"Bunu böyle biliniz, ok yaydan fırladı"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 8 yıl boyunca Doğu'nun, Güneydoğu'nun, Türkiye'nin sorunlarına el attıkça, birilerinin bunu engellemek için vargücüyle üzerlerine geldiklerini belirterek, ''Türkiye Ok yaydan çıktı artık. İnşallah hedefine varacak'' dedi.
cumhuriyet.com.trErdoğan, Karayolları Parkı'nda düzenlenen 78 tesisin toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, Mardin'in 12 Eylülde kendisinden bekleneni yaptığını söyledi. Başbakan Erdoğan, Mardin'in 12 Eylülde değişime, demokrasiye, hukukun üstünlüğüne ''evet'' dediğini belirterek, şöyle devam etti:
''Mardin, 12 Eylülde, güçlü Türkiye'ye, büyük Türkiye'ye, kardeşliğe, hoşgörüye, birlik ve beraberliğe 'evet' dedi. Mardin bizi mahcup etmedi, Allah'ın izniyle bizler de 8 yıl boyunca olduğu gibi, bundan sonra da Mardin'e mahcup olmayacağız.
Bölgedeki illerimizde olduğu gibi, Mardin'de de baskıyla, tehditle, terörle, insanların sandığa gitmesi ve oy kullanması engellenmek istendi.
Katılım oranı yüzde 43. Burada da insanların hür iradesine ipotek koymak isteyenler oldu. Mardin'de oy vermeye gidenlerin oranı daha yüksek olsaydı ben inanıyorum ki, 'evet' oylarının oranı da daha yüksek olacak, eminim ki, Mardin 'evet' oranıyla Türkiye rekorunu kıracaktı. İşte bundan korktular.
Değişimden korktular, demokrasiden, hukukun üstünlüğünden çekindiler. Bu topraklarda kardeşliğimizin, bu topraklarda birlik ve bütünlüğümüzün pekişmesinden nasıl korkuyorlarsa bu topraklara huzurun, istikrarın, demokrasinin, değişimin hakim olmasından da işte o derece korkuyor, çekiniyorlar. Onlar istemese de, onlar hazzetmese de, onlar dirense de bu topraklara Allah'ın izniyle huzur hakim oluyor, istikrar hakim oluyor, refah, kardeşlik hakim oluyor.
Birileri bu gelişimi, değişimi engellemek için ellerinden geleni yapsa da bölgenin çehresi değişiyor. İşte havaalanından buraya kadar... Buradan yolumuza devam edelim. 5 sene, 10 sene önce bu yolların hali neydi, bu gün ne oldu? 78 tesisin açılışını yapıyoruz, dile kolay 78 tesisin açılışı.''
''Doğru bildiğimiz yoldan asla şaşmadık"
İllerin çehresinin, Mardin'in çehresinin değiştiğini vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:
''Şuraya dikkatlerinizi çekiyorum sevgili Mardinliler. 8 yıl boyunca biz Doğu'nun, Güneydoğu'nun, Türkiye'nin sorunlarına el attıkça, birileri bunu engellemek için vargücüyle üzerimize geldi. Doğu'da, Güneydoğu'da terör üzerimize geldi. Batı'da çeteler üzerimize geldi, mafya üzerimize geldi.
Bize, sorunları çözmeyin dediler. Bize, Türkiye'yi kalkındırmayın dediler. Bize, demokrasinin standartlarını yükseltmeyin dediler. Yol yapmayın, okul yapmayın, hastaneler açmayın, konut inşa etmeyin dediler. Demokratik hakları sakın ha vermeyin, kültürel hakları teslim etmeyin dediler. Burada iş makinelerini yaktılar, mühendisleri kaçırdılar, sabotajlar yaptılar, istikrarı, huzuru hedef aldılar. Öbür tarafta hukuksuzlukla üzerimize geldiler, hukuku zorlayarak üzerimize geldiler, çirkin kampanyalarla, kirli senaryolarla bizi engellemek istediler.
Milletimizi ürküttüler, ürkütmek istediler. İnsanlar ana dilini konuşursa, bir anne oğluyla, bir anne kızıyla Kürtçe konuşursa ülke bölünür dediler. Kürtçe, Arapça yayın yapan televizyon birliğimizi, bütünlüğümüzü zedeler dediler. Allah'ın izniyle, sizlerin desteğiyle, sizlerin hayır dualarıyla hiçbir tehdide eyvallah demedik. Hiçbir tehdide, hiçbir saldırıya, hiçbir hukuksuzluğa boyun eğmedik.
Asla ve asla geri adım atmadık, doğru bildiğimiz yoldan asla şaşmadık. Değişimi engellemek isteyenlerin oyunlarına gelmedik. Milli birliğimizi, beraberliğimizi, bütünlüğümüzü engellemek isteyenlere prim vermedik. Bir olacağız, beraber olacağız, iri olacağız, diri olacağız dedik.''
"Bölgenin makus talihini değiştireceğiz"
Başbakan Erdoğan, bölgenin makus talihini değiştirmeye devam edeceklerini vurgulayarak, şunları söyledi: ''Yılların ihmalini telafi edecek, bu bölgedeki tüm illerimizi kendi potansiyelleriyle ayağa kaldıracağız. Yatırımlarımız hız kesmeyecek, büyük projelerimiz hız kesmeyecek. Tüm engellemeleri aşacağız, tüm kışkırtmaları, tüm tuzakları boşa çıkartacağız ve Batı ile Doğu'yu, Kuzey ile Güney'i el ele, gönül gönüle hep birlikte büyüteceğiz. Biz hep birlikte Türkiye'yiz.
Birlikte savunduğumuz, birlikte şehit verdiğimiz, birlikte kurduğumuz bu Cumhuriyeti yine birlikte geleceğe taşıyacağız. Ne terör ne çeteler ne mafya ne kışkırtmalar bizi asla ve asla engellemeyecek. Bakın, görüyorsunuz, bölgede huzur arttıkça, bölgede yatırımlar arttıkça, bölge halkı kendini daha fazla ifade etmeye başladıkça birileri ciddi şekilde rahatsız oluyorlar. Huzuru bozmak için, istikrarı bozmak için, demokratikleşme adımlarını engellemek için her türlü tahrik ne yazık ki, hayata geçirilmeye çalışılıyor. Açık söylüyorum...
Birileri, insanımızın huzura kavuşmasından ciddi şekilde endişe duyuyor. Zaman zaman oynanan oyunları beraber bozacağız. Türkiye artık eski Türkiye değil. Aziz milletimiz engin sağduyusuyla, basiretiyle, ferasetiyle eski oyunlara prim vermiyor, eski tezgahlara düşmüyor.
Ben Mardinli kardeşime diyorum ki; kimin gerçekten huzur ve barış istediğini, kimin de huzur ve barışın gelmesinden korktuğunu lütfen ayırdedin. Kimin gerçekten demokrasi için mücadele ettiğini, kimin de demokrasiden korktuğunu, çekindiğini lütfen görün. Kimin millet için çalıştığını, kimin de kendi şahsi çıkarları peşinde koştuğunu lütfen görün.''
''Ok yaydan fırladı"
''Biz bu ülkede yaşanan acıları çok iyi biliyoruz'' diyen Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: ''Biz faili meçhulleri biliyoruz, biz Diyarbakır Cezaevi'ni de biliyoruz, biz yakılan, boşaltılan köyleri, Olağanüstü Hal dönemlerini biliyoruz. Biz, bir annenin, bir babanın, yavrusuyla kendi ana dilinde konuşamamasının ne olduğunu biliyoruz. Onun için bunları süratle kaldırdık. Onun için Olağanüstü Hal'i kaldırdık. Onun için Çekiç Gücü buradan gönderdik. Bunlar bizden istenmemiş miydi? İstenmişti. Ve 'Bunları halledin' denmemiş miydi? Denmişti. Bunları bu iktidar halletti. İşte biz daha da bu özgürlük alanlarını geliştirmenin, genişletmenin gayreti içindeyiz.
Samimi bir şekilde kardeşliğin peşindeyiz. Her zaman ne diyorum? Biz, yaradılanı Yaradan'dan ötürü seviyoruz. Aynı vatan toprağında, aynı bayrağın altında, yüzlerce, binlerce yıldır aynı somunu bölüştüğümüz gibi, gelecekte de aynı sofrada oturacak, aynı somunu paylaşacağız.
Ben Mardinli annelere sesleniyorum: Anneler, akan kanın durması için yüreğinizi dünden bugüne ortaya koydunuz, gene koyun. Ben Mardinli babalara sesleniyorum: Acıların sona ermesi için yüreğinizi ortaya koyun. Mardinli kardeşime sesleniyorum: Bu bölgenin talihini değiştirmek için yüreğinizi ortaya koyun. Biz elimizi, bedenimizi, yüreğimizi taşın altına koyduk. Gelin, siz de omuz verin, siz de destek verin, aydınlık bir geleceği hep birlikte inşa edelim.
Hiç endişeniz olmasın, hiç kuşkunuz olmasın, Türkiye'yi güzel günler bekliyor. Türkiye'de çok güzel şeyler oluyor. Kardeşlik pekişiyor, milli birlik güç kazanıyor. Dünyada artık saygın bir Türkiye var. Bunu böyle biliniz, konuşulmayanlar artık konuşuluyor. Sorgulanmayanlar artık sorgulanıyor. Ok yaydan fırladı ve inşallah hedefine ulaşacak.''
''Artık kara tahta dönemini kapatıyoruz"
Mardin Merkez'de, Dargeçit'te, Derik'te, Kızıltepe'de, Mazıdağı'nda, Midyat'ta, Nusaybin'de, Ömerli'de, Savur'da ve Yeşilli'de, anaokulundan ilköğretim okuluna, genel liseden öğrenci yurduna, öğretmen lojmanına kadar 65 farklı hizmeti sadece eğitim dalında tamamladıklarını anlatan Erdoğan, ''Mardin'de artık eğitimin önünde hiçbir engel yok. Az önce Milli Eğitim Bakanım çok kısa geçti, hava soğuk, yağış var diye. Çocuklarımızı, özellikle de kız çocuklarımızı artık güvenle okula göndereceksiniz. Ders kitapları bizden. İhtiyacı olanlar için barınma hizmeti bizden. İhtiyaç sahipleri için nakit eğitim desteği bizden, ilköğretimde de, orta öğretimde de. Özürlü bir kardeşimiz mi var; bakım hizmeti bizden, eğitim hizmeti, eğitim desteği bizden'' diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, ''Şimdi FATİH projesini başlattık... Önceden, okullara bilişim sınıfları kuruyorduk, şimdi her sınıfa. Artık her sınıfa akıllı tahtalara geçiyoruz. Artık kara tahta dönemini kapatıyoruz'' dedi. Erdoğan, Mardin Artuklu Üniversitesi'ni kurduklarını anımsatarak, şöyle devam etti:
''Rektörümüz ve çalışma arkadaşları sağ olsunlar. Mardin Artuklu Üniversitesi'ni bölgenin en hızlı gelişen, en parlak, en başarılı üniversitelerinden biri haline getiriyorlar. Ben şunu istiyor, arzuluyor ve hayalini kuruyorum, değerli Mardinliler: Dünyada en iyi mimar Mardin'den çıkmalı. Mardin, mimariye yön vermeli. Zira, Mardin taşa öyle şekil vermiş, öyle şekil vermiş ki, işte tarihi Mardin öyle meydana gelmiştir. Mardin, mimarlık biliminin dünyadaki önemli merkezlerden olmalı.
Böyle tarihi eserleri olan, böyle mimari şaheserleri olan bir şehre bu yakışır. Taşa adeta canlılık veren, insan ile tabiatı bu kadar güzel harmanlayan, idrak ile inşayı, madde ile manayı bu kadar güzel buluşturan, kaynaştıran bir başka şehir bulamazsınız. İşte benim Mardinli genç kardeşim okuyacak, Artuklu Üniversitesi'nin Mimarlık Bölümüne girecek ve oradan dünyaya şekil verecek. Mardin'den aldığı ilhamla, Mardin'den aldığı eğitimle mimarlık alanında dünyada adından söz ettirecek.
Aynı şekilde Güzel Sanatlar Fakültesi, aynı şekilde Edebiyat Fakültesi.
Bu kadar kadim bir şehir, bu kadar güzel, bu kadar estetik bir şehir, güzel sanatlarda, edebiyatta dünyaya yön vermeli ve inşallah üniversitemiz sayesinde bizim bu hayalimiz gerçekleşecek. Yaşayan Diller Enstitüsü ile bu yıl 20 öğrencimiz Kürt Dili ve Kültürü Ana Bilim Dalında Yüksek Lisans eğitimine başladı. İnşallah Mardin, lisan konusunda da bölgenin, bu coğrafyanın, Ortadoğu'nun bir otoritesi haline gelecek.''
Mardin'in güvenliğini sağlamak için, Merkez'de, Nusaybin'de, Midyat'ta ve Kızıltepe'de 157 adet kamerayla MOBESE sisteminin kurulduğunu, bugün bu sistemin de açılışını yaptıklarını belirten Başbakan Erdoğan, şöyle dedi:
''Ulaştırmada Mardin'i bir merkez haline getirmek için yoğun çaba içindeyiz. Mardin-Diyarbakır yolunu tamamladık, duble yol olarak bitirdik ve bugün, 91 kilometre uzunluğundaki Mardin-Diyarbakır yolunu resmi olarak hizmete alıyoruz. Mardin-Diyarbakır arasındaki yolun eski halini biliyorsunuz. Biz, Mardin'e de, Diyarbakır'a da bu yol yakışmaz dedik, yolu yatırım programına aldık ve 2013 yılında bitirmeyi planlamışken, 3 yıl öncesinde, bu yıl yolu bitirdik, hizmete açtık. Bu yol sadece Mardin'i Diyarbakır'a bağlamıyor, İpekyolu'nu, Mardin ve Habur üzerinden Ortadoğu'ya bağlıyor. Kuzey'i, Mardin üzerinden Güney ile buluşturuyor. Gaziantep Nusaybin tren yolunu biliyorsunuz 100 yıl aradan sonra ele aldık ve hizmete açtık. Mardin tren istasyonunu, Mardin'e yakışır şekilde yeniden inşa ediyoruz. Yani Mardin'i sadece eğitimde değil, ulaştırmada, lojistikte de Ortadoğu'da önemli bir merkez haline getiriyoruz.''
İş adamlarına, 'Mardin evlerini satın alıp restore edin' çağrısı
Mardinli iş adamlarına ve Mardin'i sevenlere seslenen Erdoğan, ''İhmal edilmiş tarihi Mardin Evleri'nden satın alın ve röneve, restore edin, onları gelin Mardin'e kazandırın'' çağrısında bulundu. Sağanak yağış altında yapılan törende toplam 78 tesis açıldı.
Başbakan Erdoğan, konuşmasının ardından, Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar ve milletvekilleri ile birlikte kurdele keserek, tesislerin açılışını yaptı.
Erdoğan'dan ziyaret
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Mardin Valiliği ve belediye başkanlığını ziyaret etti. Erdoğan, toplu açılış töreninin ardından şehir merkezinde bulunan Mardinspor Kahvehanesi'ne sürpriz bir ziyarette bulundu.
Kahvehanede ikram edilen çayı içen Erdoğan, vatandaşlarla da sohbet etti. Erdoğan daha sonra caddede dükkanları bulunan esnafla tokalaştı ve hatırlarını sordu. Bir kuruyemiş dükkanına giren Erdoğan, buradaki ürünlerden tattı ve alışveriş yaptı. Daha sonra Mardin Valiliği'ne gelen Başbakan Erdoğan, Vali Hasan Duruer'den ilin sorunları hakkında brifing aldı.
Brifingin ardından valilikten ayrılan Erdoğan, sürpriz şekilde, yakındaki bir eve de uğradı. Erdoğan, daha sonra da Belediye Başkanı Beşiri Ayanoğlu'nu makamında ziyaret etti.
Erdoğan 'Nesiller buluşuyor'
Erdoğan, Mardin Artuklu Üniversitesi'nde düzenlenen ''Nesiller Buluşuyor'' toplantısında yaptığı konuşmada, Mardin'de bugün 65 ayrı okulun açılışını gerçekleştirdiklerini anımsatarak, üniversitenin de, tüm bu okulların da etkisinin hemen yarın görülemeyeceğini söyledi. Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Ama Mardin 5 yıl, 10 yıl sonra, o okullarda okuyan çocukların hakim olduğu bir şehir olacak. İnanıyorum ki, o Mardin, bugünkü Mardin'den çok daha farklı olacak.
Diğer bir husus, huzur ve istikrar değerli kardeşlerim. Kurşunların konuştuğu yerde, hepiniz biliyorsunuz ki, fikirler susar. Şiddetin egemen olduğu yerde, diyalog, hoşgörü, aklı selim barınamaz.
Barut konuşursa mürekkep kenara çekilir ve kurur. Kurşunların vızıldadığı, barutun her yanı kapladığı, insanların dünyaya namluların ardından ve ucundan baktığı bir zeminde, bir atmosferde, sanat kendisine zemin bulamaz, edebiyat neşvünema bulamaz, estetik ayakta kalamaz.
Zeynel Abidin bey, Mehmet Öztekin üstadımız da çok iyi bilir; huzurun, istikrarın, güven ortamının olmadığı bir yerde, yatırım olmaz, üretim olmaz, ticaret olmaz, iş de, ekmek de olmaz. Biz, siyaset sahnesine çıktığımız andan itibaren bu gerçeğin farkındayız.''
Kurşunların, sadece gençleri öldürmediğini, geleceği de katlettiğini çok iyi bildiklerini belirten Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: ''Kanın, gözyaşının, sadece toprağa değil, bu ülkedeki 73 milyonun yüreğine, birliğine, kardeşliğine aktığını biz çok iyi biliyor ve görüyoruz. Bu bir kısır döngüydü, özellikle söylüyorum değerli arkadaşlarım, bir fasit daireydi. Okul yapmadılar, böylece gençler istismar edildi.
Bakın ben size bir basit rakam vereceğim. 8 sene önce bu ülkede üniversiteye girmek isteyenlerin yüzde 36'sı alınıyordu. Fakat şu anda yüzde 55'i alınıyor. Gençler istismar edilince okul yapılamaz hale geldi. Yatırım yapmadılar, yol, hastane, konut inşa etmediler. Bunları yapmayınca huzur iyice bozuldu, istikrar bozuldu, terör zemin buldu ve artık o yatırımları da gerçekleştirmek imkansız hale geldi. Bir üniversite öğrencisi göreve geldiğimizde 45 lira burs veya kredi alıyordu. Ama şimdi 2010 itibarıyla 200 lira alıyor. İnşallah 2011'de takriben yüzde 20 gibi bir artış yapacağız ve 240 lira gibi bir burs alacak.
Eğer kredi yurtlar kurumunda kalıyorsa 120 lira beslenme yardımı alıyordu, o da yine aynı şekilde artacak. Master öğrencileri, lisans üstü 400 lira alıyordu, o da aynı şekilde artış kaydedecek. Doktora öğrencisi 600 lira alıyordu, o da aynı şekilde artış kaydedecek. Bunlar bu dönemde bizim yaptığımız ödemeler. Yani 45 liradan buraya geldik. 65 bin yatak kapasitesi ilave ettik, şu 8 yıl içinde. Koğuş sistemi kalınan yurtlarda, ranza sistemi içerisinde yatan gençlerimiz şimdi karyola sistemiyle yatıyor. Her odada 3 kişi yatıyor. Eğer lisans üstü eğitim yapıyorsa bir yataklı odada kalıyor, bunlar hep bu dönemde yapıldı.
İnkar politikaları hassasiyetlerin sömürülmesini beraberinde getirdi; bir kez hassasiyetler sömürülünce inkar politikalarından geriye dönülmedi. Bu kısır döngü içinde, kaybeden her zaman benim buradaki vatandaşlarım oldu, gençler oldu, anneler, babalar oldu. Kazanan ise istismarcılar oldu, huzurun, kardeşliğin hasımları oldu, silah tüccarları oldu.''
''Herkes yüreğini ortaya koyacak"
''İşte biz, bugün, son derece samimi bir şekilde bu kısır döngüyü, bu fasit daireyi kırmaya çalışıyoruz ve inanın kırıyoruz, kıracağız da'' diyen Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Şu anda sadece Mardin'in değil, bütün bölgenin çehresi değişiyor, bütün Türkiye birlik ve kardeşlik içinde geleceğe yürüyor. Şimdi artık, Mardin'de olduğu gibi, kurşunlar susuyor, düşünceler konuşuyor; barut susuyor, artık mürekkep kokusu atmosfere hakim oluyor. Bu kısır döngü bir kez kırıldı mı, inanıyorum ki geriye dönüş olmayacaktır. Bu güzel gelişmeler katlanarak artacak ve arzu ettiğimiz huzur ortamı, kardeşlik ortamı, daha güçlü şekilde ülkemize hakim olacaktır.
Açık açık ifade ediyorum, samimiyetle söylüyorum; bu mesele, tek başına hükümetin gayretleriyle mutlak bir çözüme ulaşamaz. Herkes destek verecek, herkes üzerine düşeni yapacak, herkes yüreğini ortaya koyacak. Sivil toplum örgütleri, yerel medya, sanatçılar, yazarlar, sporcular, üniversiteler, iş adamları bunun için gayret gösterecek, bunun için mücadele verecek. Özellikle anneler, yeter artık diyecek ve onlar da bu konudaki hassasiyetlerini ortaya koyacak. Göreceksiniz, o zaman süreç çok daha hızlı ilerleyecektir.
Zor bir süreç olduğunu biliyoruz. Terörün, gençlerin kanından, istismardan beslenen çevrelerin, huzuru, barışı, kardeşliği istemediklerini ve engel çıkardıklarını biliyoruz. Silah satarak köşeyi dönen kan tacirlerinin, terörün bitmemesi için her türlü oyuna, tahrike başvuracaklarını biliyoruz. Ama milletin azmi, kararlılığı, tüm bu engelleri aşacak güçtedir.''
Tüm bu okullarla, üniversitelerle, yapılan yollar, hastaneler ve diğer tüm yatırımlarla Mardin'in de, diğer bölge illerinin de artık çok farklı bir sürece girdiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, ''Huzur, istikrar, kardeşlik hiç yıpranmayacak şekilde yeniden inşa ediliyor, daha güçlü şekilde bina ediliyor. Buna destek veren, gönlünü bu mücadele için ortaya koyan herkese ben teşekkür ediyorum'' diye konuştu.