Beyoğlu Sineması'nın hâlâ desteğe ihtiyacı var
28 yıllık sinemanın yenileme çalışmaları ruhu ve kimliği korunarak sürdürülüyor. Sinemayı yeniden hayata döndüren kart kampanyası durma noktasına geldi. Desteğe ve seyirciye ihtiyacı var.
Ceren Çıplak“Sadakat Kart” kampanyasıyla kapanmanın eşiğinden dönen Beyoğlu Sineması henüz kurtulmuş değil! Film piyasasına olan borçlar ve seyirci azlığı nedeniyle kapanma noktasına gelen ancak ardından “Sadakat Kart” kampanyasıyla yeniden toparlanmaya başlayan Beyoğlu Sineması’nın hâlâ kart desteğine ihtiyacı var. Borçların kapanabilmesi için toplam 3 bin kart satışının gerçekleşmesi gerekiyor. Kombine film izleme imkânı sağlayan kartların yaklaşık yarısı satılsa da bir süredir kart satışının durduğu belirtiliyor. Evet, sinema geçen gün kapılarını yenileyerek açtı, filmekimi nedeniyle de hareketlilik var ancak borçların ödenmesi ve seyirciyle sürekli bir iletişimde olması sinemanın yaşaması için en önemli iki fonksiyon. Sinemanın ortaklarından Cem Altınsaray, konuyla ilgili olarak “Yaz sonuna doğru kart satışlarımız çok düşmüştü; sinemayı da tadilat dolayısıyla kapatınca tamamen durma noktasına geldi. Geriye dönük borcu kapatmak hâlâ en önemli ve öncelikli konu. Bunun için satışları yeniden canlandırmamız gerekiyor. Bunun için de yine bu sinemanın kapanmasına gönlü elvermeyen, bu zorlu süreçte yanında yer almak isteyen sanatçı dostlarımızdan destek almayı umuyoruz” dedi.
Yeni koltuklar...
Midwood Istanbul Film Studio Complex’in katkılarıyla yenilenen Beyoğlu Sineması’nda henüz tadilat bitmiş değil. Altınsaray, sinemanın ruhunu koruyarak yenileme çalışmaları yaptıklarını vurguladı. Altınsaray, 1989’da açılan sinemada bugüne dek bir çivi bile çakılmadığını söyledi.
28 yıl sonra
28 yıldan sonra yenilenmeye açılan Beyoğlu Sineması’nı ziyaret ediyoruz. Fuaye alanına girer girmez sinema dünyasından özlü sözlerin yazıldığı “sözlü duvar”a bakıyorum. Aynen duruyor. Bu sevindirici! Demir oymalı ayakları olan ahşap masalar da fuayedeki yerini koruyor. Masaların sadece cilalanacağını söylüyor Altınsaray. Çalışmayan fanlar, yanmayan lambalar, badana gibi ufak tefek tadilatların yapılması sinemayı oldukça ferahlatmış. Cafe de yenilenmiş. Sinemanın içindeki tuvaletlerin artık ücretli olmadığını ve gişede pos cihazının kullanıldığını da anımsatalım. Sinemadaki en önemli yenilik ise salonlardaki koltuklar! İzleyiciler bilir, salonda kot farkından dolayı perdeyi görmekle ilgili bir sıkıntı vardı. Sekiz kademeli bir platform kurularak bu sorun giderilmiş. Koltuk sayısı 286’dan 246’ya düşmüş ancak diz mesafeleri artırılarak konfor sağlanmış. Perdenin önüne de iki metrelik küçük sahne kurulacak. İleriki günlerde film sonrası yönetmen ve oyuncular o sahnede ağırlanabilecek. Salonları işaret eden ‘meşhur’ Hitchcock kapısı ile Şarlo kapısının görselleri de dijital baskıyla yenilenmiş.
Sinematek atmosferi
Cem Altınsaray gelecek planlarından şöyle bahsetti: “Gece yarısı gösterimleri, unutulmuş klasikler, retrospektifler, yönetmen söyleşileri, Türkiye sinemasından bağımsız yapımlara, galalar, vb. etkinlikler düşünüyoruz. Burada sinemaseverler için 365 gün süren bir festival ortamı yaratmak istiyoruz. Bir nevi sinematek... Boş dükkân yerlerinde sinema ve video kitaplıkları hayal ediyoruz. Beyoğlu Sineması, sadece film izlenip çıkılan değil, sinema kültürünün her boyutuyla yaşandığı bir yer olmalı.”