati ararken kendini hapislerde bulan, barış ve özgürlük için mücadele ederken özgürlüğü elinden alınan tutuklu gazeteci ve milletvekili dostlarımızın da davasıdır. Tanrı’dan dileğim bir an önce sağlıkla sevdiklerine kavuşmalarıdır” diye konuştu.

Gerçek katil belli değil

Hrant’ın arkadaşlarından Bülent Aydın da, “Gerçek katiller hâlâ ortaya çıkarılmadı. Katilleri koruyan cinayete ortaktır. Biz Hrant’la birlikte eşitlik, özgürlük mücadelesi verenleriz. Kürt’üz, Lazız, Türküz, Ermeniyiz, Çerkesiz. 10 yıldır Hrant’ın davasını takip edenleriz” ifadelerini kullandı.

Dokunan yansa da yazacağız

Hrant Dink için Ankara’da düzenlenen anma etkinliklerine polis baskısı damga vurdu. İlk etkinliğin yapıldığı Bir- Gün gazetesinin Ankara bürosu, sabah saatlerinden itibaren TOMA, gözaltı araçları, polis köpekleri ve çok sayıda polis ile abluka altına alındı. Polis, valilik kararı doğrultusunda eylem ve etkinliğe izin verilmeyeceği konusunda uyarılarda bulundu. Hrant’ın sevenleri, gazeteci meslektaşları, CHP milletvekilleri Orhan Sarıbal, Ali Şeker ve Onursal Adıgüzel ile TMMOB Başkanı Emin Koramaz’ın da aralarında bulunduğu demokratik kitle örgütleri yöneticileri de buradaki eyleme katıldı. Hrant’ın “dostluk, barış, bir arada yaşam” dediği için katledildiğini belirten CHP’li Şeker, “Hrant’ın barış, kardeşlik diyen diline sahip çıkacağız ve Türkiye’nin barışını, kardeşliğini savunmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

TGS Ankara Şube Yöneticisi Cem Gurbetoğlu da cinayetin arka planını araştıran gazetecilerin yargılandığını anımsatarak, “Ahmet Şık’ın deyimi ile dokunan nasıl yandıysa aynı isimlere dokunanlar hâlâ yanıyor” dedi. Bir gün Ankara Temsilcisi Yaşar Aydın da “Türkiye’yi daha da karanlık bir döneme sürüklemek için milletvekilleri ‘Evet’ oyu kullanıyor. Hrant’ın mücadelesine yoldaş olmak bugünün Türkiye’sine ‘Hayır’ demekten ve Hrant’ın doğru düşüncelerine ‘Evet’ demekten geçer” ifadelerini kullandı.

Ankara Hrant Dink Anma İnisiyatinin Yüksel Caddesi’nde gerçekleştirmek istediği anma törenine polis müdahalesiı oldu. Tören, Mülkiyeliler Birliği’nde yapıldı.