Bombaya ve hayata dair

Gerçek bir olaydan hareketle çekilen “Stronger-Pes Etme”, başrolündeki Jake Gyllenhaal’ın üst düzey performansıyla hafızalarda yer etmeyi başarıyor.

Emrah Kolukısa

Hemen her türden filmin vizyona girdiği bu hafta, bir de “gerçek olaydan esinlenen” kategorisinden “Stronger - Pes Etme” var ki muhtemelen çok fazla izleyici çekmeyecek ama inanın hakkı bu olmayacak. Bu filme konu olan 2013 yılındaki Boston Maratonu’nda yaşanan bombalı saldırı tüm dünyada büyük yankı uyandırmış, tıpkı Bataclan ya da Reina saldırıları gibi toplumun tamamı üzerinde yıkıcı, ama bir o kadar da birleştirici etkileri olmuştu. 15 Nisan günü yerel saatle 14.49’da meydana gelen, 3 kişinin ölümü, 264 sivilin yaralanmasıyla sonuçlanan olayla ilgili yine bu yıl izlediğimiz “Patriots Day - Kara Gün” olan bitenleri bir polis memurunun gözünden anlatan ve aksiyon- gerilim yönü daha ağır basan bir filmdi. Bu kez hikâyenin odak noktasında olayda bacaklarını kaybeden bir kurban ve onun hayata tutunma çabaları var. 27 yaşındaki Jeff Bauman’ın hikâyesi elbette son derece trajik. Öte yandan başından geçenler ve bugün geldiği noktada hayatla olan hesaplaşması bir hayli ilham verici, umut verici... Daha önce “Manglehorn - Hayallerimdeki Kadın”, “Joe” ve “Pineapple Express - Üşütük Kafalar” gibi filmlere imza atan ama çok da iz bırakmayı başaramayan David Gordon Green belki de kariyerinin en elle tutulur işine imza attığı bu son filminde başarılı bir karakter çalışması ortaya koyuyor ve çok da duygu sömürüsüne kaçmadan izleyiciyi etkilemeyi beceriyor. Laf, Green’den açılmışken sinemalarda ne zaman izleriz bilmiyorum ama yakında çekimlerine başlayacağı ve önceki tüm devam filmlerini yok sayacağı söylenen yeni “Halloween” filmini de merak ediyorum doğrusu.

En azından bir adaylık

Tabii ki film aslında Jake Gyllenhall’un filmi. Kariyerinin en sağlam performansını ortaya koyan 37 yaşındaki oyuncu Bauman’ın sadece fiziksel durumunu değil, duygusal ve zihinsel durumunu da hiçbir abartıya kaçmadan aktarıyor ve Green’in ona imkân tanıyan rejisi sayesinde en küçük nüansları bile sektirmeden izleyiciye sunuyor. Altın Küre Ödülleri’nde neden aday gösterilmediğini anlamak güç doğrusu ama Akademi’nin biraz daha insaflı davranacağını ve Gyllenhall’u en azından adaylıkla ödüllendireceğini umuyorum. Öte yandan filmde Bauman’ın annesini canlandıran Miranda Richardson ile sevgilisi rolündeki Tatiana Maslany’nin de birinci sınıf performanslar ortaya koyduğunu belirtmekte yarar var. “Stronger” Boston Maratonu’ndaki terör saldırısına fazla değinmeden, daha çok Jeff Bauman’ın yaşadıkları üzerinden ilerliyor ama genç adamın verdiği bilgiler sayesinde saldırganların yakalanmış olması onu ulusal bir kahramana dönüştürüyor. Filmde Bauman’ın bu “kahramanlık” üzerinden yaşadığı birkaç zorlu an var ki, özellikle bir tanesi (buz pistinde bayrak salladığı sahne) çok etkileyici.

                                   "Pes Etme" film afişi

Bir başka kırılma anı

Filmin bir başka kırılma anında ise Bauman ile patlamanın olduğu bölgede ona ilk yardım elini uzatan Carlos Arredondo’nun yüz yüze geldiği bir sahne yer alıyor. Burada Arredondo’nun birkaç yıl önce büyük oğlunu Irak’taki savaşta yitirdiğini ve küçük oğlunun da intihar ettiğini öğreniyoruz. Tam olarak öğrenemediğimiz ama internette biraz araştırma yapınca öğrendiğimiz şey ise Arredondo’nun o zamandan beri savaş karşıtı bir aktivist olması. Keşke film işin bu tarafına biraz daha vurgu yapsaymış ve sonlara doğru düştüğü hamaset tuzağından kurtulup biraz daha güçlü bir duruş sergileseymiş. Ama işte her şey istediğimiz gibi olmuyor maalesef.