Bir annenin '3 Kasım' isyanı
Antalya'nın Demre İlçesi'nde oturan 64 yaşındaki Adalet Uzun'un 3 Kasım 1981 doğumlu oğlu Ali Uzun, 3 Kasım 2015'te trafik kazasında öldü. Mahkemenin 3 Kasım 2016 tarihinde sürücüye verdiği hapis cezasını para cezasına çevirmesi, Adalet Uzun'u kahretti.
DHA
Antalya'da özel bir okulda matematik öğretmeni olan 3 Kasım 1981 doğumlu Ali Uzun, boşandığı eşiyle birlikte kalan oğlu 4 yaşındaki Mehmet Uras Uzun'u görmek için 2015 yılında 07 ZBD 77 plakalı kamyonetle Hatay'a gitti. Emel Tuğba Güllü de sevgilisine eşlik etmek ve İskenderun'daki ailesini ziyaret için Uzun'la birlikte yola çıktı. Ziyaret dönüşünde kamyonete, Emel Tuğba Güllü'nün babaannesi Emine Güllü ve kuzeni Mehmet Ali Güllü de bindi.
Oğlundan ayrıldığı için moralinin bozuk olduğunu söyleyen Ali Uzun, Emel Tuğba Güllü'den aracı kullanmasını istedi. Güllü'nün kullandığı kamyonet, 3 Kasım 2015 tarihinde Tarsus-Adana-Gaziantep otoyolunda 150 kilometre hızla emniyet şeridinde ilerlerken önce bir TIR'ın sol ön lastiğine çarptı, ardından başka bir TIR'ın altına girdi. Kazada Ali Uzun ile Emine Güllü hayatını kaybederken, sürücü Emel Tuğba Güllü ile kuzeni Mehmet Ali Güllü yaralandı.
DOĞUM, ÖLÜM, KARAR 3 KASIM'DA
Kazanın ardından açılan kamu davasında mahkeme heyeti, Ali Uzun'un ölüm ve doğum tarihi de olan 3 Kasım'da kararını açıkladı. Kazada iki TIR sürücüsü kusurları bulunmadığından beraat ederken, kazadan yaralı kurtulan kamyonetin sürücüsü Emel Tuğba Güllü asli kusurlu bulunarak 5 yıl hapse mahkum edildi. Mahkeme heyeti iyi hal uyguladığı Güllü'nün cezasını 4 yıl 2 aya düşürdükten sonra bu cezayı 30 bin 400 liralık adli para cezasına çevirdi. Uzun'un yakınları, kararı temyiz etti.
ADALET ANNENİN HUKUK İSYANI
Ali Uzun'un Demre'de oturan annesi Adalet Uzun, mahkemenin kararına isyan etti. Oğlunu doğurduğu, hayatını kaybettiği ve mahkemenin karar verdiği tarihin 3 Kasım'a denk gelmesinin kendisini kahrettiğini anlatan Adalet Uzun, 3 Kasım tarihinden nefret ettiğini dile getirdi. Mahkeme kararına da isyan eden Uzun, şöyle devam etti:
“Devlet iki canın bedeline 30 bin lira ceza kesiyor. Hangi canın bedeli para olabilir ki. O zaman ben oğlumu öldürenin canı için devlete bu paranın aynısını vereyim de onun da canını alıversin. Benim çocuğum artık yok. Babasının oğlu yok. Kızımın tek bir kardeşi vardı, onun da artık kardeşi yok. Torunum Uras'ın babası yok ve asla olmayacak. Bu çocuğu karnında taşıyan, doğuran benim, büyüten benim. Nasıl oluyor da oğlumun canına maddi bedel belirleyip suçluyu serbest bırakıyor. Mahkeme eğer kazaya neden olan sürücüye 5 yıl ceza verdiyse cezayı uygulasın, bu kişiyi hapiste yatırsın, bizim de yüreğimize bir nebze de olsa su serpsin. Bizim oğlumuz toprağın altında yatıyor ve bir daha hiç çıkmayacak."
HAPİS CEZASI UYGULANSIN İSTEĞİ
Trafik kazasında hapis cezasının uygulanmamasının kendisini yaraladığını aktaran Adalet Uzun, Güllü'nün sokakta gezmeye devam ettiğini, belki de başka bir trafik kazasında başka birini öldürebileceğini iddia etti. Uzun, “Bu kişinin hapis cezası alması gerekiyor. Devlet parayı alıp oğlumu yok sayıyor, böyle bir şey olamaz. O zaman parası olan trafik kazasını bahane ederek istediği kişiyi öldürebilir. Nitekim bu şekilde olaylar olduğunu da duyuyoruz. Trafik cezalarının uygulanmaması daha çok canların kaybına neden olacak. İnsanların korkusu olmayacak ve dikkatsiz araç kullanıp nice canların yok olmasına neden olacaktır" diye konuştu.
DOKTOR ABLA İYi HAL İNDİRİMİNİ KABUL ETMEDİ
Kazada hayatını kaybeden Ali Uzun'un ablası doktor Nurgül Uzun, mahkemenin Emel Güllü hakkında iyi hale nasıl karar verdiğini anlamadığını belirterek, Güllü'nün mahkemeye bir kez dahi uğramadığını, ifadesini bile bir yıl geciktirdiğini savundu. Uzun, şöyle konuştu:
“Bu kaza Emel Tuğba Güllü'nün ilk suçu değil. Kendisinin yine Adana Adliyesi'nce kesinleşmiş kaçakçılık suçundan hükmü bulunmaktadır. Bu suç da ertelendiği için şahıs dolandırıcılık yapmaya devam etti. Şimdi de trafikte kardeşimin ve babaannesinin canını aldı. Yine serbest bırakıldı. Daha kaç canı alması gerekiyor acaba özgürlüğünün kısıtlanması için? Güllü, toplumda suç makinesi gibi dolaşmaktadır. Benim kardeşimin iyi hali yok muydu? Toprağın altından sesini bile çıkaramadı. Mahkemenizi hiç rahatsız etmedi. Niye bunu iyi hal kabul etmediniz?"
Ali Uzun'un kamyoneti kullanan arkadaşı Emel Tuğba Güllü de kazayı bilinçli yapmadığını ve kazadan ağır yaralı kurtulduğunu söyledi. Güllü, her gün aynı acıyı yaşamaya devam ettiğini söyledi.