Eskişehirli iş insanı Erol Tabanca, inşaat yaparak kazandığı servetini kumarda tüketmemiş, sanat eserlerine yatırmış, bir üç beş derken ne duvarlar yetmiş, ne depolar. Kimse görmeyecekse sanat ne işe yarar? Şehrine bir müze kazandırmak fikri böyle doğmuş. Tabii ki sadece koleksiyonunu sergilemek değil, sanatın konuşulup, sanatın yapılacağı, halkın sanatla buluşacağı bir mekânla şehrine bir armağan vermek. Eskişehir’i Türkiye ve dünyada ses getirecek bir esere kavuşturmak! Sırf burayı görmek için insanlar gelsin diye. Şehrin başında Yılmaz Büyükerşen gibi vizyoner bir bilim insanı, kent sevdalısı olmasa burası olur muydu? Hayır. Odunpazarı Eskişehir’de 18. yy’dan kalma, Osmanlı mimarisinin izlerini taşıyan bir semt ve küllerinden doğuyor. Buradan bir yer ayrılmış müzeye. Erol Tabanca, kendi de mimar olduğu halde, müzeyi dünya çapında bir sanatçı mimara teslim etmiş, zenginliği ve ihtişamı sadelik ve doğallıkta arayan bir Japon’a; Kengo Kuma ve ekibine. Onlar, çevreyi görüp özümsedikten sonra burayla bütünleşen, üst üste istif edilmiş odunları anımsatan ve doğal ışıktan yararlanan mimariyi yaratmış. Küratör Haldun Dostoğlu, koleksiyonun içinden seçtiği parçaları defalarca yerleştirip bozmuş, ana mekâna ise Japonya’nın ünlü bambu yerleştirme sanatçısı TanabeChikuunsai IV’den bir enstallasyon yapmasını istemiş. Müzenin üçüncü ana çekim noktası ise dijital sanat: gözlükleri takıp sanal bir dünyaya ışınlanıyor, bir hayvanın gözünden sanal gerçeklik yaşıyorsunuz! Odunpazarı Modern Müze’de şu anda koleksiyondan 60 sanatçının 90 eseri sergileniyor ama arkada bekleyen bin küsur eser olduğu için bunlar sürekli değişecek. Gençlerin eserleri de sergileneceği için değişim, devinim hiç bitmeyecek, çünkü müzeyi genç bir kadın İdil Tabanca yönetecek! Görünen o ki hedefi de 12’den vuracak, Odunpazarı doğumlu dijital sanatçıyı o bulmuş? Eskişehir’e gitmek için pek çok neden vardı ama artık çok ciddi bir neden var: OMM’yi görmek, gezmek. Hele görevlilerin Dilara Fındıkoğlu tarafından yaratılan kıyafetlerini de görünce hepten uçacaksınız. Alev alev yanıyorlar! Müzenin açılışına çok değişik şehir ve ülkelerden bin kadar davetli katıldı, herkes bayıldı. Sıra sizde.