Bisikletli kent mümkün

İklim değişikliğiyle karşı harekete geçmek için süre her gün azalıyor. İklim değişikliğinin başlıca nedenlerinden biri de karbon salınımı.

Hazal Ocak

Fotoğraf: Uğur Demir

Dünya Kaynakları Enstitüsü (WRI) Türkiye Sürdürülebilir Şehirler, kirliliği azaltmak, halk sağlığını iyileştirmek, karbon gazı salımını azaltmak ve güvenli ve erişilebilir kamusal alanlar yaratmak için çalışmalar yapıyor. Türkiye’de 14 şehirde çalışmalar yürüten araştırma kuruluşunun gündeminde şu an bisiklet yolları yer alıyor. Bisiklet karbon salınımı sorununa en iyi çözümlerden biri. Türkiye’de de 1 Haziran 2019’dan itibaren imar uygulaması görmemiş alanlar için hazırlanacak yeni imar planlarında, bisiklet yolları ile bisiklet park istasyonları zorunlu hale gelecek. İstanbul’dan Eskişehir’e kadar birçok şehirde çalışmalar yürüten WRI Türkiye Sürdürülebilir Şehirler’in Direktörü Dr. Güneş Cansız ile buluştuk. Cansız’la İstanbul Kadıköy’de bisiklet sürdük. Bisikletli bir şehrin mümkün olduğunu anlatan Cansız, ulaşım aracı olarak yeni yeni hayatımıza giren bisikletin hızlıca etkin hale geleceği görüşünde.

-Bisiklet yolları ve yürünebilirliğin bir şehir için önemi nedir?

Bir kentte bisiklete binebiliyorsanız, çocuğunuz okula bisikletle gidebiliyorsa o kent zaten yaşanabilir bir kenttir, yürünebilir bir kenttir. Çocuğunuz bir ana arterde güvenli şekilde bisiklet sürebiliyorsa o şehir yaşanabilir bir şehirdir. Türkiye yürüme yüzdesi çok yüksek bir ülke, İstanbul da yürüme yüzdesi çok yüksek bir şehir. Ancak İstanbul pek çok noktada yürünebilir değil. Yani İstanbul yürünebilir değil ama biz yürüyoruz.

Amsterdam örneği

-İstanbul’da bisiklet yolları mümkün mü?

İstanbul çok büyük bir metropol. Aslında bisiklet yolları var ama olması gerekene göre çok az. Özellikle Avrupa ülkelerine göre çok farklı noktadayız. Bisiklet daha yeni yeni ulaşım aracı olarak kabul edilmeye başlandı. Kullanım arttıkça farkındalık da artacak. Türkiye’deki ilk bisiklet yönetmeliği 2015’te çıktı. Bu yıl 1 Haziran 2019’dan sonra bisiklet yollarının imar planlarına işlenme zorunluluğu geliyor. Amsterdam örnek veriliyor hep ama 50 yıl önce orada da durum aynıymış. Türkiye’de daha 3-4 yıllık bir geçmişten söz ediyoruz. Burada da aynı dönüşümü hızlı bir şekilde uygulamak mümkün.

- Bisiklet yollarının uzunluğu önemli mi?

Türkiye’de en uzun bisiklet yollarına sahip il Konya. Ancak bisiklet yolları şehrin çeperinde kalmış. Yani ulaşıma, şehrin merkezine, okula, hastaneye ya da ulaşım merkezlerine entegre değil. Bizim amacımız bisiklet yollarının bütünleşik bir ağ olarak planlanması. İstanbul’daki bisiklet yolları şehre daha entegre ama hem İstanbul’da hem de Konya’da çok büyük eksiklikler var.

-İmar planlarına bisiklet yollarını işleme zorunluluğundan bahsettiniz. Sadece imar planı yeterli mi? Başka neler yapılmalı?

Bisiklet yolları ulaşım master planı yapılırken bütünleşik bir şekilde planlanmalı. Dünyada bunun örnekleri var. Doğru tasarım ve mühendislik çözümlerini görmek mümkün. Bunların iyi incelenmesi gerek. Biz bunlarla ilgili eğitimler veriyoruz.  

-İdeal bisiklet yolu nasıl olmalı?

Kadıköy-Kartal arasında sahil yolunda bisiklet yolu var. Ama buna ideal diyemeyiz. Çünkü ana yollarla birleştiği noktalarda problemler var. Bir bisiklet yolu örneğin toplu taşımayla entegre olmalı. Bir bisikletli Minibüs Yolu’ndan ya da Bağdat Caddesi’nden Kadıköy’e gelip, bisikletiyle vapura binip karşıya geçebilmeli, örneğin  Kabataş’ta bisikletini güvenli şekilde bırakıp metroya geçebilmesi gerek. Bisikletini her ne saatte olursa olsun orada bırakabilmeli ve akşam geldiğinde bıraktığı yerde bulabileceğini bilmesi gerek.

Yüzde 40 hibe var

-Hangi belediyelerle çalışıyorsunuz?

İstanbul Kalkınma Ajansı’ndan bir destek aldık. İstanbul’da güvenli bisiklet yollarını için tasarım kılavuzu hazırladık. Doğru, güvenli bisiklet yolları nasıl tasarlanır, dünyadaki örnekler, kriterler ne gibi sorulara yanıt verdik. Ardından İstanbul’da üç ana arterin toplu taşıma entegrasyonu için 0.5 kilometrelik planlar çizdik. İstanbul’daki tüm belediyelere gönderdik. Trakya Kalkınma Ajansı da Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli’nden sorumlu. O bölgede bisiklet kullanımı çok olduğu için bisiklet planlaması yapmak gibi bir planları vardı. Bizden aynı kılavuzun kendi bölgeleri için hazırlanmasını istediler.

Türkiye’deki bisiklet yollarından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı sorumlu. Bakanlık regülasyon hazırlarken bizden de görüş aldı ve akabinde ilk regülasyon ortaya çıktı. Bakanlığın bu konuyu teşvik eden ve yüzde 45’e kadar karşılayan hibe çağrıları da oluyor; biz de bu teşviklerin duyurulmasına destek veriyoruz. Bazı belediyeler bu teşviklerden yararlansa da sorunlar yine de çözülemedi. Çünkü regülasyonun doğru tanımlanıp anlaşılmadığını gördük. Bakanlık bu konuda yardım istedi. Önce kendi personelleri dahil 200 kişiye eğitim vermemizi istediler. Özellikle il müdürlüklerinde eğitim verdik. Bir belediye, bisiklet yolu projesi sunduğunda bunu müdürlüklerdeki teknik personel değerlendiriyor ve onların da buna hâkim olması gerekiyor. Eğitim  ardından bakanlık bize bir yer gösterdi. Burada regülasyona uygun planlar, paftalar yapmamızı, üç boyutlu modellemeler yapmamızı istediler. Biz de bunları yaptık. Şu anda hepsi bakanlığın internet sitesinde. Böylece belediyeler bunlara bakarak örnek projeler hazırlayabiliyor. Bu regülasyon 2015’te çıktı. Bebek adımlarıyla ilerlemeye çalışıyoruz. Çünkü bu şehirlerde baştan bisiklet yolları planlanmadı. En azından bundan sonrası en doğru şekilde tasarlanmalı.
Bisiklet kültürü

-Bisiklet yolları için hayaliniz nedir?

Sorunların çözüme ulaşması. En önemlisi koordinasyon eksikliğinin ve teknik kapasite eksikliğinin giderilmesi. Teknik personelin istemesi ve karar vericilerin de bu işe popülist bakış açısıyla değil de gerçek bir ulaşım alternatifi olarak yaklaşması. Türkiye bunu başarabilir. Henüz 4 yıl önce bisiklet bir ulaşım türü olarak kabul edilmiyordu. 4 yılda bu noktaya gelindiyse başarabiliriz. Tabii ki yapacak çok şey var ama mutluyum, umutluyum. Özellikle gençler arasında bisiklet kültürü var, bisiklete binmek havalı bir şey oldu. İnsanlar kullandıkça talep artıyor ve talep arttıkça karar vericiler de bunu bir ihtiyaç olarak görüyor.

Yaşanabilir dünya için

Dünya Kaynakları Enstitüsü (WRI) Türkiye Sürdürülebilir Şehirler kirliliği azaltmak, halk sağlığını iyileştirmek, karbon gazı salımını azaltmak ve güvenli ve erişilebilir kamusal alanlar yaratmak için çalışmalar yürütüyor. 2005 yılında kurulan EMBARQ Türkiye, 2015 senesinden bu yana WRI Türkiye Sürdürülebilir Şehirler adıyla şehirlere ulaşım ve kentsel gelişim alanında sürdürülebilir entegre çözümler sunmayı hedefliyor. Dünya Kaynakları Enstitüsü, Amerika Birleşik Devletleri, Çin, Hindistan, Brezilya ve daha fazla ülkedeki ofisleriyle 5O'den fazla ülkeyi kapsayan küresel araştırma kuruluşu

 

34 ilde bisiklet yolları var

Türkiye’deki 34 ilde bisiklet yolları bulunuyor. İstanbul’da 160 kilometre, Konya’da ise 515 kilometre bisiklet yolu var. Belediyeler için Bisikletli Ulaşımın Geliştirilmesine Yönelik Yol Haritası Çalıştayı’nda bisiklet yollarına ilişkin başlıca sorunlar şöyle sıralandı:

-Plan ve uygulamaların birbirleriyle örtüşmemesi

-Uygulamadaki bilgi eksikliği l Kurum içi ve kurumlar arası koordinasyon eksikliği

-Eğitim eksikliği

-Bisikletli ulaşıma yönelik farkındalık etkinliklerinin eksikliği

-Teşvik konusunun tek bir çatı altında ele alınmaması

-Yönetmeliğin revize edilmemesi, teknolojik gelişmelere uygun olmaması.