Bilim ‘hayalet kokular’ın gizemini çözmeye çalışıyor
Zaman zaman gerçekte var olmayan kokular duyuyorsanız, yalnız değilsiniz. Peki, bunun nedeni ne olabilir?
cumhuriyet.com.tr
Araştırmaya yürüten ABD Ulusal Sağlık Enstitüsü’ne bağlı Ulusal Sağırlık ve Başka İletişim Bozuklukları Enstitüsü (NIDCD) salgın hastalıklar bilimi uzmanlarından Kathleen Bainbridge, hayalet koku algısının bugüne dek kliniklerde gözlenen bir durum olduğuna, ancak bilim insanlarının bu deneyimin ne denli yaygın yaşandığı konusunda henüz kesin bir bilgiye sahip olmadıklarını belirtiyor.
Her 15 Amerikalıdan biri
Bainbridge ve ekibi 2011-2014 yılları arasında yapılan bir araştırmanın sonuçlarını veri olarak aldılar. Bu araştırmada koku algısı ile ilgili tek bir soruya yer verilmekteydi: “Kimi zaman durup dururken hoşa gitmeyen kötü bir koku, ya da bir yanık kokusu aldığınız olur mu?”
Yaşları 40 ve üzerinde olan 7 bin 300 kişinin katıldığı bu çalışmadan elde edilen sonuçlardan yola çıkan araştırmacılar, ABD’de bu yaş grubuna giren yetişkinlerin yüzde 6.5 kadarının hayalet kokular aldıkları yönünde bir kestirimde bulundular. Yanıltıcı burunlara sahip olan bu kişilerin yaklaşık üçte ikisini kadınlar oluşturmaktaydı ve bu özellik, sağlıklı olduklarını belirtenlere kıyasla, sağlık durumlarını orta ile kötü arasında değerlendirenler kişilerde çok daha yaygındı. Hayalet kokuların daha sıklıkla algılanmasında etkili olan başka unsurlar arasında sürekli ağız kuruluğu ve geçmişte yaşanan ciddi bir kafa yaralanması yer almaktaydı.
Bainbridge ve arkadaşlarını şaşırtan durum, katılımcılarda hayalet kokuları algılama oranlarının 60 yaşın üzerinde giderek azalmasıydı. Daha genç katılımcılarda bu oran yüzde 6.5 iken, daha yaşlılarda yüzde 5.4 idi.
İsveç’teki araştırma
Araştırmacılar elde edilen bu verileri geçtiğimiz yıl İsveç’te yaşları 60 ile 90 arasında değişen yetişkinler üzerinde yapılan ve bunların yalnızca yüzde 4.9’unun hayalet kokular aldıklarına tanık olunan benzer bir çalışmanın verileriyle karşılaştırdılar. İsveç’teki araştırma da bu özelliğin kadınlarda çok daha yaygın olduğuna işaret etmekteydi.
Bilim insanları yanıltıcı burunların kökeninde ne yattığı konusuna henüz kesin bir açıklama getiremiyor. Bainbridge, bu durumun burun boşluğundaki koku alma hücrelerinin aşırı düzeyde etkin olmalarından ya da beynin koku alma sinyallerini işlemden geçiren bölümünün işlevini gereği gibi yerine getirememesinden kaynaklanabileceğini belirtiyor.
Uzmana danışan az
Hayalet kokular alan kişilerin yalnızca yüzde 11’i bu durumu bir uzmana danıştığını dile getiriyor. Bu da, koku alma duyusunun gerçekte son derece önemli olmasına karşın çoğu zaman göz ardı edildiğinin bir kanıtı. Kokunun iştah, besin seçimi ve yangın, gaz kaçağı ve bozuk yiyecek gibi tehlike sinyallerinin kokusunu alma yetisini ciddi biçimde etkileyebileceğine dikkat çekiliyor.