Bir yıl Fransa'da yaşayan Kılıçdaroğlu anlattı: Neden Paris?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Paris’teki saldırıları yaşamının bir yılını Fransa’da geçirmiş olması nedeniyle bir başka gözle izledi. Kılıçdaroğlu, Paris’in “Dünyanın en özgür ve 24 saat yaşayan bir kent oluşuna” ve “1789 Fransız devriminin simgeleri demokrasi ve özgürlüklere” dikkat çekti.
Erdem GülKılıçdaroğlu ile önceden belirlenmiş randevumuz ile buluştuğumuzda Paris saldırılarının üzerinden henüz 15-16 saat geçmişti. Kılıçdaroğlu da saldırının sarsıntısı ve üzüntüsü içindeydi. Üzüntüsünün bir siyasi olmaktan kişisel dünyasıyla ilgili bir boyutu daha vardı. Kılıçdaroğlu, bürokraside meslek yaşamına başladıktan sonra 1970’li yıllarda genç bir hesap uzmanı olarak bir yıl süreyle Fransa’da yaşamıştı. Dün gece saldırı üzerine hem bir siyasi olarak düşünceler üretti, hem de yaşamının bir yılını geçirdiği ülkeyi düşündü.
Bu ikili düşünceler içindeki Kılıçdaroğlu, “Neden hedef Paris” sorumuza, “Paris’i bir özgürlükler kenti olarak düşünmek gerekiyor. Zaten Paris’e gittiğinizde o özgürlük havasını hemen hissedersiniz. Örneğin Almanya’da Paris kadar hissedemezsiniz. Paris, sokaklarında 24 saat yaşanan bir kenttir” karşılığını verdi. 1789 Fransız devrimini anımsatan Kılıçdaroğlu, “Fransız devriminin bütün dünyayı aydınlattığını biliyoruz. Üstelik bunun için o dönemin aydınlarının büyük bedeller ödediğini de biliyoruz. Dünyanın herhangi bir yerinde Fransız devrimine gönderme yapmadan demokrasi ve özgürlüklerden bahsedildiğini göremezsiniz” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu’nun bir siyasi parti lideri olarak değerlendirmeleri ise şöyle:
1 yılda iki büyük terör: Avrupa’da son 1 yıl içinde en büyük iki terör olayını Fransa yaşadı. Her ikisinde de dünya ayağa kalktı. Özellikle Fransa’da bunun gerçekleşmiş olması, bütün Avrupa’yı, uygar dünyayı derinden etkiledi. Dünkü saldırı çok daha vahim boyutları olan bir olay. Eşzamanlı birden fazla terör eyleminin gerçekleşmesi, güçlü bir örgütsel yapının da varlığını gösteriyor bize.
Silah ve finans kaynakları: Bütün ülkeler teröre karşı olduklarını söylüyor. Ama karşı olmak yetmiyor, bunu söylemek de yetmiyor. Terör örgütlerinin elinde silahlar var, illegal paralar var. Finans kaynakları kesilmediği, kontrol edilmediği sürece, bu tür olayları bugünden yarına engellemenin mümkün olmadığını artık dünya görmeye başlamalı. Olağanüstü finans kaynaklarının olduğunu biliyoruz. IŞİD terörü var. Bütün dünyanınşikayet ettiği, olağanüstü finans kaynağı var, petrol satıyor. Kimlere satıyor bu petrolü. Dünyanın daha dikkatli, daha tutarlı, yaptırımı olan bir karar süreci içine girmesi lazım.
Dünya oturup düşünmeli: Bir başka gerçek güçlü ülkelerin kendi aralarında illegal yöntemlerle mücadele etmeleri. Bu mücadele de terörü besleyen temel olgulardan biri. Rakibi ülkeyi bir başka alanda meşgul etmek, onu zayıf düşürmek için terör örgütlerinin şu veya bu şekilde desteklendiğini biliyoruz. Aslında herkes biliyor,Fransa da Amerika da Almanya da Türkiye de biliyor. Dünyanın artık oturup yeniden düşünmesi, terörle mücadele konusunda yeniden düşünmesi ve samimi mücadele etmesi gerekiyor. Finans kaynakları kontrol edilmeli, terör örgütlerinin elde ettikleri silahların kaynakları kesinlikle bulunmalı ve kontrol edilmeli.
Hollande’a mektup
Kılıçdaroğlu, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande’a taziye mektubu da gönderdi. Bu tür saldırıların “yeni düşmanlık ve kutuplaşmalara” yol açmaması gerektiğine değinen Kılıçdaroğlu, “Nitelik ve nicelik değiştiren terör tehdidiyle, evrensel değerlerimize ve insanlığın ortak kazanımlarına bilhassa sahip çıkarak, küresel bir planlama ve sürdürülebilir birstratejiyle mücadele etme gereği bir kez daha görülmektedir” dedi.